"Eski kereste sevgilimi özlüyorum. Seninle romantikleşmeye gelmiyor ya." -H
...
Marinette gözlerini hafif araladıktan sonra mırıldanarak sırtını merdivenlere tekrar döndü. Başı ağrıyor muydu? Evet. Peki Cumartesi gününü yataktan dışarıda geçirmek mi istiyordu? Kesinlikle hayır.
"Marinette, uyanık olduğunu biliyorum, hadi aşağı in de kahve yapayım sana da." Marinette önce homurdansa da sonrasında jetonun düşmesi ile kafasını yastıktan kaldırarak Luka'ya gözünü kısarak baktı.
"Ne?" Marinette hâlâ sorgular bakışlar atarken Luka umursamazca omuz silkti ve kendi kahvesine geri döndü. Marinette de sinirlenerek yataktan aşağı avını bulmuş kaplan edasıyla atladı. Ayağına tavşanlı panduflarını geçirdi.
"Şimdiiii, en son biz oyun oynuyorduk, sonra ben 2. bardağıma geçmiştim, of gerisini hatırlamıyorum." Luka kupasını çalışma masasına bıraktı ve kollarını göğsünde birleştirdi. "Diğerlerini evlerine, seni de yatağına yolladım ve ben de koltuğa geçtim. Başka da bir şey olmadı."
"İyi sağol o zaman." Marinette çalışma masasının üzerindeki yarım kupayı aldı ve kafasına dikti. Aşırı acı olmasından dolayı birkaç kez öksürse de yorgunluğunu az da olsa atmış olmak ona yetmişti. "İyi ki varsın, Luka. Ve tabii onun acı kahvesi, sen de iyi ki varsın."
...