59

1.5K 159 453
                                    

Yarın yine devam ederim, gözlerinden.☁️

"Ben de geleceğim SeokJin."

SeokJin hızlıca kafasını salladı. "Tabii ki de gelmeyeceksin. Aklından bile geçirme Taehyung."

Dün gece MinAh'tan SeokJine kısa bir mesaj gelmişti. Döndüğünü bildiğini ve onunla görüşmesi gerektiğini yazmıştı. Mesajı alır almaz içini büyük bir huzursuzluk kaplamıştı SeokJinin. Şu an onunla daha iyi başa çıkabilirdi ama kadının ne kadar tehlikeli olduğuna bizzat şahit olmuştu. Her şeyden önce o bir katildi. Hem de annesinin katiliydi. İntikam için can atıyordu ama biraz daha zamana ihtiyacı vardı. Bu intikam uğruna kimseyi tehlikeye atamazdı. Bu yüzden mu mesajı Taehyung'dan saklamak istemişti fakat daha mesaj geldiği ilk anda bir sorun olduğunu anlamıştı. Şimdi de onunla gitmek için ısrar ediyordu.

"Seni o kadınla baş başa bırakamam. Ben de geleceğim."

SeokJin yine kafasını sallayıp üzerine kapüşonlusunu geçirdi. Kimseyi istemiyordu yanında.

"Taehyung haklı hyung. Tek başına gidemezsin. Hala bacakların eski kuvvetine ulaşmadı bile. Sana bir şey yaparsa ne olacak?" JungKook Taehyungun yanına gelip destek olurcasına kolunu omzuna yaslamıştı. Evde sadece SeokJin, Taehyung, JungKook ve YoonGi vardı. YoonGi olayı öğrendikten sonra ortalarda pek görülmemişti fakat JungKook olayın başından beri ikilinin yanındaydı.

SeokJin gözlerinin üstünden ikiliye bakış atıp tek elini saçlarından geçirdi. "Tek başıma gideceğim diyorum. Konu kapanmıştır. Kendimi koruyabilirim bu kadar endişelenmeyin. Gidip ne istiyormuş onu öğreneceğim ve hemen geleceğim."

Taehyung dolu dolu gözlerini sevgilisine dikip kollarını göğsünde birleştirdi. SeokJinin atladığı bir şey vardı, Taehyung oldukça inatçı bir çocuktu. Bir şey istiyorsa mutlaka yapardı. O buluşmaya da gidecekti tabii ki.

SeokJin Taehyung'un aklından geçenleri okumuş gibi gülümseyerek sevgilisine yaklaştı. Ellerini yanaklarına yerleştirip alnına uzun bir öpücük kondurdu.

"Aklından ne gibi şeylerin geçtiğini tahmin edebiliyorum. Ama gelmeni istemiyorum Taehyung. Burada bekle hemen geleceğim tamam mı? Sana güveniyorum çiçeğim, bugün beni dinle."

Taehyung yumruk yaptığı elini SeokJinin omzuna geçirip dolu dolu olmuş gözlerini görmemesi adına arkasına döndü. "Çok acımasızsın sen."

SeokJin gülümseyerek telefonunu arka cebine atıp Taehyungun saçlarına ufak bir öpücük kondurduktan sonra salondan çıktı. Onunla beraber aynı anda YoonGi de banyodan çıkmıştı. Hızlıca SeokJini süzüp "Çıkıyor muyuz?" diye sordu. SeokJin kaşlarını çatmış karşısındaki çocuğu izlerken Taehyung ve JungKook'un gözleri parlamıştı.

"Nereye çıkıyor muyuz YoonGi?"

"O kadınla buluşacaktık. Beraber gidiyoruz. Yanına gelmeyeceğiz merak etme. Ama oraya tek başına gidemezsin SeokJin. Arkanda bu kadar telaşlı insan bırakmayı düşünmüyordun herhalde."

SeokJin bu üçlüye karşı gelmeyeceğini anlayınca derin bir nefes verip kafasını salladı. "Peki o zaman, gidelim."

Ardından Taehyung sevinç nidaları eşliğinde YoonGi'nin üstüne atlamıştı. SeokJin karşısındaki görüntü yüzünden ikisini ayırmaya çalışırken dirseğini JungKook'un burnuna geçirmişti. Burnu kanayan JungKook çığlık atarak ağlarken YoonGi burnuna giren Taehyungun parmaklarından kurtulmaya çalışıyordu. Kargaşa gittikçe büyüyordu, neyse ki fazla dağılmadan toparlandılar ve evden çıkarak buluşacakları kafeye gitmek için taksiye bindiler.

KOMOREBI |TAEJIN|Where stories live. Discover now