27.BÖLÜM ▲ SIR

44.7K 1.2K 271
                                    

Bölüm Parçası : Nightwish - The islander

İtiraflar, itiraflar ve itiraflar. Yıllarca içinizde tuttuğunuz duygular ve acılar. Bulutlarla kaplı kasvetli bir gökyüzünü andıran ruhum, yaptığım bu itirafla gök gürültüleriyle sarsılmış ve şimşeklerle yerle bir olmuştu. Ama söylediğim o cümleden sonra Serin'in gözlerinde beliren o saf aşk duygusu gökyüzümdeki tüm bulutları aralamış içimi ısıtan bir güneşin doğmasını sağlamıştı.

Beni yavaşça kendisine bastırırken derin bir nefes aldı ama hiçbir şey söylemedi. Gergin vücudu bir anda rahatlamış, ruhunun dolduğu huzur benim ruh halime de bulaşmaya başlamıştı.

Serin beni lavaboya yaklaştırdı ve suyu açtıktan sonra arkama geçip belimden sarılarak omzumu öptü. Aynadan birbirimize bakarken yavaşça karnımı okşuyordu. Daha sonra elimi ellerine aldı ve suyun altında yıkamaya başladı. Hareketleri nazikti, suyun çıkardığı sesten başka ses yoktu. Ağlamam kesilmişti ve bu da şu anki tabloya huzur katan etmenlerden birisiydi.

Su da yüzümü de aynı dikkatle yıkadıktan sonra musluğun üzerine yavaşça vurarak musluğu kapattı ve kenardaki havluyu asılı olduğu yerden çekerek elimi yüzümü kuruladı.

"Yaşadığın hisleri üzerinden alamaz ama hafiflemene yardımcı olur, su," diye mırıldandı ve sanki hastasına şefkatle davranmaya çalışan bir psikologmuş gibi bana bakarak elimden tuttu ve odasına götürüp yatağına yöneltti.

Üzerimi giydirdikten sonra kendisi de üzerine bir tişört geçirdi ve yanıma uzandı. Başım göğsüne yaslı bir şekilde yatarken derin bir iç çektim.

"Hiç böyle hissetmemiştim," diye mırıldandım.

Saçımda dolaşan elleri durdu ve odanın durgun havasında bir elektriklenme meydana gelir gibi oldu. Belki de bunlar şuan Serin'in kafasında uçuşan düşüncelerin getirdikleriydi.

"Ben de hiç böyle hissetmemiştim Cesur. Nasıl ifade edebilirim?" Yutkundu ve elini omzuma attı. "Senin beni sevdiğini bilmeye ihtiyacım varmış meğer, hayatımın 23.yılında yeniden doğmuş gibi hissediyorum." Elimi avcuna aldı ve yavaşça öptü.

"Şu an etrafımda kalpler uçuşuyor Lider desem bana inanır mıydın?"

Serin güldü. "Muhtemelen hayır."

Kafamı kaldırdım ve gülen gözlerle ona baktım. Yüzündeki tüm o yorgunluk, bakışlarındaki tüm o huzursuzluk uçup gitmişti sanki. Bunları ben mi başarmıştım? Aşkın gücü bu kadar etkili miydi sahiden?

Ona iyice sokulurken bu duygu için Tanrı’ya sessizce teşekkür ettim. Ve göz kapaklarımın kapanmasını sağlayacak uzun ve sessiz süre içinde birbirimize sarılmaya devam ettik.

-Serin-

Tuhaf, çok tuhaf! Bir elim Elis'in narin belindeyken bir elim alnımın üzerindeydi. Ve hala üzerimdeki şoku üzerimden sıyırıp atamıyordum.  Bakışlarımı, vücudumu bana olan ihtiyacını belli eder şekilde sarmış kızıma çevirdim. Bu kız benimdi...

"Sana aşık oldum Lider," diyen sesi beynimin içinde yankılanıp duruyor ve bunu söylerken ki dağılmış ifadesi güçlü kalbimi bir kez daha parçalıyordu.

Bir kıza aşk nasıl bu kadar zor gelirdi? En önemli soru ise Elis bana nasıl aşık olmuştu?

"Ah kızım," diye mırıldandım saçlarını okşarken "Seni de bir belaya sürükledim."

Sesim pişmanlık doluydu çünkü aşk ona iyi gelecek miydi, bu konu hakkında hiçbir bok bilmiyordum. Aşık olma süreci içerisinde çok yıpransa da, güçlü bir kızdı o gerçi. Başa çıkardı, hallederdi...

SOĞUKDonde viven las historias. Descúbrelo ahora