Üzgünüm Harry

1.9K 180 367
                                    

  Harry yanındaki ev cininin elini tuttu ve Malfoy Malikasi'ne cisimlendiler. O gün Draco'nun doğum günüydü. Harry, Draco'nun doğum günü partisinden önce onu oyalaması için Magnus ve Alec'e görev vermişti. Zaten Draco'ya daha önce hiç doğum günü partisi yapılmamıştı. Bu yüzden parti olasılığından şüphelenmezdi.

  Alec ve Magnus sırf Draco'yu oyalamak için iyi anlaşmaya çalışıyordu. Bu Draco'nun dikkatini çekmişti. Her an kavga eden iki yılan şu an iyi anlaşma çabaları içindeydi.

  Harry parti için tüm hazırlıkları tamamlayınca yine ev cinini çağırıp cisimlendi. Draco'yu yılanları anlamaya çalışırken gördü o an. Biraz geride durdu ve onu izlemeye başladı.

  Draco hâlâ Alec ve Magnus'u anlamaya çalışıyordu ama tıslamalar dışında hiçbir şey anlamıyordu. En sonunda sıkılıp oturduğu yerden kalktı, arkasını döndüğünde onu gülümseyerek izleyen Harry ile karşılaşmayı beklemiyordu.

  "Korkuttun beni Harry." Hızlı adımlarla Harry'e yöneldi. Kısa bir sarılmanın ardından Harry yavaşça ayrıldı.

  "Sana bir sürprizim var. Gel hadi."

  "Sürpriz mi? Peki."

  Yılanlarını boyunlarına aldılar. Ardından Harry, Draco'nun elini tutup onu sürüklemeye başladı. Bir süre bu şekilde gittiler. Sonra Harry'nin elinde bir kumaş parçası belirdi. Onu alıp Draco'nun gözlerini kapattı. Parti alanına geldiklerinde Alec ve Magnus'u yere indirip Draco'nun gözlerini açtı. Kulağına doğru gelip konuştu. "Mutlu Yıllar."

  Draco'nun şaşkınlıktan ağzı açık kalmıştı resmen. İlk kez bir doğum günü partisindeydi. Çünkü ölüm yiyenler sadece on yedi yaşlarında yani reşit olduklarında doğum günü kutlarlardı ama Harry'nin yoğun ısrarları ve ikna yöntemleri üzerine Draco için doğum günü partisi yapılmıştı.

  "Ben.. çok teşekkür ederim Harry." dedi ve Harry'nin boynuna atladı. İkisinin de yüzünde kocaman gülümsemeler vardı. O sırada Pansy, Blaise ve Jane de yanlarına geldi onlar da sarılmaya katıldı, onlar katılınca Harry geri çekilmek istedi ama bugün Draco'nun doğum günü diye mutluluğunu bozmak istemedi.

  Partiye yakın hat ölüm yiyenlerin hepsi gelmişti. Bir tek Snape yoktu. Biraz Quidditch oynadıktan sonra hediyeleri verme zamanı gelmişti. Herkes hediyesini verdikten sonra Harry Draco'yu kenara çekti, herkesin içinde hediye vermek istemiyordu.

  Elinde bir hediye paketi belirdi. "Doğum günün kutlu olsun Draco." Yanaklarına birer öpücük bırakıp hediyeyi uzattı. Draco sabırsızca hediyeyi açtı. En çok Harry'nin hediyesini merak ediyordu. Açtığında içinden bir ejderhanın etrafını sardığı minik küreli bir kolye çıktı.

  "Teşekkür ederim Harry."

  "Bekle daha özelliğini söylemedim. Bu kolyeyi Marvolo'nun yardımıyla tılsımladım, aynısı bende de var." deyip boynundaki kolyeyi gösterdi. "Eğer ikimizden birine bir şey olursa diğerinin kolyesi kırmızı renge dönecek. Bir de her şeyi değil de bazı Çataldili konuşmaları bu kolye sayesinde anlayabilirsin. Anlayamadıklarını ben sana öğretirim."

  Draco sevinçten ne yapacağını, ne diyeceğini bilemiyordu. Harry onun en büyük hayallerinden birini, Çataldili konuşmayı, gerçekleştirmişti.

  Tekrardan Harry'e sarıldı bu sarılma tüm teşekkürünü anlatıyordu.

***

  Severus bitkin haliyle Lord'un huzuruna çıkmaya hazırlandı. Ne kadar uğraşırsa uğraşsın bir türlü Harry'den haber alamamıştı. Lord'un karşısında nasıl Zihinbend yapacağını da bilmiyordu çünkü aklının her köşesinde Harry vardı, saklaması neredeyse imkansızdı. Artık ne olacaksa olacaktı.

A Different StartWhere stories live. Discover now