Adam, oğlanın vücudunu çarpı şeklinde açmasını sağladı. Böylece elindeki ipi sonsuzluk işareti şeklinde bacaklarından geçirip erkekliğini, prostatınını dışarıda bırakacak sıkıştıracak şekilde sarıp sıkıca bağladı.

Oğlan, adamın dokunuşlarıyla bile titriyordu. Derin bir nefes alıp meraklı bakışlarını adama doğrulttuğunda adam odanın ışıklandırmasını kısıp gencin yanına geri geldi.

Ellerinden destek alarak yükselmiş bağlı bacaklarının iki yana açıldığı arayı adama ulaşmak için kullanmıştı oğlan.

"Uslu dur ufaklık."

Jungkook, adama itaat ederek bir bebek gibi huysuz bir inleme bıraktı. Jin, oğlanın tenini elleriyle gezip göğüs ucunu hafifçe sıkıp uyardı. Oğlanın erkekliği seğirdi.

"Jungkook beni deli ediyorsun."

Oğlan gözlerini kırpıştırarak beklentiyle hareket etmeye çalıştığında adam avcuna tükürüp kendini çekti. Oğlanın deliğine varlığını hissettiriyor kendini içine itmiyordu. Oğlan kısıtlandığı bacaklarını birbirine çekip bastıramıyordu. Penisinin etrafınfaki sıkıca bağlanmış ip buna izin vermiyordu.

Adam, ona kendini iterken oğlan boğazından gelen bir hıçkırıkla zevk dolu inlemesini serbest bıraktı. Boştaki elleriyle adamın göğüs ucunu asılıp onu kendine daha çok çektiğinde içindeki hareketsizliği oğlanı delirtti.

"Ne istiyorsun söyle babacığa ufaklık..."

Adam dudaklarında alaycı bir gülümseme bırakıp oğlanın içinden çıkınca oğlan sarsılarak sızlandı.

"Söyleyemiyor musun? Oh bebeğim sana zevkten dilini mi yutturuyorum?"

Jin oğlanın kalçasına rastgele bir tokat attığında oğlan çarşaflara tutunarak hareket etmeye çalıştı. Jin, oğlanın boşluğundan faydalanıp kendini içine yeniden iterken gözlerini anlık olarak kapatıp etrafını saran sıkı deliğe baskı uyguladı.

"Sorularımın cevapsız bırakılmasından hoşlanmam ufaklık. Hadi bana anlat."

Jin, içinde hareket ettiği kalçaları sıkıca tutup oğlanı sürerken boğazından zevk dolu bir inleme bırakıp kendini oğlanın üzerine doğru bıraktı. Jungkook zevkten titriyor, aklını kaybetmemek için kendiyle savaşıyordu. Bakışları üzerinde bir an kaymayan adama bakışlarıyla bir şeyler anlatıyordu.

"Sikeyim," dedi Jin oğlanın gözlerinde kaybolmuş nefes nefese içinde hareket ediyor oğlanın prostatına sarılı ipin kasıklarına vuruşuyla zevkten uçuyordu.

"Bana ne yaptığını biliyor musun?..."

Jungkook adamın sorusuna zorlukla başını iki yana sallayarak cevap vermeye çabaladı.

"Beni kendine düşürüyorsun. Bundan hoşlanmıyorum. Anlıyor musun?!"

Adam, gencin üzerine kapandığı omuzlarında oğlana söylenirken oğlan konuşamadığı için daha büyük inlemeler bırakmaya başladı. Jin gencin kollarını başının üzerinde sabitleyip genci hareketsiz bıraktı.

"Anlamıyorsun. İstememek istiyorum doymak istiyorum görebiliyor musun?"

Jungkook adamın söylediklerini yarı kapalı zevkten uyuşmuş bedeniyle zar zor dinlerken bacaklarının ne kadar kasıldığını, ne kadar terlediklerini zorlukla ayırt etmiş tenin tene çarpma sesinin giderek şiddetlenmesiyle dudakları arasındaki emziğe dişlerini çok fazla bastırmamak için çaba harcamıştı.

daddie | jinkook ⏳Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin