Kusura bakmayın geçen hafta turnuvamdan dolayı yazamadım ama bu hafta beklediğinize değecek bir bölüm olmuştur umarım, kitabın adını değiştirmeyi düşünüyorum yardımcı olursanız sevinirim. Bu arada düzenlenecek olan 4 bölümü yeniden yazacağım ama şu an da askıya almam gerekiyor sınav haftasına girdim, sadece iki ay sonra devam edeceğim hemde daha fazla etkili şekilde. Ulaşmak isteyen olursa mesaj atabilir ya da yorum yapabilir, hepinizi çok seviyorum <3 ...
₰₰₰₰₰ Almila'ın Bakış Açısından ₰₰₰₰₰
Sabah Berna'nın seslenmesi ile uyandım bu kızda iyi alıştı erkenden kalkmaya neyse her zaman olduğu gibi aşağı inip sabah sporumuzu yapıp yukarı çıktık kısa sıcak bir duş aldıktan sonra ben üzerime siyah kot şort ve düz salaş siyah bir tişört giyindim belime de silahımı yerleştirdikten sonra tamamdım, Berna da üstüne üstü dar ama etek kısmından aşağısı bollaşan siyah bir elbise giyindi bacağına bacak kılıfını taktıktan sonra oraya silah ve bıçağını yerleştirdi. Saçlarımızı ben salaş bir örgü yaparken Berna kendine hareketli bir fön çekmişti makyaj olarak da ikimizde kırmızı ruj,eyeliner (Galiba böyle yazılıyordu.) ve rimel sürdük, ayakkabımız ise benim ki kırmızı ayakkabı iken Berna topuklu ayakkabı giyindi ama bugün ki baskın için de yanına çanta hazırladı içine siyah tayt ve siyah üstüne oturan tişört giyindi altına da rahat koşabileceği spor ayakkabı tabi ki o da siyah.
Aşağı indiğimizde kızları çıkarken yakalayıp öptükten sonra kahvaltı masası hazırlanan kadar içeri geçip oturduk evde büyüklerden başka kimse kalmadığı için rahat rahat yer altından sohbet ettik. Masa hazırlandığında herkes oturunca bizde oturduk kahvaltıdan sonra hızlı bir şekilde garaja gittik ben kırmızı porche'ye binerken Berna siyah lamborgini'ye bindi. İkimizde hızlı bir şekilde şirkete gittikten sonra şirketteki işlerle ilgilendik toplantıydı filan derken saat 1 bile geçmişti Berna hemen üstünü değiştirdikten sonra şirketten çıktık sonra barlar sokağına yakın yerde ki restoranta karnımızı doyurduk ardından rüzgardan aşağı kata indik bu akşam Neon'a uğramamız daha iyi olacaktı tekrardan bir güç gösterisi için. Bugün çok fazla iş vardı önce gidip adamları ve çalışanımızı alacaktık ardından onları depoya aldıktan sonra Gençsoy holdingin davetine kısa süreli katılacak ardından Neon'a gelip burada olduğumuzu belirtip aşağı inecektik.
Bugün Gençsoy holdinge ne kadar gitmek istemesem de katılmak zorundayız şirket açısından önemli bir yere sahip olmak istiyorsak hem bugün Fuat Gençsoy işi oğlu Cem Gençsoy'a bıraktığını açıklayacaktı yani iş yapacağımız kişiyi görmeliyiz. Adamlar hazır bizi bekliyorlardı arka kapıdan çıkarak mekana doğru gitmeye başladık, yaklaştığımızda kurşun sesleri gelmeye başladı biz biraz daha hızlanarak oraya yaklaştık ama arabamız durduğunda kurşun sesleri durmuş etrafta ki adamlar toplanıyordu arabadan indikten sonra onlara silah çektik daha ne olduğunu anlamamıştım kimdi bu adamlar, etrafa bakınırken o adamı gördüm nerede gördüğümü düşünürken beynimde şimşek çaktı tabi ya bu restoranttaki baskında bize desteğe gelen adamların başıydı bizim adamlara silahlarını indirmelerini emrettikten sonra o adama doğru yürüdüm zaten biz silahlarımızı indirince onlar da indirmişti. Berna ve ben yan yana adama doğru kendimizden emin ve dik bir şekilde yanına gittik, sesimi oldukça soğuk şekle soktuktan sonra adamla konuşmaya başladım zaten yüzümde tek mimik oynamıyor buz gibi duruyordum.
+ Kimsiniz?
(Adam)- Barlas ve Aras beyin adamları.
* Onlarda mı burada?
(Adam)- Evet içeri girdiler.
+ Tamam.
Berna ile birbirimize şaşkın bakışlar atmamıza rağmen yüzümüze hiç bir değişikliğin olmaması güzeldi, içeri girdiğimizde adamlar yerde yol oluşturmuşlardı sanki onları takip ederek bi odaya kadar gittik içeri girdiğimizde Barlas'ı kenarda otururken Aras'ı da kızın elleri ve ayaklarını çözerken bulduk. Biz girince ikisi de ayağa kalkarak yanımıza geldiler. Ama hala benim yüzümde tek mimik oynamıyordu Berna ise sadece selam amaçlı kısa bir gülümseme yapmış tekrardan mimiksiz olmuştu.
+ Ne oluyor burada?
(Aras)- Size yardımcı oluyoruz.
+ Yardım isteyen oldu mu?
(Aras)- Hayır ama...
+ İsteyen olmadı neden yaptınız?
(Aras)- Sizin için bir şey yapmak istedik.
* Neyse olan oldu artık Almila hadi kızı alda gidelim.
+ Adamları siz toplar mısınız yoksa biz alalım mı?
(Barlas)- Bir işi yarım bırakmak bize göre değil siz kızı alıp çıkın bence.
*Tamam.
Yanlarından ayrıktan sonra adamları toplayıp geri arabalara bindik tabi kızda arkada ki arabaların tekine binmişti, şu an ne hissedeceğimi bilmez haldeydim bize yardım etmelerini isteyen olmadığı halde kafalarına göre bizim işimize karışmışlardı en nefret ettiğim şeyler arasında başlıca yer alır ama aynı zamanda da gözümde de Aras ve Barlas'ın yeri artmıştı bizim için bişeyler yapmaya çalışmaları hoştu fakat bu şekilde olmaz. Berna biraz şaşkın biraz da anlayışlı şekilde bakıyordu çünkü o da biliyor istemediğim halde işime karışanlardan nefret ettiğimi ve bunu yapanlara iyi bir ayar çektiğimi ama şimdi bir şey yapmamış olmama şaşırmış olmalı anlayışı da onları değerli gördüğüm için böyle bir şey yapmamış olduğumu anladığı için olmalıydı aslında onun için hava hoştu sevdiği adam onun için bir şey yapmak istemişti ve Aras da ona yardım etmek istemişti. Her ne olursa olsun değer verdiğim insanlara kötü birşey yapmazdım bu ikisi de kendilerine bir şey yapmayacağımı garantilemiş oldular.
* Acaba sert mi oldu?
+ Berna az bile olduğunu biliyorsun.
* Haklısın buzdan duvarları yer altından birine açamayız.
+ Onlara çoktan erittik ama farkınmdaysan şimdi yüz bulmalarını istemiyorum.
* Anladım ama hoş değil mi Barlas'ın böyle bir şey yapması?
+ Hoş işte senin için bir şey demedim ya.
* Teşekkür ederim.
+ Duymamış olayım bunu bir daha ne teşşekürü küfür gibi.
* Tamam be iki dk normal olalım dedik onu da yaptırmadın.
+ Neyse buz duvarları bu ara fazla indirdik sanki şimdi ne yapacağımızı belirleyelim.
* Bişey yapacağımız yok şimdi mekana geçip gelmiş olası gereken elbiselerimizi giyip partiye katılacağız orada da güleç davranacağız ardından mekana geri döneceğiz buz duvalarla beraber.
+ Bu arada bugün biraz Neon'a da uğrayalım mekanı boş bırakmak olmaz.
* Tamamdır kaptan.
Mekana geldiğimizde konuşmamız kısa süreliğine durdu, içeri geçip saate baktığımızda partinin başlamasına iki saat olduğunu gördük bir saatini mekanlar için harcasak bir saatte de anca hazırlanırdık. Barların altında olan mekanımızda oturup etrafı izliyorduk bugün dövüş olacağı için aşağısı kalabalıktı ama burada da bizim için özel loca vardı oradan izliyorduk bizde aynı zamanda da şirkete bağlı olan mekanlara ulaşıp durumunu soruyorduk yardım edilmesi gerekenlere gerekli yardımı yönlendiriyor sorun çıkaran kişi olduysa da mekana almak için kimlik bilgilerini korumalara veriyorduk yani bir saati hem dışarıda ki dövüşü izleyerek hem de telefonda konuşarak geçirmiştik biraz da içki vardı ama çok fazla sarhoş olmamış sadece kafamız hafif bulanıktı ama sarhoş denmeyecek kadar.
Yerimizden kalkıp içeride ki banyo ve giyinme alanımız olan kısma geçtik kısa bir duş aldıktan sonra Banu'nun yaptığı elbiseleri alarak giyindik. Benim elbisem dar üste yapışan türdendi kollarımda ve koltuk altımdan başlayıp frikik vermeyecek şekilde düz inen tül kısmı vardı, Berna da ise straplez üstüne yapışan ama etek kısmına daha sonradan eklenmiş dalgalı kumaşlarla doluydu ve kumaşların başladığı yerde kemer vardı. Ayakkabı olarak simli bir topuklu ayakkabı seçilmiş Berna'ya ise üzerinde kısa bir fermuar detayı olan süet bir ayakkabı seçilmiş. Berna saçını maşa yardımı ile dalgalı hale getirirken ben de düzleştirdim kısa bir örgü ile taç yaparak önüme gelmesini engellemiş oldum, kısa süre içinde hafif makyajımı yaparak oturduğumuz locaya doğru ilerleyip yarım kalmış içkimi bitirdim ardından içeri göz attım kavga bitmiş herkes dağılıyordu Berna yanıma geldiğinde elinde ki çantayı bana uzattı bende alarak içine telefonlarımı, silahımı birde ruj ve eyeliner çantama attım Berna benimkine ek olarak petito doldurdu.
Kendi arabalarımız ile mekandan ayrıldıktan sonra aklıma daha güzel bir mekan bulmayı aklımın köşesine not ettim, partinin yapılacağı alana geldiğimde bir çok paparizinin burada olduğunu gördüm arabayı alanın önünde ki yere bıraktıktan sonra vale gelip kapımı açtı yan taraftan çantamı alarak indim valeye arabanın anahtarını teslim ettikten sonra girişe serilmiş olan kırmızı halıya doğru ilerledim kısa bir süre orada bekledikten sonra Berna da gözüktü ona gülümsedikten sonra önümde durdu vale onunda kapısını açtıktan sonra eteğine dikkat ederek arabadan indikten sonra yanıma geldi ilerken papariziler bizden bir kaç poz isteyince yan yana durarak bir kaç poz verdik, ardından içeri geçtik boş bir masaya geçtikten kısa bir süre içinde Fuat Gençsoy yanımıza geldi aslında Fuat amcayı severdim bizim şirkette projeleri olan birisiydi ve ben şirkete alışmak için şirkette bulunduğum zamanlarda tanışmıştık oğulları olduğunu biliyordum ama küçük olana şirketi devredeceğini bilmiyordum ben büyük oğlu geçer sanmıştım.
Fuat amcayla kısa süreli konuşuktan sonra yanımızdan ayrılmıştı sonuçta burada tek değildik, Berna ile konuşurken yanımıza Barlas gelmişti ona soğuk davranmak istesemde yapamazdım bir kez erittiğim buzdan duvarlarımı saçma bir gurur yüzünden üstüme çekemezdim. Yanında Aras'ın olmadığını merak etsem de sormayacaktım, zaten Berna konu açmak için kesin sorardı orası farklı ama neyse.
(Barlas)- Merhaba.
* Merhaba.
+ Merhaba.
(Barlas)- Nasılsınız?
* İyi sen?
(Barlas)- Bende iyiyim.
+ Ne güzel.
* Aras yok mu?
(Barlas)- Şey yok o.
* Neden gelmedi önemli bir şey mi oldu?
(Barlas)- <Konuşmalarını dinleyen bana kısa bir bakış atıp Berna'ya geri döndü> İşleri vardı biraz onu yapacakmış. <Yalan söylediği göz ve sesinden anlaşılıyordu ama bir şey demedim.>
* Neyse artık.
(Barlas)- Bugün yaptıklarımızdan dolayı sinirli misiniz?
+ Aslında ne yalan söyleyeyim başta sinirliydim ama şimdi sorun yok.
(Barlas)- Harbi mi?
+ Harbi harbi :)
(Barlas)- Niye sinirlendiğinizi anlamadım desem.
* Bizden habersiz bizim işimize karışmanıza sinirlendik.
+ Ayrıca yardım istemediğimiz halde "yardım ettik" demenize.
(Barlas)- Ya biz sizin için işinizi kolaylaştırmak istedik yeni olduğunuz için sizi düşündük kötü niyetimiz yoktu.
* Neyse ya boşver sinirimiz geçti zaten önemli bir şey değil artık.
+ Hem bir daha böyle bir işe kalkışmayacağınızı anlamış oldunuz değil mi?
(Barlas)- Yok töbe bi daha sizin işinize karışmayız bugün siz gittikten sonra nasıl pişman olduk zaten.
+ Eeee nasıl gidiyor şirkette işler? <Bu konuyu kapatmak için saçma bir konu açmıştım yoksa yeniden sinirlenmeye başlayabilirdim.>
(Barlas)- Şirket işte nasıl olabilirki bir sürüü dosya ve sıkıcı toplantılar fasa fiso sizin iş nasıl alıştınız mı?
* Aynısı işte şirkette bizim geçtiğimizi kanıtlamaya çalışıyoruz otoritemizi hissetirmeye filan işte.
(Barlas)- Anladım... bi dk kusura bakmayı bu telefona bakmam gerekiyor.
* Ne kusuru tabi ki bak. <Barlas yanımızdan uzaklaşıp kenarda telefonu ile konuşmaya başladı ama gözlerini bizden hiç ayırmıyordu.> Sen Fuat beyin küçük oğlunu gördün mü hiç?
+ Hayır büyük oğlunu gördüm ama küçüğü daha önce hiç görmedim.
* Başka çocuğu var mı ki?
+ Birde yirmi yaşlarında kızları var hatta Kenan amcagilin masasının sağ arka çaprazının arkasının sağında mor elbiseli bir kız var ya işte o adıda Alya olmalı hatırladığım kadarıyla.
* Yakın mısınız?
+ Daha önce evimize üç kere geldiler ve şirkette ki iki ya da üç projemiz ortak.
* Yani artık benimde tanımam gerekiyor anlaşıldı.
+ Anlaşılan Fuat amca sahneye çıkmaya hazırlanıyor.
(Barlas)- Bence de konuşmaya hazırlanıyor.
* Geldiğini görmedik.
(Barlas)- Az önce geldim zaten.
+ Ahh burasını neden tercih ettik ki sahneye çok yakın ve ışık çok fazla.
* Mızmızlanma Almi dur işte zaten yarım saat sonra gideriz.
+ Tamam apla -,-
(Barlas)- Neyse Fuat amca çıktı.
Bir saat kadar bir süre içinde tüm saygı değer iş adamları, kadınları buradaydı Fuat amca da konuşma yaparak sahneye oğlunu çağırmıştı Cem'i, buraya kadar hiç bir sorun yoktu ama Cem sahneye çıktığında Berna ile şok olmuş gibi bir birime bakmıştık ve aynı anda "Yohhaaminnağğ" demiştik tabi ne olduğunu anlamayan Barlas bize bakmış ama Cem konuşmaya başlayınca mecburen susmuştu. Cem sahneden herkesi süzmüş bizi görünce hem şaşırmış hemde muzipçe gülümseyip göz kırmıştı.
(Cem)- Hepiniz hoşgeldiniz <Kısa bir alkış seli.> burada uzun konuşma yapıp canınızı sıkmak istemiyorum, umarım hepinizle iyi anlaşır ve işlerimizi başarı ile tamamlarız. Şimdi gecenin ilk dansını içinizde daha önce karşılaştığımız sevimli(!) kişiyle etmek istiyorum müsadenizle. <Yine bir alkış seli ve fısıldaşmalar kiminle dans edeceğine dair. Sahneden indikten sonra bizim masamıza doğru gelmeye başladı Berna ile kısa bir bakışma yaşadıktan sonra tekrar önüme döndüm, tam önüme gelmiş ve ibnece sırıtarak elini bana uzatmıştı. Lanet olsun dostum!> İlk dansı bana lütfeder misiniz sevimli(!) bayan?
+ <Onun duyabileceği kısık sesle> Sanki reddedebilme şansım var manyak, <Sesimi yükselterek.> Tabi ki sevimli(!) bayım.
İlk dansı yapmak üzere önümüzde ki sahnenin ortalarına doğru gelmiştik o ellerini belime yerleştirirken bende mecburen omuzlarına koymuştum ama aramızda mesafe vardı o bana muzip bakışlar atarken ben ona sinirli sinirli bakmaya çalışıyordum lakin onun elbiseli hali aklıma geldikçe kendime engel olamayıp kocaman sırıtıyordum bizim gibi trafı dans edenler doldurduğu sırada Cem dayanamayıp konuşmaya başladı.
(Cem)- Niye güldüğünüzü öğrenebilir miyim sevimli bayan.
+ İlk karşılaştığımız güne sevimli bay.
(Cem)- İntikam soğuk yenen bir yemektir sevimli bayan.
+ Senin o haline değer doğrusu.
(Cem)- Öyle mi? <Beni kendine çekerek aramızda ki mesafeyi kapattı şu an çok yakın durmamıza rağmen sinirden nefesi sıklaşan oydu, bense ona düz düz bakıyor hatta sırıtıyordum> Ama unutmayalım ki benim yaptıklarım da değecek.
+ İstediğiniz gibi olsun Cem bey. < Yakınlığından sıkılarak kafamı boynuna gömdüm ama pek rahat değildi çünkü normal boyda o beni biraz geçiyordu fakat şimdi birde ayağımda topuklu olunca onu geçmiştim ve böylece boynuna yatmıştım kötü durmasının dışında rahatsızda, bende kafamı kaldırdım ama yüne bakmıyordum kafalarımız yan yanaydı.> Sen niye bu kadar kısasın ya.
(Cem)- Hop hop orada dur bakalım sevimli bayan benim boyum normal bile değil uzun kısmına giriyor siz kafanız kadar topuklu giyince beni geçtiniz.
+ Benim bir adım var biliyorsunuz değil mi?
(Cem)- Aslına bakarsanız isminizi bilmiyorum ama isminizi bilsem bile siz sevimli bayan olarak kalacaksınız.
(Barlas)- Sorun mu var Almila.
+ Yuh siz nereden çıktınız?
* Barlas da beni dansa kaldırdı tartışır gibi haliniz olunca bizde geldik yanınıza.
(Cem)- Tartışmıyorduk daha çok konuşuyorduk değil mi sevimli bayan.
+ O konuda anlaştık sanıyordum ben ya, ve evet konuşuyorduk.
* 15 Dkmız kaldı bu arada.
+ Tamam birazdan müzik biter zaten.
(Barlas)- Biz masadayız.
Barlas ve Berna dansı bırakıp masaya geçerken bizde Cem ile dans etmeye devam ediyorduk siktiğimin jet sosyetesinde bu da bir davranıştı ilk dansı ev sahibi kiminle isterse yapardı ve buna karşı çıkma hakkımız yoktu aynı zamanda şarkı bitene kadar yapmak zorundaydık.
(Cem)- Arkadaşın beni sevmedi galiba?
+ Berna mı?
(Cem)- Yok erkek olan ismini tam anlamadım müzikten.
+ Barlas, sıkıntı yok kafasına göre takılabilir.
(Cem)- Senin için değerli değil galiba?
+ Hayır değerli ama daha hayatıma karışacak kadar samimi değiliz.
(Cem)- Neyse artık şarkı bitmek üzere yarın şirketinize uğrar bir çayınızı içerim sevimli bayan.
+ Almila, adım Alimila duyduğunuz halde neden söylememekte ısrar ediyorsunuz?
(Cem)- Ben böyle rahatım sevimli bayan.
+ Hay Allah'ım ya neyse bari şirketimizi biliyor musunuz?
(Cem)- Öğrenmesi zor olmasa gerek.
arkı bittiği için ellerimizi çekerek dizlerimi hafif kırıp selamladım onu o da beni selamlayınca masaya geçtim ki bu sırada hala alkışlamaya devam ediyorlardı ne var ki bu kadar alkışlanacak. 10 Dk kadar orada durduktan sonra Fuat bey amcaya veda ederek ayrıldık Cem'in başında kızlar olduğu için bizi fark ettiğini sanmıyorum aslında şimdi hakkı var baya yakışıklı ama sevgilim olmasını istediğim kişi bile değil. Vale arabamı getirince bahşişini bırakarak parti alanından uzaklaştım Neon'a sürmeye başladım tabi arabaya binmeden önce Barlas'a kısaca hoşşçakal demiştim onlar kısa süreli sohbet ederdi eminim ki, Berna gelene kadar Neon da takılır gelince kısa bir süre daha yukarıda durur ardından aşağı inerdik.
Neon'a geçtiğimde herşeyin normal olduğunu gördüm olay çıkaran yoktu herkes kendi kafasınca içiyor dans ediyor ayak üstü sevişiyordu. Burası bar olduğundan olağan şeyler dışında sorun yoktu barmenin yanına ilerleyip oturduktan sonraa hafif olan bir içecek istediğim elime alarak içeri bakmaya devam ettim taa ki yanımda birinin bana baktığını hissedene kadar aslında yeni bakmaya başlamıştı ama yine de bakmaması gerekiyordu ses çıkarmadan içkimi içmeye devam ederken o hala beni izliyordu, içkim bittiğindebardağı koyma bahanesi ile ona dönünce şaşırdım çünkü karşımda sarhoş, dağınık bir Aras beklemiyordum.
+Aras!
(Aras)- Çok dikkat (hıck) çekiyorsun.
+ Aras, sarhoş musun sen?
(Aras)- Biraz(Hıck)
+ Ama ben biraz olmadığından eminim.
(Aras)- Sen öyle diyorsan öyledir.
+ Aras sen kafayı baya bulmuşsun gel buraya.
(Aras)- Nereye gidiyoruz?
+ Seni öldürmeye. <Merdivenleri inerken söylemiştim bunu, onu aşağıda bizim için yapılmış odada ki yatağa götürüyordum aslında.>
(Aras)- Ciddi misin? bugün ki olanlar yüzünden mi öldüreceksin?
+ Aras biraz sessiz olsan ya.
Aras sızmak üzere olduğunu fark edince altında kalmamak için hızlıca odaya doğru çektirdim yatağa yaklaştığımda sızdığı için tüm ağırlığını bana vermişti yuh ya buna ne yedirdiler de bu da sıçamayıp bu hale geldi o fit görüntüsünün altında resmen bir fil varmış, onunla beraber yatağa düştük taşıyamadığım için altında biraz ezildikten sonra hızlanan kalbimi görmezden gelerek gücümü topladım onu üstümden attıktan sonra ayağa kalkarak belimi esnettikten sonra Aras'ı yatağa düzgün bir biçimde yatırdıktan sonra "Çok güzelsin, Kokuna hastayım" gibi sayıklamaları yok sayarak üstünü örtüp yukarı çıktım. Berna daha yeni geliyordu ve sanki sinirli gibiydi, locaya ulaştığımızda biraz sesiz durdum o da içkisini yudumluyordu gözlerimi ona diktim Berna kısa bir sürede konuşmaya başlardı zaten.
* Nasıl böyle bir şeyi yapabilir ya?
+ Ne yapmış?
* Gözümün önünde başka bir kızı öptü.
+ Yuh sen ne yaptın?
* Orada durup Barlas'a baktım sadece.
+ Ne yaptın dedin anlayamadım.
* İlk başta durup öylece baktım ardın "piç!" diyerek ondan uzaklaştım arabama binip geldim o da arkamdan gelip beni durdurmaya çalıştı ama beceremedi.
+ Sadece piç dedin yani?
* Kameraların önünde yapabileceğim bir şey yoktu.
+ Nasıl kurtuldun peki?
* Sümbül caddesinden geçerken önüme arabayı kırdı bende mecburen durdum zaten biliyorsun orayı ıssız bir yer sadece bir kaç ayyaş vardı.
+ Eee anlat?
* İşte birden kızın atlamasını beklemediğini ve o an ki şaşkınlıkla karşılık verdiğini filan söyledi.
+ Sakın onu dinleyip affetiğini söyleme.
* Bende şaşkınlığının müsait bir yerine dikenli sopa sokuyum dedim bana sesini yükselterek laflarıma dikkat etmemi filan söyledi.
+ Anlat anlat.
* İşte bende dikkat etmezsem ne olur filan diye bağırdım beni öpmeye kalkıştı inanabiliyor musun? hemde az önce o kevaşe ile öpüştükten sonra.
+ Hassiktir.. Eeee?
* Dudağı dudağıma değdiği an kıymetlisine tepmeyi basıp dudaklarımı sildim sonra yüzüne bir yumruk attım hızımı alamayıp bir kaç kere de karnına tekme attım.
+ Sonra onu orada o şekilde bırakıp buraya geldin?
* Aynen öyle oldu.
+ Sende seni bir sürtükmüşsün gibi o kızdan gelip seni öpmeye çalışmasını hala sindiremedin.
* Yani öyle oldu bana sürtük muamelesi yaptı resmen, sen haklıydın sanırım onlara buz duvarlarımızı indirmek iyi olmadı ha?
+ Bilemiyorum ki, Aras da aşağı da sızdı.
* Oha nasıl?
+ Ben içerken yanıma geldi izledi filan ben sövmek için onun olduğu görünce bişey demedim sabah ki olanlardan kızgın olup olmadığını sordu bende geçiştirdim zaten o da sızdı bende aşağı yatırdım.
* Hay sikiyim ben böyle kuzenleri.
+ Canım alınma ama o aletten sende yok.
* Bak ya birde ibnece sırıtıyor kızım bende siktiririm sorun yok.
+ Tamam bir şey demedim.
* Aşağı da adam var mı?
+ Kızım bekle bi adam varda.
* Neyi bekliyoruz ya?
+ Unutma burada olduğumuzu bu salaklara göstermeliyiz.
* Tamam be.
+ Lan birde başlarda ben yapamam edemem diyordun şimdi benden hızlısın bakıyorum da.
* Sürtüğüm benim alışkanlık yapınca vazgeçemediğimi biliyorsun daha neyi sorguluyorsun.
+ Bak canım bidenem senin ağzına sıçarım bana bir daha sürtük deme demedim mi ben sana ha?
* Dedin biricik sürtük arkadaşım ama bana kıyamazsın değil mi?
+ Kaltak sus artık.
* Bu kadar kalmamız yetmez mi?
+ Yetmezdi normalde ama neyse bu istekli halini kırmayım, hadi gidelim Osman.
* Lan sürtük bana orjinal espirilerinle gel.
+ Kes de yürü artık aq kezosu.
* Hay gözünün yağına ekmek banıyım senin, bak ne güzel oldu orjinalin.
Onun dediğini tınmadan aşağı indikten sonra odamıza geçtik yatakta çocuk gibi uyuyan Aras'ı görmezden gelerek banyoya geçip bugün kaçıncı kez olduğunu saymadığım kıyafetlerimizi yeniden değiştirdik odadan çıkarken üstü açılan Aras'ın üstünü örtmüş ardından Berna'nın arkasına düştüm onun imalı bakışlarını yok sayarak içeride ki adamlara yöneldim çok fazla yoktu içlerinden en yapılı olan iki kişiyi seçerek yan tarafa geçtim onları ayrı tuttum ve kenarda ki rahat koltuğa kendimi attım Berna da bağlı olan adamları dövemeye başladı bu sefer işkence kullanmak için fazla yorgunduk, Berna da kendine bir tane adam bırakarak diğerlerinin haşatını çıkardı aslında bende ona yardım etmek isterdim ama onun sinirli anında işine karışmak onu daha fazla sinirlendirirdi.
Berna adaları döverken üst taraftan korumlardan teki gelip Barlas'ın aşağıya inmek istediğini söyledi bende gelmesini istemeyerek onu göndermemelerini söyledikten sonra bende biraz ısınmak için kum torbasının başına geçtim rastgele yumruk atmaya başladım zaten kısa süre içinde Berna yanıma gelmiş kafes için hazır olduğunu söylemişti. Geride kalan üç adamı çözerek yemek ve su gibi ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra kafese koyarak karşılarına geçmiştik, adamlar başta yemek istemeselerde karşımızda güçsüz kalmamk için galiba yediler. Sıradan bir dövüş olacaktı ama adamların kaçmaması için kafeste yapıyorduk.
Üç kişi etrafımızı sarmış bir şekilde ritmik hareketlerle etrafımızda dönüyorşardı bizde sırt sırta vermiş gelecek darbeyi bekliyorduk gelen bir kaç denemeyi başarılı bir şekilde geri püskürtmüştük, adamlar saldırmaya başladıklarında bizde karşılık vermeye başlamıştık en güçlüleri orta durmuş diğer ikis bizi almıştı ortada ki adam açığımızı bulduğu an saldırıyor yıkmaya çalışıyordu ama ikimizde çevik olduğumuzdan hızlıca ondan kaçıyorduk hatta bir keresinde ellerimizde ki adamları üstüne atarak hepsinin yıkılmasını sağladık. Bir süre böyle devam etti bizde terlemeye başlayınca daha fazla devam etmek istemedik aramızda hadi koçum adlı işareti yaptık yani sırt sırta geldiğimizde yandan popolarımıza vurup birbirimiz sırtımızdan itikleyerek onlara yönelmiştik, adamların hareketlerini engellerken onların hareketlerine daha güçlü karşılık vermeyi ihmal etmedik Üçüncü adam bana yaklaşırken Berna'nın sağa komutu ile sola kayarak adamınım üstüne elindeki adamı atmasını izledim tabi bundan hemen sonra bende elimde ki adamı hızlıca üstlerine atmıştım ardımdan onlara tekmelerle girişmiştik zaten adamlar kısa süre içinde pes etmişlerdi onları orada bırakarak odaya geçtik kıyafetlerimizi alarak aşağı kattan Rüzgar'a çıktık aslında Neon'a çıkmak iyi olurdu ama orada Barlas'ın bizi beklediğini biliyorduk. Biz çıktıktan bir süre sonra içeride ki korumalar aşağı katta yatan Aras'ı Balas'a teslim edecek ve arka kapıdan gittiğimizi belirteceklerdi onlar arka tarafa giderken bizde ön taraftan Rüzgar'dan çıkıp eve geçecektik.
Cebimde ki telefonları çıkarıp saatin 11.08 olduğunu gördükten sonra mesajlara bakmaya başladım, korumalarla olan telefonumda günlük raporlar varken diğer telefonumda ise Arda'dan bir kaç arama ve mesaj vardı hepsi de kaçta geleceğimiz ve nerede olduğumuzla ilgiiydi aslında endişelenirdim ama daha önce korumaların günlük raporlarını okuduğum için endişelenecek bir şey olmadığını biliyordum ona yarım saat içinde evde olacağımızı bildirdikten sonra Rüzgar'dan çıktık etrafta Barlas'ın arabasını görmeyince arka tarafa gitmiş olduğunu anlayarak rahatça arabalarımıza yönelerek bindik ve eve ulaştık bizi bekleyen Arda ile biraz şakalaşıp durumları kısaca anlattıktan sonra kızları uyurken kısaca ziyaret edip odamıza geçip uyumaya başladık.
.₰₰₰₰₰ Aras'ın Bakış Açısından ₰₰₰₰₰
Ben olayların bu şekilde olacağına yani bize sinirleneceklerini hiç düşünmemiştim yani koşup boynumuza atlamasını da beklemiyordum ama ne biliyim bir teşekkür filan bekliyordum ama o bize soğul soğuk davranıp sert sözler söyledikten sonra mekandan ayrıldı bende o gittikten sonra oda daki herşeyi yerle bir ettikten sonra eve geçip bolca içmiştim Barlas partiye gitmişti can sıkıntısından onu arayıp konuştum kızların orada olduğunu ve bize kızgın olmadıklarında çok fazla sevinmiştim ama sarhoş kafamla doğru kararlar veremeyip bara gitmiştim Neon'a. Orada güzel tanrıçamı görmeyi beklemiyordum ama o oradaydı yanına gidip bir süre onu izledim içkisini içip etrafı taramasını sanki mekan onunmuş ve etrafta sorun çıkmasını istemeyen bir tavırla etrafına bakınıyordu hatırladığım kadarıyla bu sokağa ikiz persophoneler lakabında iki kişi bakıyordu haklarında baya dedidoku vardı acımasızlarmış, çok fazla güçlülermiş, kurallarından dışa çıkanları baya iyi cezalandırırlarmış, umursamazlarmış, affetme gibi söz onlarda yokmuş gibi gibi çok fazla vardı.
Bu konuya nasıl geldim bilmiyorum ama geldim işte Almila bana döndüğünde beni beklemiyor olacak ki şaşkın bir ses tonuyla ismimi söylemesinden anlamıştım, keşke adımı sürekli ağzından duyma gibi bir şansım olsaydı.
+Aras!
-> Çok dikkat (hıck) çekiyorsun.
+ Aras, sarhoş musun sen?
-> Biraz(Hıck)
+ Ama ben biraz olmadığından eminim.
-> Sen öyle diyorsan öyledir.
+ Aras sen kafayı baya bulmuşsun gel buraya.
-> Nereye gidiyoruz?
+ Seni öldürmeye.
-> Ciddi misin? bugün ki olanlar yüzünden mi öldüreceksin?
+ Aras biraz sessiz olsan ya.
Sarhoş kafa ile olduğu kadar konuşmuştum, aslında başta işkence edebileceği bile gözümün önüne gelmişti ama bana susmamı söyleyince gerçek olmadığını çakmıştım ama gözlerimi çok zor açıyordum cevap verememiştim ayrıca onun kokusu uykumu daha çok getiriyordu en son dayanamayıp beni büyüleyen kokuya doğru kendimi bıraktım aynı zamanda altımda kuş gibi atan kalbide hissetmiştim en son.
.₰₰₰₰₰ Barlas'ın Bakış Açısından ₰₰₰₰₰
Her şey çok güzel gidiyordu taa ki adını dahi hatırlmadığım kızın teki gelip dudaklarıma yapışana kadar bir çok kameranın ilgisini bu poz çekmiş olmalı ki falşlar patlamaya başlamıştı ben ne zaman karşılık verdiğimi bile anlayamamıştım aklımda sadece Berna vardı o da bana "piç!" diye söylenip alandan ayrıldı bende öpmeye devam eden kzı üzerimden iterek tiksinircesine dudaklarımı sildikten sonra hızlıca arabamı atlayıp Berna'yı takip etmeye başldım ona sensör yapmama sıkıştırmaya çalışmama rağmen beni tınmadan hızlıca gitti yanımdan bende olan trafi daha beter hale sokmamak için biraz bekledim o Simbül caddesine gir,nce önüne kırdım çünkü burada kafayı çekenlerden başka kimse olmazdı. Arabayı durduktan sonra hızlıca inip Berna'nın kapısını açıp onu da indirdim.
- Ben dinle bi gördüğün gibi değil.
* Neymiş peki?
- O birden yapıştı dudaklarıma beklemiyordum bunu o anki şaşkınlıkla karşılık vermişim aklımda karşılık vermek bile yoktu.
* Şaşkınlığının bir yerine dikenli sopa sokayımda bir daha olmasın ha? <Küfür etmesine sinirlenince sesimi yükselterek karşılık verdim ama vediğim an pişman oldum.>
- Laflarına dikkat et!
* ETMEZSEM NE OLUR!!!!!
Onun bağırmasına sinirlenerek ona yaklaşıp öpmeye kalkıştım ama dudapına dediğim an küçük Barlas da büyük bir acı ile yere yıkıldım acı ile kıvranırken o dudaklarını silmekle meşguldü o kadar mı iğreniyordu benden halbuki ben o da benim gibi birşeyler hissediyor sanmıştım tekmeden daha büyük bir acı vermişti bu. Berna hızını alamayıp gözümün hemen altına sağlam bir yumruk atmıştı daha önce atarken görmüştüm sert olduğunu biliyordum ama şimdi kesinlikle baya sert olduğunu anladım daha sonra ayağa kalkarak karmına tekmeler atmaya başladı en sonuncu tekme yine küçük Barlas'a isabet etmişti ben yerde acı ile kıvranırken o arabasına hızla atlayıp uzaklaştı. Neyse ki az önce ki konuşmamız sayesinde Neon'a geçeceklerini öğrenmiştim aslında buna da sinirlenmiştim ama çözümü onunla bara gelerek bakmamalarını engellemeyi düşünmüştüm ama hayat bana kıçının kenarı ile gülmüştü.
Acısı geçer gibi olduktan sonra hemen yerden kalkıp Neon'a doğru sürmeye başladım içeri girdiğimde onları göremedim aşağıd olacaklarını düşünerek oraya yöneldim ama alt kata inen kapının başında ki kişiler geçmemi engelledi bir saat dil dökmeme rağmen çmamışlardı en son adamın biri aşağı inip sormaya gitti ama yine cevap olumsuz olmuştu aslında adamları döverdim ama bu daha fazla korumanın başıma gelip beni mekandan uzaklaştırmasına patlardı ve ben elimde olan kariyerimi bu sayede çizdiremezdim kapıyı gören bir yere oturduktan sonra vişne votka içmeye başladım fakat gözlerim hala kapıdaydı, yarım saatten daha fazla süre içinde kapı açıldı ama içerden aklımın ucundan geçmeyecek ismi uyurken çıkardılar, Aras'ı. Hemen yanlarına giderek onların elinden alıp arabaya yerleştim Aras'ı ardından geri dönerek nerede olduklarını sordum korumlardan aldığım cevapla hemen arabaya atlayıp arka tarafa yöneldim onları aradım ama çoktan gitmiş olduklarını görünce çaresizlikle eve sürdüm, Aras'ı yatağına yatırdıktan sonra yatağıma geçtim.
Aklımda hala Berna vardı kızın beni öpmesi ile oluşan hayal kırıklığının sebebi olmak kendime sinir kat sayımı artırıyordu. Berna'nın her şeyi aklımdan çıkmıyordu gözleri, saçları, kokusu tamamen o kaplıydı beynim ve benim şu an fark ettiğim bir gerçek vardı ben BERNA'YI SEVİYORUM. Elimden kolay kurtulamaz artık o küçük cadı, ne yaparsa yapsın onu bırakmayacağım ama küçük Barlas'ın öcünü de alacağım. Berna'yı hayal ederek uykuya dalmıştım yani Berna'lı güzel rüyalar alemine.
....Yorumlarınız benim için önemli kötü de olsa yorum yaparsanız sevinirim....