_17- (Part 2)

7.3K 534 120
                                    

Geçmiş
2009
Bangkok - Taylant

Temiz, şık ve modern havaalanından çıkıp onun için ayarlanmış araca doğru ilerlerken durdu ve güneş gözlüğünü hafifçe aşağı indirerek kalabalığa baktı. Bir turist gözüyle baksa Sarı tşört giyene para mı veriyorlar diye düşünürdü ama kralın rengi olduğu için taşıdıklarını düşünmezlerdi. Elinde ki çantayı elinin ayası omuzuna gelecek şekilde kaldırıp çantayı arkasına vererek kadınların ona bakıp yanındakine fısıldayarak kıkırdaması ile indi. Ah insanlar... Nasıl rahat ve tembel varlıklardı. Kalabalığa karışarak ilerledi ve gri aracın önünde durarak kilidini açtı. Kardeşi her ne kadar önünde spor bir araç olması gerektiğini düşünse de tercihi olan Volvo'ya gülümsedi.

Kurşun geçirmez camlar, sağlam motor ve... Karizmatik. Daha ne ne isterdi ki! Ayağını gaza bastı ve hızla yola fırlayan araçla kasvetli sıcak havada ilerledi. Yolda durarak durgun bir sima ve boş bakışlarla soğuk bir soda alarak saate baktı. On sekiz cıvarıydı. Kendi tarafında ki camı açarak sodalı elini dışarı attı ve başını da arkaya vererek tatile çıkmış biri gibi rahatça ilerledi arka sokaklara..

Hareketli sokaklardan birden tenha, yıkık yollara ve çöp kokularına karıştığında çöp kutusunun önünden geçerken şişeyi attı ve camı kapatarak esnedi. Kenarda ki motorcu çetesi bir grupla kavgaya girişirken aracın sesiyle bir kaç saniye durdular ve otuz civarı öfkeli göz üzerine dönse de üzerlerine sürerek müziği açtı. Neye uğradığını şaşıran bir kaç kişi kaçıştı, bir kaçı üzerinden geçemeyeceğine inandı, daha cesur olan ise kendi dilinde uzun uzun bağırarak, ki bunun bir küfür olduğunu düşünüyordu kapıya aralayıp tutundu. Elinde tuttuğu demir sopayı cama indirmeden önce başını kaldırıp büyük bir nefretle küçük siyah irislerini gözlerine değdirdi ve cama metali indirdi. Dimitri'nin dudakları tehlikeli bir şekilde kırıldı ve el frenini çekip hızla gaza basarak drift attı. Korkuyla kaputa sarılan adamın eli kaydı ve yere serildi. Yanından geçmeden sakince camı indirdi ve alnına nişan alarak tetiğe bastı. Çeteler hızla koşarak kaçtığında önü açılan Dimitri gülümseyerek tekrar gaza bastı ve sokağın sonunda ki pansiyona ilerledi.


İçeri girmeden girişte ter ve bira korkarak sızmış adama bir bakış atarak eski binanın arkasına ilerleyerek paslı yangın merdivenlerinde yöneldi. Keyifle çıktığı merdivenin ortasında durarak korkuluğu arasından boşluğa uzanarak beşinci katın siyah perdeli camına yöneldi. Elleriyle destek alarak çıktı ve atik bir şekilde camdan içeri girdi. İki odalı bu kat tek kelimeyle iğrençti. İçeriden gelen tartışma sesleri gülümsemesini büyüttü ve belinde ki silahı çıkartarak susturucuyu takarken dinledi. Tartışma birinin Yumruğunu masaya vurmasıyla bitti ve kalabalık çekildi. Dimitri bir gölge gibi dağınık koridoru geçerek masanın başında oturan adama doğru ilerledi. Adam onun sesini duymasa da varlığını hissetmiş gibi başını kaldırdı ve aynı anda sendeleyerek ayağa kalkarken sandalyesini devirdi. Dimitri alnına nişan alarak "Alexander Smirnov önüne çıkmamanı diliyor" Dediğinde yüzünde çiçek gibi büyük bir yara izi taşıyan, kravatı aşağı inmiş kısa adam güldü.

Dimitri aynı anda tetiğe bastı ve yere yığılıp kanı zemine akan adama bakarak" Dileği gerçekleşti. "diyerek dudak kıvırdı.

Tekrar geldiği koridoru geçerken antrede ki masanın üzerinde ki çakmağı görerek durdu ve eline alarak inceledi. Renkli taşlarla süslü ama ucuz bir şeydi. Cebine atarak girdiği odaya vardığı sırada içeri giren korumalar adamı bulmuş olmalılar ki hızla dağıldılar ve ayak sesleri yaklaştı. Cama çıkarak ayaklarını geldiği gibi yangın merdivenine uzattı ve basamağa geçmeden odaya giren korumalara gülümseyerek ellerini çekip merdiveni tuttu. Hızla aradan geçip basamakları hızla inerken gürültülü silah seslerine karışan polis sirenlerini bir müzik gibi dinleyerek son basamağı indi ve arabasının kapısını açtı.

Yabani (Rulet'in Çocukları)~ Tamamlandı!Where stories live. Discover now