"... hayattan zevk almasını bilen biri olmalı.Değişimden hoşlanan biri. Yeni şeyleri denemekten zevk almalı. İlk ve tek aşkı ben olmalıyım.Eski sevgiliyi hatta platonik aşkı bile kaldıramam. Sonuçta onu unutan adam gün gelir beni de unutur değil mi?" Dediklerini bilgisayara not alan kadına gülümsedi genç kız. İsteklerini anlamayan kadın şaşkın gözlerle onu izlerken saymaya devam etti. "Haftada en az bir kere beni sevdiğini söylemeli mesela. Ama öyle yılış yılış da olmamalı .Her gün her gün sevgi sözcükleriyle gelmemeli, kararında olmalı. Romantik süprizlerle beni şımartmasını bilmeli. Tabi yanında kendimi güvende hissedebilmem için yeri geldiğinde maço olabilmeli. Sonuçta ben laz kızıyım, bize kılıbık erkekler uygun gelmez. Ama böyle dedim diye mahalledeki Haydar abi gibi birini istediğim sanılmasın.Oraya not düşebilirsek ruhu modern olmalı. Ev işlerinde bana yardım edebilecek biri olsa mükemmel olurdu. Anlarsınız ya çamaşır bulaşık yemek falan zor işler. Hayat müşterek." Not almayı bırakıp onu süzen kadına yaklaşıp "Dış görünüşü pek önemli değil." dedi. "Benden uzun boylu olsun. Metroseksüel bir erkek olsun ama baştan aşağıya süzdüğünüzde abartı durmasın. Takım elbiseyle karizmatik spor kıyafetlerle sevimli gözüksün. "
"Başka bir isteğin?"
"Yani öyle çok özel bir isteğim yok. Sıradan şeyler. Tabi söylediklerimin yani sıra birkaç baklava yada adonise hayır demem."
" Gerçekten çok da bir şey istemiyormuşsun. Maço olsun ama hödük olmasın, yakışıklı olsun ama hiçbir kız bakmasın ve saire ve saire... Böyle bir adam sana niye baksın."
"Ama aşk olsun. Az önce bir kadın Burak Özçivit ile evlenmeyi dilediğinde biz size sonucu bildiririz demiştiniz. Bana gelince bir saldırganlık, bir çirkeflik."
"İnan onun arzusunu yerine getirmek senden daha kolay. İstersen sende Kıvanç Tatlıtuğ'u falan dile de bu rüya faslını kapatalım."
"Sarışınlardan hoşlanmam."
"Kenan..."
"Çok esmer..."Ağrımaya başlayan başını ovuşturan görevliyi izledi genç kız. Bakışları solundaki masada oturan adama değdiğinde "Adriana Lima" dedi. "Uzun bacaklar, kuzguni siyah saçlar ve masmavi gözler. Ah tabi birde seksi vücut." Birkaç saniye önce onunla dalga geçen kadına dönüp "Adam kısacık boyuyla, kel başıyla gelmiş Victoria Secret modeli gibi eş diliyor. Buda mı gol değil? Taraf tutuyorsunuz." dedi kızgın bir şekilde Ece.
"Bu gidişle sen evde kalırsın demedi deme. Beni neden bu ülkeye görevli yaptılar anlamıyorum. Her an sinir krizi geçirebilirim. Böyle bir erkek değil Türkiye'de evrenin hiçbir yerinde yok. " diyerek söylendi görevli kadın.
"Var bir kere... Sevgilim, Furkan."
"Olsaydı burada çıkardı ama ekran bomboş . Ben ideal erkeğini yeryüzünün hiçbir yerinde göremiyorum. Öyle bir erkek yeryüzünde var olsaydı burada evde kalmış kız kurularının arzularını dinleyeceğime gider onu şahsen kendim ayartırdım. Sahtekarın biri seni kandırmış olmasın tatlım?"
"Ama, ama..."
"Gel de akla mantığa sığan şeyler iste.Sayende bilgisayarım error verdi. Senden uzun biri olabilir sonuçta boyun kaç, bir metre kırk santim falan mı? Hadi kaslı falan da olabilir, o o kadar zor değil ama diğer maddeler... Romantik ama maço olsun, modern ama gelenek ve göreneklerine bağlı olsun. Oldu olacak mum ışığında seni tokatlarken bir elinde alkol horon tepsin. Nasıl fikir ama.Hem kaderinde şuan ki sevgilinle evlilik falan gözükmüyor..."
"Evlenmeden olmaz ki..."Oturduğu sandalyeden hızla kaktı. Sinirle yumruk yaptığı ellerini onla dalga geçen yüze savurdu Ece. Bembeyaz bir lobide dilek perisini dövmek yerine kendini yatağında yorganını döverken bulmuştu. "Ah rüyaymış." Başucunda duran çerçeveyi avucuna alıp gülümsedi.
"Öyle bir erkek dünyada yok bir kere, hem var diyelim sana niye baksın."
Beyninde yankı yapan bu sözleri bir kenara bırakıp fotoğrafta ona sıkıca sarılan adama küçük bir öpücük gönderip çerçeveyi her zamanki yerine koydu Ece. Gözleri dolabında asılı incilerle süslü mini beyaz elbisesine değdiğinde "O adamı ben çoktan buldum." dedi. "Üstelik bu gece bana evlenme teklifi edecek, kadın kalkmış varlığını sorguluyor. Haspam ya..."
Yatağından kalkıp kendini duşa attığında gökyüzünde onun için yazılan masaldan bir haberdi. Küçüklüğünden beri mükemmel bir aşkın hayalini kurmuştu. İdeal erkeğini tanımlayan maddeler her geçen gün yokuş aşağı yuvarlanan kar topu misali büyüyüp somut şekil almıştı. Furkan... Geleceğinden çoktan emin olduğu bir anda hayatına doğacak yeni aşkın güneş misali tüm kurallarını eritip ona ruh eşini sunacağını anlayamayacak kadar saftı. Kaderinde imkansıza, ideal erkeğine değil zıt kutba aşık olmak vardı...
Bölüm hakkında düşünce ve görüşlerinizi söylerseniz sevinirim. Okuma sayısı arttıkça bölümler daha sık gelecektir. Yorum ve beğenilerinizi sakınmayın...