34. Bölüm : GEÇ

31.6K 1K 674
                                    

Geç

Ουπς! Αυτή η εικόνα δεν ακολουθεί τους κανόνες περιεχομένου. Για να συνεχίσεις με την δημοσίευση, παρακαλώ αφαίρεσε την ή ανέβασε διαφορετική εικόνα.

Geç

Kırık dökük ağaçlar, dümdüz kirli yol ve koskoca ormanlık bir alan... Mavi gözlerimin gördüğü tek şey bunlardı. Koskoca siyah bir minibüsün içindeydim ve sadece ben ve Tetikçi'nin bi adamı vardı. Ne hissetmeliydim? Çünkü ben bişey hissetmiyordum.

Onu aşağıdan yukarıya kadar süzdüm.

Kaçabilirdim.

Alihan ve diğerleri buraya ulaşmak üzerelerdi büyük ihtimalle. Bu adamla başa çıkabilirdim. Tekti...

„Baksana." dedim ve onun dikkatini üzerime çekmeyi başardım. „Tuvalete gitmem gerek."

„Arabadan çıkamazsın." dedi itiraz istemiyorcasına.

„Arabaya mı yapayım?" dedim tersçe. „İzin ver de hemen ormana gideyim. Orman burada zaten. Gerçekten sıkıştım. Biraz anlayış?"

Derin bir nefes aldı. „Bende gelirim seninle."

„Oha!" dedim kendime hakim olamayarak. „Özel denen bir şey var. Kaçsam bile nereye kaçabilirim ki allah aşkına? Ormanın içine gireceğim, yapacağım ve geleceğim."

Adam sustu ve konuşmadı.

„Bak Alihan Karalı benim eski sevgilim. Benim için gelip gelmemesi umurumda bile değil. Gelse bile gitmem onunla anlıyor musun? Lütfen çok sıkıştım." dedim dayanamıyormuşum gibi hareketlenerek.

„Çabuk." dedi. Minibüsten indi ve onun inmesi ile birlikte bende indim. İple bağlı olan ellerime aldırmayıp ormanın içine yürüdüm.

Zekice hareket etmem gerekiyordu.

Ayrıca hava karanlıktı sanırım geceydi. Bu işime yarayabilirdi. Burda fazla çalılar vardı oralara saklanabilirdim. Kesinlikle Tetikçi ile gitmeyecektim. Alihan ve diğerlerinin beni kurtarmalarını bekleyecektim çünkü eminim her yeri arayacaklardı.

Yavaşca büyük bir çalının olduğu yere yürüdüm. Arkasına saklandım ve sesleri dinlemeye başladım.

„Ahmet! Buraya gel hemen!"

Ahmet... Bu daha demin kandırdığım adam olmalıydı. Ve onu şimdi çağırıyorlarsa gidecekti.

„Gelemem. Kız ormanda tuvaletini hallediyor!"

„Bir yere kaçamaz! Burası karıştı lan, Alihan Karalı içeri girdi! Çok ölü var!"

„Sikeyim ya!" dedi Ahmet ve tahmin ettiğim kadarı ile uzaklaştı. Kafamı kaldırdım ve ağaçların arasından bakmaya çalıştım.

Evet uzaklaşıyordu.

İşte bu!

Çalıya iyice saklandım ve küçüldüm. Etrafıma baktım. Buraya bi hayvana yem olmak istemiyordum açıkcası! Tırsmaya başlıyordum yavaştan. Ortalık fazla sessizdi.

Mahkumiyet (+18)Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα