94. Bölüm : HAZIRLIK

9K 340 231
                                    

Hazırlık

"Anne!"

Arkamı döndüğümde koskoca çayırlarda hareket eden minik bir bedeni görmemle sarı saçlarımı arkaya atarak yüzüme kocaman bir gülümseme taktım. Minik kızım küçücük bedeniyle bana doğru koşarken uçuşan beyaz elbisemle eğildim ve onu kollarımın arasına aldım. "Anne, çok eğlenceliydi!"

"Öyle mi?" diyerek yanağına küçük bir öpücük kondurdum. "Baban çok mu yordu seni?"

"Aşk olsun sevgilim..." dedi kocam ve kızımızı umursamadan beni kendisine çekip dudağıma bir öpücük kondurdu. "Ben sadece seni yorarım..."

"Baba, beni de öp!" diye kızdı küçük cadı. Babasını o kadar çok seviyordu ki, beni ondan fazlasıyla kıskanıyordu. Alihan beklemeden minik cadının da minik dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu ve ilk önce piknik battaniyesinin üzerine oturdu. "Ben babamın yanında oturmak istiyorum!"

Onu kucağımdan bıraktığımda gidip Alihan'ın yanına oturmasını izledim. Kıvırcık saçları ve kırmızı elbisesi ile o kadar tatlı gözüküyordu ki onu yemek istiyordum. Sepete koyduğum yiyecekleri çıkardığımda ikisi de saldırdı. Onların bu hallerini izlerken kocamın bakışları beni buldu ve bana tatlı bir gülümseme hediye etti. "Sen de yesene güzelim? Ne bekliyorsun?"

"Baba, senin tek güzelin benim!"

Çocuğuma yan göz attığımda ayar olmaya başlamıştım! Her şey kıskanılmazdı ayol! Kocamı elimden çalmaya çalışıyordu...

Alihan gülmeden edemedi. "Ama annen çok güzel kızım, onu ne yapacağız?"

"Ben ondan daha güzelim ama!"

"Hey!" diye alındım ve kollarımı birbirine bağladım. "Alınıyorum yavaş yavaş!"

"İkinizde çok güzelsiniz, ikiniz de güzellerimsiniz. Tamam mı?"

"Tamam!"

"Git anneden özür dile bakayım..." dedi Alihan ve küçük kızımız tam bir babacı olduğu için hemen kalkıp dediğini yaptı.

"Özür dilerim anne. Sen çok güzelsin!" Üzerime atıldığında sıcakca gülümseyip boynuna bir öpücük kondurdum. Kokusunu içime çekerken cennette gibiydim. Alihan ile göz göze geldiğimde bana öpücük attı. O öpücüğü akşam daha detaylı göreceğimden emindim!

Almira henüz beş yaşındaydı ama yaşına göre çok küçük ve çok tontişti. Dünya tatlısıydı yani!

Hep beraber yediğimizde Almira ileride gördüğü pamuk şekere heveslenmişti ve babası hemen ona almak için yola koyuldu. Fakat en sonunda elinde iki tane ile geri döndü. "Bu biricik kızıma..." Sonra bana döndü. "Bu da biricik karıma."

"Yaa, çok severim ben pamuk şekerini!" dediğimde kızımızdan daha çok sevinmiştim.

"O yüzden aldım zaten güzelim."

"Teşekkür ederim baba!" dedi Almira ve babasının yanağına bir öpücük kondurdu. "Şuradaki parkta oynayabilir miyim?"

"Tabii ki oynayabilirsin aşkım ama yalnız gitme." dedim ama Alihan yanımdan ayrılsın da istemiyordum. Sonra birden ağaçın arkasından deli Leyla çıktı. "Allah canını almasın! Kız, sen nereden çıktın?"

"Yeğenimle oynayacağım! Siz de burada keyfinize bakın, Uzay da gelicek." Bize göz kırptı ve Almira'nın elini alıp bir deli gibi parka koşmaya başladı. Ben şokla arkasından bakarken Alihan gülme krizine girmişti resmen. Leyla... Bu kız manyaktı!

Alihan uzandığında bir kolunu yere yaslayarak üst bedenini havada tuttu. Oturduğum yerden ona bakarak pamuk şekerimi yemeye devam ediyordum. Ona da yedirdiğimde gülümsedim. Konuşacak konu bulamayınca böyle sustuk.

Mahkumiyet (+18)Where stories live. Discover now