34.BÖLÜM ▲ NEREDE KALMIŞTIK...

8.4K 367 372
                                    

Kısa bir aradan sonra tekrar merhaba, geri dönüşümüz ile ilgili yaptığımız açıklamaya gelen tepkiler o kadar güzeldi ki, harika okuyucuların yanı sıra harika arkadaşlar kazanmışız müthiş bir aile olmuşuz birlikte onu fark ettik. Yazma aşamasına hazırlık için hikayeyi tekrar okurken yaptığınız tüm yorumları okuduk ve o kadar eğlenceliydi ki o süreç resmen hikayeyi okurken karakterlerle bütünleşmișsiniz, kendinizi hikayenin içinde görmüşsünüz. Kiminizin çocuğu olmuş, kiminiz evlenmiş, kiminiz lisedeyken üniversiteye geçmiş, en önemlisi birlikte büyümüşüz. Bunu başarabilmek bizi çok mutlu etti. Yorumlarınız çok yaratıcı eğlenceli ve güzeldi. Hikayenin en güzel parçasının siz sevgili okuyucularımız olduğunu fark ettik, okunma sayısı daha fazla olmalı daha fazla ilgiyi hak ediyorsunuz diyenler olmuş. Bizi daha yükseklerde gördüğünüz için çok teşekkür ederiz ama siz ve tatlı yorumlarınız bize yetersiniz. Hikayede Elis'in duygusal anlarında siz de kendi özel anılarınızı bizimle yorumlarda paylaşmışsınız, kendinizi gördüğünüzü söylemişsiniz bazılarınız ağlamış duygulanmış. O yorumlarınızı okurken Whatsapp grubunda birbirimize ss atıp neredeyse biz de ağlıyorduk çünkü sizinle çok güzel bir yakınlık kurmuşuz, kendinizi daha fazla dahil hissetmenizi istiyoruz bu hikayenin en önemli parçası sizlersiniz. Hepinizin mesajlarına yorumlarına geri dönmeye çalışıyoruz. Her zaman burada sizin yanınızdayız. Yıllarca bizi beklediğiniz, geri döndüğümüzde desteklerinizi esirgemediğiniz, Soğuk ruhunu hala yaşattığınız için size minnettarız. Biz de sizlerle daha yakın olmak için Instagram hesabı açtık linki paylaşacağız bizi oradan takip edin❤ Hikayemizin kapağını bu hafta değiştireceğiz onu da haber verelim istedik. Keyifli okumalar, işte tekrar başlıyoruz :)

Bölüm Parçası: Muse - Uprising

Yeni tanıtım filmimiz multimediada, iyi seyirler!

Instagram :  https://instagram.com/behazaysoguk?igshid=1n0sivmz0oit0


''Zaten annene değil kendime kızartıyorum bu patatesleri canım kızım.''

Kalp krizi.

Mutfağın girişinde donakalırken cümleler kafamda yankı yapıp duruyordu.

Ne? Nasıl? Nerede? Ne zaman? Neden? Kim? Soruları kafamda uçuşurken gözlerimi kırpamadan önümdeki mutfakta hiçbir şey olmamış gibi patates kızartan Samet Arıkan'a bakıyordum.

Bana dönüp gülümsedi ve patatesleri gösterdi. ''Buyurmaz mısın?''

Yüzündeki çizikler göze çarpıyordu evet ama üstü başı temizdi, kendisine çekidüzen vermişti, en önemlisi de sanki hiçbir şey yaşanmamış, sanki bizi tuzağa düşürüp ihanet edip sonra o delikten gizemli bir şekilde kurtulmayı başarmamış gibi sakin ve neşeli olmasıydı göze batan.

''Nasıl?'' diye fısıldayabildim sadece, gücüm buna yetiyordu. Ayaklarım yere çakılmış gibiydi ne hareket edebiliyordum ne de kaçabiliyordum.

''Soruları bırakalım istersen canım kızım.'' Kızım kelimesine yaptığı vurgu karşısında zorla yutkundum. ''Ben artık sorularla boğuşmak istemiyorum, cevapları istiyorum. O cevap da sensin.''

''Oradan nasıl kurtuldun?'' diye direttim yaptığı imaları yok sayarak. Başka odaklanabildiğim bir şey yoktu çünkü.

Onu orada yaralı bırakıp kapıyı üstlerine kapatmıştık. Doruk düğmeye basıp yeraltını patlatmıştı, her şey gözümün önünde olmuştu. O yaşananlar mı hayaldi yoksa şu an karşımda duran adam mı? Şok olmuştum, düşüncelerim sabit durmuyordu.

Şok olmamı ve çaresizliğimi eğlenceli bulmuş olacak ki kahkaha attı.

''Elis hala yanlış sorular üstüne kafa yoruyorsun,'' diye sahte bir ciddiyetle beni azarladı. ''Asıl soru şu: Bundan sonra sana ne olacak?''

SOĞUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin