35.BÖLÜM ▲ VEFA

12.3K 434 237
                                    

Selamlar, yepyeni olayların olduğu bir bölümle karşınızdayız! Tabi Instagram hesabımızı takip edenler paylaştığımız kesit ve görsellerle bazı konulardan önceden haberdar olmuş oldu 😈 Instragram: behazaysoguk

Multimedia'da Deniz ve Elis'i temsilen size bıraktığımız bir görsel var.

Bölüm Parçası : Claire Wyndham - My Love Will Never Die

Düşünceleriniz ve değerlendirmeleriniz bizim için çok önemli.  Bölümü oylayıp yorumlarınızı bizimle paylaşmayı unutmayın lütfen, keyifli okumalar :) 

Telefonu cebime atıp hücreden çıktığımda Samet Arıkan arkamdan küfürler savuşturuyordu. Bu sefer fena yakalanmıştı. Telefonun cebimde yarattığı ağırlığı yok sayarak Serin'in yanında yürüdüm. Tedirgin ve diken üstünde gibi bir hali vardı.

Grup evine gittiğimizde mutfakta onu bir kenarı çektim.

''Serin, babamları bağlarken üstünü iyi aramamışlar.'' Ne diyeceğimi merak edercesine ilgiyle bana bakmaya başladı. ''Üstünü ben detaylı ararken şunu buldum.''

Arka cebime soktuğum telefonu Serin'e uzattığımda, elimde duran şeye inanamayarak bana baktı.

''Ee ben bu Samet'in telefonunu almıştım.''

''Durum pek iç açıcı değil Lider, maillere bak.''

Kaşları çatılarak ve gerilimi buram buram yayarak büyük ellerinde küçücük kalan telefonu aldı ve maillere girip benim de gördüğüm mesajları okurken sertçe yutkundu. Ellerini sarı dağınık saçlarından geçirip mailleri tekrar tekrar okurken kaskatı kesilmiş göğsüne elimi koydum.

''Sakin ol.''

İnanamayarak hafifçe güldü ama pek mutlu bir gülüş değildi bu.

''Biri resmen içerden Samet'e fon sağlamış ve Selin'in kaçırılmasında rol oynamış nasıl sakin olayım? Bir bu eksikti!''

Hızla mutfaktan çıkıp içeri giderken ben de onu takip ettim.

Diğer üyelerin oturduğu salona girdiğinde telefonu Burak'a uzattı.

''Elis Samet'in üstünü ararken bulmuş.'' Sertçe onlara bakıyordu. ''Neden bağlarken üstlerini iyice aramadınız?'' Herkes endişeyle ona bakarken Serin çaresizliğini sertliğinin arkasına bastırıyor gibiydi. Bunu bakışlarından anlayabiliyordum, sadece ben... ''Artık bir hataya daha yer yok, anlıyor musunuz?'' dedi son yaşadığımız olaylara vurgu yaparken.

Herkes başını sallayıp mesajları okuduğunda Erez kısa bir küfür savurdu.

''Buse de yok ki incelesin. O anlıyordu bu işlerden.''

Serin onlar otururken salonda bir ileri bir geri volta atıyordu. ''Mutlaka birini buluruz. O sıkıntı değil ama sanki biraz zaman alır. Siz bir şeyler deneyemez misiniz?''

Herkes umutsuzca birbirine bakıyordu. ''Sürtük Hacker Buse,'' dedi Doruk içindeki sinirini hala atamamış bir şekilde.

''Elit Taraf'tan biri resmen Selin'in kaçırılmasına göz yummuş,'' dedi Sera anaç bir tavırla. ''Nasıl olabilir ya? Mutlaka her gün senin ailenle yüz yüze gelen bir kişi bunu yapan. Gerçekten iki yüzlüler.''

Sera'nın bu sözüyle ona bakakalmıştım.

Mutlaka her gün senin ailenle yüz yüze gelen bir kişi bunu yapan.

Gerçekten iki yüzlüler.

Artık bu tarz şeylere ben şaşırmıyordum çünkü kendi örneğim kanlı canlı Samet Arıkan'dı. Ve ne demişti? "Babana bile güvenme." Selin peki babasına güvenmeli miydi? Bunlar aklıma gelirken kafamı düşünceleri dağıtmak istercesine iki yana salladım. Hayır, bu olamazdı Selin ve babası çok daha başka bir bağa sahipti. Sezgin Bey'in bu işe bulaşmak için bir nedeni yoktu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 07, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

SOĞUKWhere stories live. Discover now