Multimedyada Almil'nın baba yanı Ahmet bey var.
Sabah 6.30 da, bi kuşun cama çarpmasıyla uyanmıştım. Bi saat vardı daha yemmeğe o yüzden yarım saatlik çalışma sonrası yarım saatini de sıcak uzun bi duşa ayırmıştım. Spor salonuna inip hemen kum torbamın yanına geçmek istesem de olmazdı önce ısınmam gerekiyordu. Yürüyüş bandına çıkarak bi süre koştuktan sonra bel germe hareketleri yaparak yeterince ısındığımı düşünüyorum. Hemen kum torbasının yanına gittim on dakikam kalmıştı bu yüzden zaman kaybetmeksizim yumruklar atmaya başladım. Sürem dolduğunda fazlasıyla terlemiştim hemen odama çıkıp küveti hazırladım içine lavanta kokulu duş jelimi sıkmıştım bugün lavantanın beni rahatlamasına izin verecektim. Duşumu nazlı ablanın gelmesiyle yarım kalmıştı, ne ara geçmişti yarım saat. Hemen durulanıp kıyafet odama geçtim, üzerime sıfır kol siyah puantiyeli beyaz gömlek altına ise buz mavisi bi şort giyinmiştim malum hava sıcak.
Kahvaltıyı yaptıktan sonra odama çıktım biraz kitap okumaya ihtiyacım vardı, kitaplığımdan "Siyah Kan"ı okumaya başladım. Telefonun çalmasıyla kitabımı kenara koyup telefonu açtım arayan Berna'ydı.
-Nerdesin sen?
+Evdeyim.
-Kızım saat kaç haberin var mı?
+Hayır yok dur bi dk. <Satte baktığımda 9.30 olduğunu görünce kitabı hemen yana bırakıp ayaklandım> kitap okuyordum dalmışım, hemen geliyorum sen hazırsın değil mi?
-Evet hazırım çabuk ol beş dk sonra kapımın önünde olmuş ol.
+Tamam, görüşürüz hadi.
Telefonu kapattıktan sonra hemen çantamı aldım içine silahımı, cüzdanımı, telefonumu ve güneş gözlüğümü attıktan sonra uçarcasına aşağıya indim. Nazlı ablayı kapının yakınında görünce ona çıktığımı söyleyerek siyah Lamborghini Aventador'uma doğru ilerledim. Arabaya hemen binip asfaltı ağlatırcısına gaza bastım, çıkan o cırtlak ses hoşuma gidiyordu. İKİ dakika gibi kısa bi sürede Berna'nın önünde durmuştum, kız alışverişe gecikmemek için kapıya bile çıkmıştı. Kapıyı açıp hemen oturdu, benim aksime çıkan o sesi sevmediği için önce kulaklarını kapattı ben arabadan yine o sesi çıkardıktan sonra kulaklarını özgür bıraktı. Kız biliyor tabi o hareketi yapacağımı.
-Bu sesi çıkarmasan olmaz demi?
+Olmaz, hastayım bu sese.
-Şu cırtlak sesi nasıl seviyorsun anlamıyorum.
+Neyse hangi alışveriş merkezine sürüyüm.
-*********** Merkezi şoföre hanım.
+Emredersiniz hanımım şarkı da istermisiniz?
-Güzel bir şeyler aç bakalım şoföre.
Radyoyu açtığımda ilahi çalıyordu allasen bu arabaya en son kim bindi be! Hemen cd'yi çıkarıp torpido gözüne koydum. Benim karışık cd'lerden birini taktım. İlk şarkı Teoman-Hayalperest çalıyordu. Berna şarkıyı hafiften mırıldanmaya başlayınca değiştirmedim. Alışveriş merkezine gelince önce duş kabini gibi banyo malzemeleri almaya gittik. İkimizde çok yer kaplamayacak rahat edebileceğimiz şeyler seçtikten sonra evin adresini vererek ordan ayrıldık. Şimdi sevdiğim bölümdeydi "Kıyafet". İlk önce starbuck'a gittik sonuçta bayaa uzun süren bi alışveriş olucaktı önce ayakalrımızı bi dinlendirelim. Ben kendime Buzlu White Chocolate Mocha isterken Berna ise Ristretto Bianco istedi.Etrafa bakınırken Berkgili görüyor gibi oldum ama tekrar baktığımda kimse yoktu belkide yanılıyordum. Onların mafya olma konusunda yanılmıştım, ama bir dakika ya yanıldığıma basit bi bilgiyle inanacak değilim ya. Hem sonuçta mafyalarsa kendilerini saklayabilirler onlarda. Aklıma düşen kuşku ile lavobaya doğru ilerlemeye başladım. Berna ise hala bitirememişti, saçımı düzeltikten sonra lavabodan çıkınca biriyle çarpıştım. Bana dönünce az öncekine benzeyen yeşil gözlerle karşılaştım özür dileyip bi kızın yanına gitti. Gördüğüm kişi bu olabilridi, belki de ben fazla kuşkulanıyordum. Masaya gittiğimde Berna daha yeni bitirmişti. Hesabı ödeyip mağaza mağaza gezmeye başladık her gezdiğimiz yerden şort, gömlek, tşört vb. şeyler alıyorduk. Ellerimiz dolunca da benim ayrıyeten çağırdığım arabaya gönderiyorduk, baya bi olmuş olmalıydı. Eminimki odamız dolardı. İyiki Berna ile aynı bedeniz. Alışverişi bitirmeye karar vediğimizde saat 6'ya geliyordu daha iki saatimiz vardı yolu da hesaptan çıkarsak bi buçuk saatimiz.
+Ne yapalım daha bi buçuk saatimiz var?
-Bilmiyorum ama bu alışveriş çok iyi geldi.
+Gel kuaföre gidelim kalan saatimizide bu şekilde değerlendirelim.
-Bana uyar biliyosun ki
Her zaman ki kuaförümüze geçtiğimizde içerisi kalabalıktı. Of kim bekleyecekti burayı şimdi, koltuğa geçtiğimizde buranın sahibi olan Baran abi yanımıza geldi. Biz de ona bakım yaptırmaya geldiğimizi söyleyince, bize bi saat kadar beklememiz gerektiğini söyleyip uzaklaştı. Berna'ya baktığımda etrafa bakınıyordu, aklıma gelen fikir ile hemen ayağa kalktım sonra da bağırarak "*********'TA %75 E VARAN İNDİRİM VARMIŞ SON Bİ SAAT KALMIŞ, BİTMEDEN YETİŞİN HANIMLARR AYOL!" dedim. Herkes hızlıca alışveriş merkezinin beşinci katına doğru koşmaya başladılar, kuaförde sadece çalışanlarla beraber bi kaç kişi kalmıştı. Eminim ki onlarda ismini duymamışlardır, bizde sinirli kalabalık gelmeden önce hemen koltuklara oturmuştuk. Baran abi kızsada bıyık altından gülüyordu. Kalabalık geldiğinde yüzümüzde maske vardı tanımaları pek mümkün de değildi hem zaten yüzümüze bile baktıklarını sanmıyordum. Saçlarımızda sadece kırıkları alınmıştı, gerisi genel bakımdı. Kuaförden çıktığımda kendimi yenilenmiş hissediyordum. hala yarım saat vardı bu yüzden mobilya mağazasına girmeye karar verdik, gördüğümüz ilk mağazaya girdik. Sağa sola bakıyor beğendiklerimizi birbirimize gösteriyorduk aslında bunları biz almayacaktık Sema teyze alacakt ama olsun bakmaktan kim zararlı çıkmış. Yarım saatimizde öyle geçirdikten sonra alışveriş merkezinden çıkmıştık. Yarın ilk sınavımız vardı ondan sonra ise işkence dersi eğitimimiz vardı tabii bunu Barışa kakalamıştık, yani bize Barış öğretecekti. Bu hafta boyunca odamdan ayrı kalıcaktım, aslında çok uzağa gitmiş sayılmazdım sadece yan odaya geçmiştim odamız yapılana kadar.Arabaya bindiğimizde Berna açmıştı bu sefer radyoyu. Zakkum-Gidiyorum Yolcu Et çalıyordu, bu seferde ben söylemeye başladım övünmek gibi olmasın ikimizin seside miiikemmel diyebilirim. İkimizde bağırark söylerken ben camları açmıştım, geçen seferki gibi bi olay olursa diye tabi ki de hazırlıklıydık. Işıkta durduğumuzda etrafımızı dilenci çocuklar sarmıştı camı silenleri, peçete uzatanları vardı acımıştım bu çocuklara bu yaşta çalışıyorlar. Cebimden çıkardığım 600 lirayı hepsine eşit bi şekilde dağıttım, hepsi de nasıl sevindiler yazıktır yaa. Bernagilin mahhalesine girince hızımı yavaşlattım. kapının önünde durduğumda Berna bana dönüp yarın hangi derslerden sınava gireceğimiz sordu cevabını alınca da öpüp telaşlıca arabadan indi, arkasından gülüyordum bu kızı seviyorum.
Eve gittiğimde masa hazırlanıyordu, hemen odama çıktım ama odam boştui hemen yan odaya girdiğimde eşyalarımın buraya taşınmış olduğunu gördüm. Çantamı burda bırakıp elimi yıkayarak aşağı indim, babam masada oturmuş bana bakıyordu. Bende daha fazla bekletmemek adına hızlıca yanına oturdum. Yemeğimizi iştahlıca yedikten sonra sıra tatlıya gelince babam konuşmaya başladı tabi ara sıra tatlısından da alıyodu aynı benim gibi.
- Bu haftaki vizeleri verebilecek misin yoksa tekrardan hoca tutalım mı?
+Yaparım hiç bi sorun yok
-Haftaya işin başına sizin geçtiğinizi duyurmak için yemek gibi birşey vereceğiz
+Ne gerek vardı, bizim evde mi olacak??
-Duyurmamız için gerek vardı ve evet bizim evde olucak
+O kadar kişiyi alabilecek mi?
-Sadece en yüksek mafyalar burada olacak diğerlerine basın ile duyuru yapacağız
+İyi de bu kendi yerimizin saptanmasını sağlamaz mı?
-Sağlar ama zaten ev yeterince korunduğu için sorun olmaz
+Sorun olmayacağı belli değil sonuçta daha fazla kişiyle gelebilirler
-Ama evimiz emniyet müdürü ile aynı mahallede ise olması sonucunda emniyetin desteği de bizden yana olacaktır
+İyide baba ünlü bi mafya babası olup polisle tartışırken neden aynı mahallede oturuyoruz
-Ellerinde delil olmadığı sürece hic bi bok yapamazlar
+Bugüne kadar delileri nasıl olmadı?
-Çünkü biz işimizi temiz yaparız
+Temiz?
-İşin sonunda hiçbir delil ortada kalmamalı
+Bunu zaten yapabilirim
-O zaman niyesalak ayağına yatıyon
+Basit bu işi bilmiyormuş gibi yapıyorsun seni salak sanıyorlar
-Devam et
+Bu sayede planlarını öğreniyorum salak olduğumu düşündükleri için yeterince önlem olmadığı için rahatlıkla kaçabiliyorum
-Sandığım kadar cahil değilsin ha?
+Tabiiki baba sonuçta bi hafta sonra senin yerinde ben olacağım
-Kuşkularımı aza indirmiş olabilirsin ama hala var
+Ne yaparsam yapıyın hep olacak değil mi?
-Ehh iç yoktan bunu da biliyorsun
+Sonuçta psikoloji derside aldım
-Herşey ders değil bazı şeyleri yaşayarak öğrenirsin
+Onuda hayat karşımıza çıkardıkça öğreniriz
-Hayatın ne çıkaracağı belli olmaz
+Benimde ne yapacağım belli değil zaten
-Herşeye karşı hazırlıklı olmalısın
+Zaten hazırlıklı olacağım sadece birden fazla planla
-Bunu yapman senin yararına olur
+Biliyorum
-Bak kızım siz kızsınız naif canlılarsınız hiçbir işe duygularınızı katmamalısınız, karşınızda her kim olursa olsun acımayacaksınız
+Duygularımızı işimize karıştıracak kadar acemi değiliz
-Bunun acemilikle alakası yok kızım ben bile başlarda duygularımı katmıştım ama hayat bana bu işte duygunun olmaması gerektiği çok güzel bir şekilde öğretti, seninde aynı hatayı yapıp acı çekmeni istemiyorum
+<Babamdan bu sözleri beklemediğim için şaşkındım ama tahminimce yüzümden bu gözükmüyordu> Uyarın için sağol baba hareketlerimde bu sözleri kesinlikle hatırlayacağımdan şüphen olmasın
-Duygularını belli etmiyorsun bu güzel bir şey ama yüzüne soğuk ürkütücü bir ifâde yerleştirsen daha güzel olur
+Denerim
-Deneme yap
+Tamam baba <yüzüme soğuk olmasını umduğum bir ifade yerleştirdikten sonra babama baktım gülümsediğine göre başarmış olmalıyım o kadarda zor değilmiş sadece bunu yüzümde herhalükarda tutmak sorun olabilir belki>
-Oldu şimdi bu günlük bu kadar yeter dışarı çıkacak mısın?
+Evet
-Geçen gece dövdüğün adamın yerini hala sormadın
+Onun biraz daha zamanı var onunla özel ilgileneceğim
-Tamam sana adresi mesaj olarak gönderir adamlarım ha bu arada adamın burnunu kırmışsın o yüzden birşey demiyorum yoksa biraz daha konuşmak zorunda kalırdım
+O kadar güçsüzmüymüş hâlbuki daha sıkı vurmamıştım
-Güçlü yumruklarınıda görürüz umarım
+Görürsün
-Tamam çık ve geçen gece ki gibide geç kalma
+Zaten şirketin mimarını alıp gelicem
-Evemi alıcaksın onları
+Evet onlara görev verdim onu yapacaklar sorun mu var?
-Yok, neyse ben çalışma odamdayım
+Tamam
Babam odasına çıktıktan sonra bende evden çıktım, ama çıkmadan önce Nazlı ablaya benim idam için mimar getireceğimi söyledim ki odayı son bi kez kontrol etsin. Garaja gittiğimde motor bölümüne yöneldim biraz hava kötü olmazıdı. Bu sefer de kırmızı Ferrari motorsikletime atladım. Bu motor ile çok iyi hız yapılıyordu, kaskı takmamıştım bu sefer saçlarımdan rüzgarın geçişini hissetmek istiyorum. Hızla sürerken neticemi dondurmuştum ama farklı bi duyguydu motor üstünde olmak. Kırmızı ışıkta durduğumda çoğu kişinin gözü bana dönmüştü. Yanıma gelen camlarında siyah film olan arabanın arka camı inmişti ama bakmadım, taaaki içinden seslenmeler başlayana kadar.
-Vay be hangisine bakacağımı şaşırdım
+...
-Bak bak nazda yaparmış.
+...
-Bakar mısınız hanımefendi¿
+<Sesini inceltmesi dikkatimi çekince kime seslendiğini anlamak için adama bakmıştım bana bakıyordu, bana demiş olamaz değilmi?>Bana mı dediniz?
-Evet size seslendim ne kadar acaba¿
+<yüzündeki arsız sırıştan anladığım kadarıyla beni faişe sanmıştı ama anlamazlıktan gelerek> 302 bindolar
-Yuh kızım sadece eğlenceli dakikalar geçireceğiz sanki barrak obamanın karısından istedik bu işi söyle fiyatını işte
+<Sinirlenmeye başlamıştım ama babamın dediği gibi soğuk ifademi yüzünde tutuyordum>Bilader bence başka kapıya git. Sen aradığın kişiyi kerhane bulursun
-Ya kızım ne nazlısın işte fiyatını söyle, sonra da güzel bi otele geçelim seninle
+<Anlamıyorum şu iki gündür faişeye mi benziyordum ki bunlar bu şekilde söylüyordu> Bilader gevşekliğe gelemiyorum anansı sikmem an meselsi
-Bırak annemi gel beni al
+Of yeşil ışığın yanmadığı direği sana sokucam bekle sen
Araban inince o da inmişti ne sandı acaba benden uzundu ve kaslı olmasına rağmen güçsüzdü ki bunu kafa attığımda yeri boylamasından da anlamıştım yerdeyken küfür ettiğini duydum ama tam olarak ne dediğini anlamadığım için yanına yaklaştım bu yaklaşmamdan yetirnce cesaret almış olmalı ki saçımı tutup yere yatırdı sonra üstüme çıktı eğilik kulağıma "Vezgeçtim otele filean gerek yok seni burda düzecem" dedikten sonra kulağımın ucundan öprek boynuma indi ben ise boş anını yakalamaya çalışıyordum, altında biraz hareket edince boynuma doğru inledi ve üstümdeki kabarıklığı hissettiğim şerefsiz uçkuruna düşkün piç. Hala saçalarımı çekiyordu buda hareketlerimde biraz daha kısıtlıyordu aklıma gelen fikirle ona sürtünerek kendimi biraz yukarı doğru çektim saçlarımı özgür bırakması için şerefsiz inlerken elleri de biraz gevşemişti diz arasına tekme attığımda inleyerek yana düştü ama şerefsiz hala ssaçımı bırakmıyordu onun için yeni yaptırdığım tırnaklarımı feda edecektim, saçımı bırakması için kolunu boydan boya çizmiştim o küfrederek kolunu çektiğinde ayağa kalkıp diz arasına tekrardan tekme attım daha sonra ise karnına yoğunlaştım şerefsiz ayağımı tutunca dengemi kaybedip üstüne düştüm karnında oturuyordum ve bedeni çok sıkıydı ayağımı tuttuğu içi ayağa kalkamıyordum oturduğum yerde hareket ederek yüzüne yumruk atmaya başladım ayağımı bırakıp yüzünü korurken ben hemen ayağa kalkıp yüzüne tekme attım. Haftanın yükünü bundan çıkarırcasına sert tekmeler atıyordum en sonunda yüzü kan içinde kalmıştı, beni uzaktan takip eden korumalar yanımıza gelmiş etraftaki insan topluluğunu dağıtmıştı ama bana dokunmamaışlardı daha önceden onları defalarca uyarmam işe yaramış olmalıydı. adamları bunuda diğerinin yanına götürmelerini söyleyerek motoruma atlamıştım, ellerim titriyordu ki bu genelde sinirlerimin boşalmasıyla olurdu. Hala saç diplerim ağrıyordu şerefsiz nasıl asıldıysa güzel saçlarıma, ama ben ona yapacaklarımı bilirdim.
Hızlı sürdüğüm için yarın saatlik yolu on dk ya indirmiştim yol boyunca müptezeli kaç kere öldürdüm bilmiyorum, sayamadım. Mimarı arayıp aşağı inmelerini beklemiştim indiklerinde eşiyle beraber kendi araasına binmişlerdi. Bende önlerinden yol göstererek eve gelmiştim ilk önce yapılacak olan yani bvenim odama çıkarmıştım daha sonraysa yan eve geçirmiştim gerekli planları anlattıktan sonra onlar gitmişlerdi. Bende üzerime rahat şort geçirip bu kot şortan kurtulmuştum daha sonra ise hzla aşağı kum torbamın yanına indim, hala sinirim geçmiş sayılmazdı kum torbasına gittikçe daha şiddetli vuruyordum şerefsizin öpüşü aklıma geldikçe daha da şiddetli vuruyordum taa ki kum torbası yırtılana kadar her taraf kum olurken ben geri çekilmiş nefesimi düzene sokmaya çalışıyordum. Alkış sesi gelince arkamı döndüm babam duvara yaslanmış bi bana birde kum torbasından geriye kalanlara bakarak.
+Ne zamandır burdasın?
-O kum torbasını sert tekme ve yumrukalarınla patlattığını görecek kadar uzun bir süredir
+Tamam anladım, saat kaç?
-23.15
+Bayaa geç olmuş
-Evet
+Dün ki adamın yanına bi adam daha gönderdim ona iyi baksınlar yanına gittiğimde sağlam olmalı
-Bara mı gittin hani mimarları alacaktın
+Bara gitmedim şerefsizler her yerde
-Tamam mimarlar geldi demi
+Evet geldi, odamın kapısı kitli olacak onların bizim eve girmelerine gerek yok bu şekilde bilgilendirirsin çalışanları
-Onların haberi var mı bundan
+Evet, özellikle uyadım.
-İyi yapmışsın hadi git duşunu alda yat
+Tamam baba iyi geceler
-İyi geceler kızım
Genellikle cevap vermezdi ama bu sefer cevap vermesi beni şaşırtmıştı, aslında bu hafta içinde yaptıkları beni hep şaşırtmıştı. Ama buna alışmam için zaman yoktu ölüyordu babam, sıcak suyun altına girip babamsız ne yapacağımı düşünerek özgürce ağladıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi durulanıp yatağıma geçtim. Yarının daha eğlenceli olmasını umarak uykuya daldım.
*******************************************************
Sabah Bernagilin ailesinin peşine taktığım korumanın araması ile uyanmıştım, Dün gece yarısı gizemli bir araba gelmiş ve sabah da Ardayı takip etmişler. Bizim korumalar da bu arabayı yoklamaya gittikleri sırada çatışma çıkmış bizden bi yaralı varken arabada ki kişileri ele geçirmişler yaralı olsalar bile. şimdiyse onları depoya alıyorlarmış, ben de onlara ellememelerini söyledim ve koruma sayısının iki katına çıkarmalarını tembihledim. Şu son hafta dayanabilirler umarım, adamların artık benim patron olduğumu bilmeleri güzel birşeydi ama gelen sorunların bu kadar fazla olması beni bunaltıyordu.Bugün ki sınav 9.30 da başlıyordu ve 12 de bitiyordu ondan sonra Barıştan işkence dersleri alacaktık, bugünki aldığım dersleri de uygulamalı olarak tekrarlayacaktım.
Kahvaltıyı sesiz bi şekilde tamamladıktan sonra saat 8'e geliyordu hazırlanmak için odama çıktım, üstüme beyaz geniz omuz bi tiört geçirdim altıma da siyah kot şort giyindim tişörtü tek omzumu açıkta bıracak şekilde düzelttim, çantamı alıp içine silahımı ehliyetimi filan koyup odadan çıktım tamirde olan odamın kapısını kitleyip anahtarı da çantama attıktan sonra garaja indim. bu sefer de kırmızı Chevrolet corvette stingray bindim. Araban yine o cırtlak sesi çıkardıktan sonra yavaşlayıp Berna'ya mesaj attım kapıya çıkmasına dair yavaş gitmeme rağmen kapıya geldiğimde Berna daha yeni çıkıyordu. Kornaya basınca hızlanarak yanıma geldi, arabaya binip kulaklarını kapattı :) Bugün üstünde açık mavi kot şort ve siyah düz tişört vardı. Arabayla asfaltı ağlattıktan sonra kulaklarını serbest bıraktı.
-Ece ablamın sana selamı var
+Vayy benden de ona selam söyle öpüyorum yanaklarından bolca
-Olur söylerim, bugün ki plan ne?
+12 de sınav bitiyor sonra Barış'la beraber onların depoda ders alıyoruz sonraysa Barış'ın haberi olmadan biz uygulamalı olarak bizim depoda tekrar ediyoruz
-Adam var mı ki?
+Tabii senin haberin yok iki tane uçkuruna düştün şerefsiz depoda bizi bekliyor
-Bensiz bi yere mi gittin sen kızım saçını başını yolarım ha
+Tamam abla özür olsun bi daha senden habersiz bi yere ayrılmam
-Ha şöyle yola gel biraz be
+İyi bu arada babam yüzümüzde soğuk bi ifadenin olmasını istiyor haberin olsun
-Duyguları yansıtmamayı geçtik şimdi de soğuk ifade olmasını mı istiyor
+Evet aynı dediğin gibi, çalıştın değil mi sınava
-Evet çalıştım ama senden gelecek her türlü yardıma açığım
+Ben olmasam nasıl geçiceksin acaba
-Geçerim ama sınırda filan geçerim hem sen bana kıyamassın ki
+Tamam yaparız bişeyler
-Yaparsan affederim bende seni
+O zaman kesin yapıyorum :D
-Anlaştık o zaman
+Karlı bir anlaşmaydı :)
Okula yaklaştığımızda bizi takip eden beyaz bi araba vardı bu araba geçen seferki ile aynı arabaydı ve yaklaşık 5 dk'dır peşimizdeydi okula giden yoldan çıktığımda Berna bana döndü ben ona değilde aynadan arabanın ngelip gelmediğine bakıyordum ve yine geliyordu araba Berna da arabayı farketti galiba çünkü şuan düşünüyordu bunu düşünme şeklinden anlamıştım yani sağ eliyle kafasını kaşırken gözü sabit bi noktada takılmıştı. Elini kafasından çektiğinde plan yapmış olduğunu anladım.
-Sen arabayı sabit hızla sür, seni uzaktan takip eden korumaların numarası sende vardı değil mi?
+Evet var rehberimde "benim kuyruğum" diye kayıtlı
-Tamam ben onları arayacağım ve arabayı paketleyip depoya götürecekeler onlar geldiği sırada sende hızlan biz onlarla sınavdan sonra ilgileneceğiz
+Tamam telefonum çantamın içinde
O telefonu alırken ben hala arkadaki arabaya bakıyordum, Berna hemen aradı korumaları
+.....
-Evet bişey oldu ama ben Almila değil Berna
+.....
-Tamam uzatma bizi takip eden beyaz bi araba var bunu bizden önce farketmeniz gerekiyor bizim size söylememiz gerekmiyor
+.......
-Her neyse yaklaşıp o arabayı paketleyin siz yaklaştığınızda biz okula geçicez
+.......
-Diğer adamların olduğu depoya postalayın ve adresi benim telefonuma mesaj atın
+......
-Tamam hızlı olun
Berna konuşmasını bitirdikten sonra aynadan arabayı izlemeye başladı, bende izlerken bizimkilerin yaklaştığını görünce gaza bastım ve beyaz arabayı ben atlattım gerisi adamlara kalmış bişeydi. Okula geldiğimizde sınava 5 dk vardı aslında sınava istediğimiz zamanda başlardıkta babam özellikle tembihlemiş tam zamanında olacakmışız filan. Sınav başladığında ilk önce kendiminkini yaptım sınavın bitmesine 45dk varken ben bitirmiştim ama aynı zamanda beynimde bitmişti fakat hala Berna'nınkiler duruyordu. Hocaya yakalanmadan kağıtları değiştirdikten sonra onun yapamadıklarını yaptım aslında o kadar kötü kağıdı yok 70 soruluk geometri sınavından 50 tanesini yapmıştı geriye kalan 20 soruyuda ben yaptığımda tam tamına süre yetmişti. Kağıtlarımızı teslim ettikten sonra kantine indik Barış'la ayrı dersin sınavlarına girdiğimiz için onunki yarım saat sonra bitiyordu, Buz gibi iki tane şeftalili didi aldıktan sonra masamıza geçip oturduk Berna telefonunu açarken bende benimkini açıyordum sonuçta sınvda kapatmıştıksınav yüzünden. Berna'nın telefonun gelen mesaj okuduktan sonra biraz sinirlenmişe benziyordu.
-Senin adamların neden bu kadar beceriksiz
+Hangisinden bahsediyorsun
-Kuyruklarından
+Ha onları ben seçtim her dk üzerimde göz olmasını istemediğim için bu acemileri seçmiştim
-İyi halt etmişsin adamları ellerinden kaçırmışlar
+Neyse mutlaka yine karşılaşırız
-Karşılaşmak dedinde bak kimler geliyor karşıdan
+Berkgil değil mi?
Sorumu kafasıyla onayladıktan sonra onlara çaktırmadan bakmaya başladık ama onlar direk bize bakıyolardı ve bizim masaya geliyorlardı, zaten tek bunlar eksikti bende aranıyordum kaç gündür nerdeler diye.Masaya yaklaştıklarında Berna bana dönüp gözleri ile "Normal arkadaşlarınmış gibi davran!" diye uyardıktan sonra önüne döndü
(Berk/Onur)- Selam kızlar.
+Selam
-Selam
(Berk)- Neden derslere girmiyorsunuz?
-Biz bu hafta okulu bitiriyoruz
(Onur)- O nasıl olacak daha vizelere 3 hafta var
+Sen orasını merak etme biz vizelere bu hafta gireceğiz
-Almila!
+Tamam tamam
(Berk)- Rahatsız ettik galiba biz gidelim
-Yok rahatsız etmediniz ona bakmayın daha yeni geometri sınavından çıktıkta
(Onur)- Sıkma canını sonuçta ders bunlarda geçer
+Çalışırım(!)
(Onur)- Kolun nasıl oldu?
-Aslında hiç birşeyi kalmadı sadece fazla zorlatınca biraz ağrı oluyor o kadar
(Onur)- Dikişler hala duruyor ama?
+Bi hafta daha durmalıymış dikişler
(Berk)- Şirket düşmanlarınız demiştin demi Almila?
+Evet evet şirket düşmanlarıymış
(Berk)- Sem kendine dikkat et o zaman nasıl olsa babam şirketin sahibi değil mi?
+Evet şuanlık öyle neyse kendime dikkat ederim.
(Onur)- Koruma tutmuyor mu baban?
+Yoo, tutuyorda ben istemediğim için vazgeçmek zorunda kalıyor
-Neyse ya bu konuyu kaptalım
(Onur)- Yani bu hatadan sonra seni göremeyeceğim Berna?
(Berk)- Bende seni Almila?
+Görmek isteyeceğinizi bilmiyorduk
-Aa Alev ne hoş süpriz
(Alev)- Ya ya ne demezsin
+Niye geldin o zaman
(Alev)- Sizin için değil herhalde Berk ve Onur için geldim
(Berk)- Bizim için mi?
(Onur)- Ne vardı?
(Alev)-Ayy Berkçim seni bi arkadaşım beğeniyormuş ama açılamıyormuş onun için geldim
(Berk)- Yani? ben ne yapabilirim
(Alev)-Bi konuşsan filan hem bak kızın fiziği düzgün ve güzelde
+Bu kesin yandaşçın ....
-.... Elçin
(Alev)-Yandaşçı değil canım sadece yakın arkadaşım Elçin
+Tabi tabii
-Her neyse Berk bak bi istersen
(Berk)- Biz konuşuyorduk ama?
+Kız seni o kadar beğenmiş ama yazıktır değil mi Alevciğim
(Alev)-Evet evet kız seni çok beğenmiş
(Onur)- İyi de beni niye çağırıyorsun?
(Alev)-Eee ben varım ya bunların yanında durmaktan iyidir nasıl olsa?
-Bence git belki bi temizlik odasına filan geçersiniz
+Bak Berk bu senin içinde geçerli Alev kadar olmasa da Elçinde iyi verir
(Alev)-Kızım siz ne diyosunuz ya?
+Doğrular canım doğrular
(Alev)-Sizin gibi eziklerle hiç uğraşamam biz Elçinle spor salonunda olucaz gelmek istereniz
-Orası daha mı tenha oluyor?
(Alev)-Evet, rahatlamak için sakin bi yer
+Çocuklar bence kaçırmayın kimse görmeden işinizi halledin
(Berk)-Almila!
(Onur)- Berna!
±Ne!
(Onur)- Yeter bence
(Berk)- Hem biz gelmiyoruz Alev, artık gitsen.
(Alev)-Tamam gidiyorum, yerimizi biliyorsunuz.
+Berna hadi gidelim
(Berk)- Nereye oturuyorduk
+Barış geldi biz onu bekliyorduk.
(Berk)- Barış kim sevgilin mi?
+Sayılır hadi Berna
(Berk)-Sevgilin yok sanıyordum
-Yok zaten sadece Barış bize çok yakın
+Berna açıklama yapmakla vakit kaybetme hadi
-Tamam be!
(Berk/Onur)-Görüşürüz sonra
-Görüşürüz
+Sanmıyorum ama ondan olsun
Onların yanından sonunda ayrıldığımızda, Barışa doğru ilerledik bize "onlar kimdi?" bakışı atınca bende hemen "sonra anlatırım" bakışı atıp arabaya doğru ilerledik, arabaya bindiğimizde Barış önden motoruyla yol gösteriyordu.
+Resmen bize yürüdüler
-Ayy Onur ne tatlı değil mi?
+Berna sen ne diyorsun ya?
-Onur diyorum Onur yakışıklı değil mi
+Kızım ben onlardan şüpheleniyorum sen Onur yakışıklı değil mi diyorsun
-İnsanın böyle düşmanı olacaksa hepsi düşman olsun
+Kızım kendine gel be
-Bi daha sözümden çıkacak mısın?
+Mal nasıl korktum Onur'a aşık oldun sandım
-Sana normal davran diye uyardım ama sen yine kuşkulu hareketler filan yaptın
+En fazla o kadar idare edebildim ne yapıyım yani
-Bende kuşkulanıyorum onlardan ama senin gibi onlardan kuşkulandığımı belirtici hareketler yapmıyorum
+Terslemek ne zamandan belli kuşkulandığımı belirtici hareket oluyor?
-Eğer tahmin ettiğin gibi mafyalarsa anlarlar.
+Tamam ya Alev'e ne demeli?
-O kızı okuldan gitmeden önce güzelce bi dövelim olur mu?
+Ohh bu güzel haber oldu
-Neyse geldik galiba.
Barış da motordan inip yanımıza geldi.
(Barış)- İçerde üç adam var birincisinde ben neler yapacağınızı göstericem benim bildiğim hepsini göstericen sonra sizde tekrarlayacaksınız
-Bu kadar mı yani?
(Barış)-Evet senin için sorun yok değil mi?
-Hayır yok, ben psikolojik tedavi aldım
+Hepsini atalattı sayılır
(Barış)-Tamam o zaman hadi içeri girelim
İçeri girdiğimizde Barışında dediği gibi üç adam bağlı bekliyordu, Barış bi masaya doğru yöneldiğinde bizde arkasından takip ettik onu masanın üstünde bir sürüüü kesici alet, pürmüz, soğuk ve sıcak su, tuz gibi maddeler duruyordu. Barış bize kafasıyla sandalyeleri gösterdi bizde oraya geçip oturduk. Barış küçükten başlayarak eline çakı alıp adama doğru ilerledi bizde dikatlice onu izliyorduk.....