HAYATIM ROMAN OLSA (TAMAMLANDI)

28.KISIM

Elizabeth sabahın ilk ışıklarıyla gözlerini açmış yanında yatan Edward'a bakmıştı.Dudağına bir buse kondurup başını onun çıplak bedenine yasladı. Edward da bir süre sonra gözlerini açmış telaşlı bir biçimde hemen saate bakmıştı.

"Lanet olsun geç kaldım ,uyandıysan uyandırabilirdin ?"

Elizabeth ,Edward'ın üzerine çıkıp parmaklarını adamın dudağının etrafında gezdirdi "Niye bu kadar acele ediyorsun sakinleş biraz; Marcus öldü ,oğlu ve annesi ise kaçtı, Victoria denen bücüründe bize engel olamıyacağının da farkındasındır

Edward kalkmaya yeltendi bunu fark eden kızda onun üstünden kalktı , ikisi de oturma pozisyonuna geçmişlerdi "Haklısın ama Victoria'nın ölmesi gerekiyordu kaçması iyi olmadı.Yerlerini arıyoruz ama bulamadık."

Edward başını yerden kaldırarak gülümseyerek Elizabeth'e baktı , Elizabeth ise utanarak başını öne eğdi "Ne oldu ?"

Edward "Hiç sadece uzun süren bu tiyatro oyununda her gün seni görüp Victoria ile evlilik hazırlığı yapmak çok zordu.Şimdi ise yanı başımdasın tüm istediğimiz şeyleri onlardan aldık sadece çok mutluyum."

Elizabeth "Sevgilimin her gün başka bir kızın evinde kaldığını bilmek ah inan benim içinde kolay olmadı."

Edward, Elizabeth ile ayrılıp saraya gitmişti.Yardımcılarını çağırıp gelişmelerini söylemesini istedi.

"Efendim ,Victoria'nın yerini itiraf eden kişiyi bulup işini hallettik.Diğer gelişmeler ise hep lehimizde halkı ülkenin topraklarını Valorya'ya katma konusunda olumlu gelişmeler kaydettik."

Petra gömleğinin kollarıni sıvadı "Güzel" masadaki dünya haritasına baktı "Jackson bir baksana burada bir ülke var Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlamış ,daha önce hiç dikkatimi çekmemişti."

"Aa evet efendim o ülkede çok zengin bor kaynakları var ilerde çok işimize yarayabilir."

Edward "Çok haklısın Jackson bak ne dicem şu Landisvanya'nın işini bitirdikten sonra varımızı yoğumuzu bu ülkeyi mahvetmek için harcıyalım ne diyorsun ? "

"Efendim mükemmel bir fikir bu hatta şey de yapalım bizde mısır yağı varya bunlarda zeytinyağı kullanıyor işte bunları zeytinyağından soğutup mısır yağını kullandırttıralım."

Edward "Kesinlikle kendi kültürlerinden soğutup bizim kültürümüzü modernlik gibi gösterip onlara özendirelim."

"Hatta kendi mallarımızı bunlara ucuza verip ihracatı sıfırlatıp ithalata özendirelim"

Edward "İsmimizi de Amerika yapalım mı ? Şuan nedense böyle bir beni çekti"

"Yok ya Valorya iyi "

------------

Patrick'in eline adres verip buraya gelin dediği yere gelmişti herkes.Petra beyaz gömleğinin kollarını sıvazladı ve önünde saray ve çevresinin haritası olan masaya yasladı kollarını

"Şimdi sizin planınız tüm güçlerimizi kapı girişinde kullanmak ama sizcede bunda bi mantık hatası yok mu ?"

Patrick'in bulduğu adam Petra'nın karşısına geçti "İlk başta saçma gibi duruyor ama bakın ,tüm güç kapıda beklemiş durumda bu yüzden önce bunları halledersek diğerleri çerez olucak "

Petra "Asıl tüm güç kapıda toplandığı için arkadan saldırmamız lazım çünkü kapıya hazırlıklılar."

Ada oturduğu sandalyeden kalktı "Petra haklı zaten silah ve cephanemiz onlarınkine kıyasla çok zayıf bu durumla zaten onların hazırlıklı olduğu orduyla savaşıp yenmemiz imkansız olur.Hilal şeklini oluşturup sarayın 4'te 3'üne kaplayan alanla saldırıcaz bu şekilde bir nevi o güçlü birliği çember içine alıcaz ,bu da kazanma olasılığımızı arttırıcak. Sonrada evliliği bozup Edward'ın şuanki haklarını ve ülkeyi geri alıcaz."