Clan - Yoonmin

By batsuga

468K 44.5K 23K

''Oysaki Jimin-ah demeyi sevmiştim. Bana yakışıyordu. Ve onu farklı şeyler yaparken de söylemek isterdim.'' |... More

[1]
[2]
[3]
[4]
[5]
[6]
[7]
[8]
[9]
[10]
[11]
[12]
[13]
[14/1]
[14/2]
[15]
[16]
[17]
[18]
[19]
[20]
[21]
[22]
[23]
[24]
[25]
[26]
[27]
[28]
[29]
[30]
[Final]

[31]

11.2K 1.1K 326
By batsuga


Bu sene kış çok sert geçmişti ve klanın yaşlıları gördükleri en soğuk kışın bu olduğunu söylemişti. Ki benim için de öyleydi. Iseul bir ay ayağa kalkamamıştı. Ama şükürler olsun ki iyiydi ve şu an salondaki diğer davetlilerle sohbet ediyordu.

Buradakilerden sadece birkaçını sima olarak hatırlıyordum. Bana yabancı olan koca bir salon dolusu insan vardı burada.

Bir iki tanesini de köyümüze geldiklerinde görmüştüm. Babamla sabahlara kadar toplantı yapmışlardı. Ve o kadar saat ne konuştukları hakkında en ufak fikrim bile yoktu.

''Jimin!''

Fazla aşina olduğum sese arkamı döndüm.

Taehyung.

''Burada olabileceğini tahmin etmemiştim! Çok iyi gözüküyorsun.'' dedi bana sarılırken.

''Eh, sen de öyle.''

Gerçekten iyi gözüküyordu. Yarası iyileşmiş olmalıydı ve yüzü pembeleşmişti.

''İyi olmaya çalışıyorum. Neden buradasın?''

''Babam bu tür konularda tecrübe edinme yaşımın geldiğini düşünüyor.''

Geç bile kalmıştım. Doğu bölgesinin klanları dört senede bir düzenlenen toplantı için bir araya gelmişti. Dört sene önce burada olmam mümkün değildi. Aslında bugün de olmayacağımı tahmin etmiştim. Bu tür konular benim için fazlaydı. Ve babam da beni insan içine çıkarmakta hoşlanmazdı da zaten.

Ama Yoongi'nin köyüme gelip babamı ve Hana'yı tehdit etmesi babamın bana karşı olan tutumunu biraz da olsa değiştirmişti. En azından şimdi öldüğünde onun yerine geçebileceğimi düşünüyordu.

''Yoongi de burada mı?''

''Ah, hayır. Halletmesi gereken işler vardı.''

Gelmeyeceğini tahmin etmiştim ama biraz da olsa içimde onu görecek olmanın umudu vardı.

''Burada olmanı istemezdi.''

İnsanların gürültüsünden mırıltısını zar zor duyabilmiştim. Neden burada olmamı istemesin ki?

''Neden?''

Ona biraz daha yaklaşıp kulağına fısıldadım. Bir şeyler söylemek için ağzını açmıştı ki tiz bir çınlama duyuldu. Toplantının başlayacağını haber veren çanın sesiydi bu.

Salondaki gürültü daha da çoğaldı. Ama birazdan azalacağını biliyordum. Erkekler toplantının olduğu odaya gitmek için ağır ağır salondan çıktılar. En sona ben ve Taehyung kalmıştık.

''Sen gitmiyor musun?''

''Sana eşlik etmeye karar verdim.''

Yüzü neden endişeli gözüküyordu?

''Ama-''

''Bay Min'i kardeşi temsil edecek.''

Jungkook.

Yüzümde oluşan gülümsemenin büyüğünü görünce o da gülümsedi.

...

Taehyung'la salona girip balkona dizilmiş kadife sandalyelerden birine oturdum. Salon gerçekten büyüktü. Dört duvarın üçünde balkon vardı ama sadece bizim olduğumuz taraf doluydu.

Aşağıya baktım hafifçe eğilip. Babam masanın başındaki sandalyenin yanında oturuyordu. En başa Bay Min'in oturması gerekiyordu. Sonuçta bu bölgedeki en güçlü klan onunkiydi.

Ve biraz sonra Jungkook'u gördüm. Siyah bir takım gitmişti. Çok hoş gözüküyordu. Başıyla masadakileri selamlaştıktan sonra yerine oturdu. Ve böylece sıkıcı dakikalar başlamış oldu.

Seslerini yükseltmedikçe bu mesafeden onları duyamıyorduk. Ve yüz ifadelerinden hiç de hoş konular konuşuyora benzemiyorlardı.

''Bitti, Bay Park!''

Jungkook'un salonda çınlayan sesiyle yerimden sıçradım. Ne bitmişti?

''Bunlar asılsız şeyler, Bay-''

''Min.'' dedi Jungkook.

Babamın yüzünde endişe ve sinir varken o son derece sakin gözüküyordu.

Ve ona bakarken ilk defe Yoongi'ye ne kadar benzediğinin farkına vardım.

''Kadın itiraf etti. Hala yalan söylemeye devam mı edeceksiniz?''

Babamın gözleri kocaman olmuştu şaşkınlıktan.

''Bu da ne!''

Masadakilerden birinin bağırmasıyla herkes paniklemişti. Etrafıma bakındım.

Yoongi'nin neden burada bulunmamamı isteyeceğini şimdi anlamıştım. Salon göğsünde Min klanının simgesini taşıyan taşıyan savaşçılarla çevrilmişti. Bunu kimsenin fark etmemiş olması ilginçti.

''Ne demek oluyor bu?!''

''Sizce açık değil mi, Bay Park? Size Park demeli miyim, bilmiyorum. Hele de Park kanını taşımazken.''

''Ne cüretle benimle böyle konuşur senin gibi bir-''

Sözünü masanın üzerindeki eline saplanan hançer böldü.

Ne olduğunu anlayamamıştım babamın pencereleri kıracak kadar yüksek sesteki çığlığına kadar. O yaştaki bir adamın ses tellerimin bu denli sağlam olması şaşırtıcıydı.

''Jimin, çıkmak istersen-''

''İyiyim.''

Taehyung dediğime pek inanmasa da ses çıkarmadı.

''Şu an karşında Min ailesinden biri var ve en önemlisi klanımı temsil etmek için efendim adına buraya gönderildim.''

Hançerini babamın elinden çektiğinde ufak bir inilti duyuldu. Babam hızla elini çekip göğsüne bastırdı.

''Seni aşağılık piç! Bunu canınla ödeyeceksin!''

Jungkook küçük bir kahkaha attı. Bu rahatsız edici türden bir kahkahaydı.

Masadaki herkes pürdikkat onları izliyordu.

Gözlerimi uzun süre kırpmadığım için kuruyup yanmaya başlamıştı.

''Canınla ödeyecek olan sensin. İsterdim ki klanının tarafından cezalandır ama Bay Min'in emri var. Seni kendim öldüreceğim.''

''Bir halt yapamazsın!'' diye bağırdı babam oturduğu yerden kalkarken.

''Ne saçmalıyorsun bilmiyorum ama bu yaptığına pişman olacaksın!''

Jungkook tek eliyle tuttuğu gibi onu masaya yapıştırdı. Elinin altındaki kişi babam olmasaydı bu yaptığının fazlasıyla havalı olduğunu düşünürdüm ama şu an canı acıyan kişi benim babamdı. Hiçbir zaman sevgi göstermemiş ve bana pislik muamelesi yapmış olan babam.

''T-Taehyung!''

Taehyung dikkatlice izlediği ikiliden gözlerini ayırıp bana baktı.

''Gitmek mi istiyorsun?''

''Ona durmasını söyle.''

''Buna yetkim yok, Jimin. Emir bu.''

''Emir bir insanı öldürmek mi?''

''Evet.'' dedi tekrar bakışlarını çevirmeden önce.

Bu kadar sakin kalabilmesine şaşırıyordum.

''Seni küçük piç! Önce abini daha-''

Sözü bitmeden boğazından bir hırıltı yükseldi.

Kafamı çevirdiğimde başımın döndüğünü, midemin bulamadığını hissettim.

Jungkook'un kullandığı hançerde klanlarına ait olan dilde Yoongi'nin ismi yazıyordu. Bunu biliyor olmamın sebebi Jungkook'la çalıştığımız günlerde bana bu dille ilgili birkaç şey öğretmiş olmasıydı.

''Bay Park'ın ölümünden sorumlusun ama seni öldürmemin sebebi eşiyle iş birliği yaparak Bay Min'i öldürtmüş olman. Klanımca suçun ölüm.''

Hançeri boğazından çıkardığında musluktan akarcasına kan boşalmaya başladı. Ve kendimi geriye doğru atarak sanırım bugüne kadar yemiş olduğum her şeyi döşemeli zemine çıkardım.

Taehyung omzuma doladığı koluyla bana destek olmak istiyordu ama az önce babamın öldüğünü görmüştüm. Vahşi bir şekilde.

''Uzak dur benden!''

Soluklarımın arasında ağzımdan çıkan sözle geri çekildi. Şakın şaşkın bana bakıyordu. Asıl az önce gördükleri için şaşırması gerekiyordu.

Midem tekrar hareketlenirken farkında olduğum tek şey, kalabalığın çığlıklarla salonu terk etmeye çalışmasıydı.

Gidip Iseul'ü bulmalıydım ama yerden kalkamıyordum.

Az önce babamın katilinin yıllarca baba dediğim -baba demek zorunda olduğum- adam olduğunu öğrenmiştim. Ve o adam az önce Bay Min'i öldürmekle suçlanmıştı. Ve az önce vahşice boğazına hançer saplanarak ölmüştü.

''J-Jimin!''

''Git burdan!''

Taehyung konuşmadı. Hala orada olduğunu üzerime düşen gölgesinden anlamıştım.

Ne yapmalıydım? Ayağa kalkıp gerçekle mi yüzleşmeliydim yoksa yerde kalıp bitkin düşene kadar midemi mi boşaltmalıydım?

Yoongi gerçekten babasının katilini bulmuştu. Ve benim babamın katilini de. Ve benim üvey babamın katili de o olmuştu. Nasıl hissetmeliydim? Ona teşekkür mü yoksa lanet mi etmeliydim?

Bir müddet sonra gözümün kararmaya başladığını fark ettim. Kollarım bile ağrımaya başlamıştı beni taşımaktan. Hafifçe yerimden doğruldum.

''Jimin, iyi misin?''

''Benden uzak durun! Hepiniz!''

Hepinizden kastettiğim Yoongi'ydi sanırım. Belki o an geçirdiğim şokla söylemiştim. Belki de durumumla alakası yoktu. Yoongi'nin benden uzak durmasını ister miydim? Sanırım bunun cevabını şimdi verebilmem imkansızdı.

Continue Reading

You'll Also Like

237 60 6
Eğer beni görmek istersen aya bakman yeterli Jimin. Ay ışıgının altında beni bulabilirsin. .... düzyazı ana çiftler yoonmin taekook
23.6K 2.1K 19
Cahiliyet. Bir halkın kendi kendisini yok etmekte, dış politikalara bile gerek kalmaksızın halkını ahmaklaştırmaya çalıştığı ve başardığı bir oyundur...
11.3K 910 5
Min Yoongi, sevgilisi Park Jimin'e ihtiyatcı olan tüm sevgiyi ve ilgiyi gösteriyordu. O Park Jimin için sadece bir sevgili değildi; Min Yoongi, onun...
24.2K 3.6K 18
Üniversitenin gözde öğrencisi Han Yoon'a aşık olan, Konservatuvar ikinci sınıf öğrencisi Jimin, aşık olduğu adamın abisi Yoongi'yle birlikte büyük bi...