-30 /2

2.6K 250 75
                                    



Dimitri Devushka'yı yere bıraktığında gözleri ileriye kitlenmiş adamdan onun gibi ağaçların ve dağların arkasına baktı ama bir şey göremedi. Dimitri ilerlemeye başladı ve arkasından karı büyük botların altında ezilerek onu takip etti.

Soğuk cam parçalarından oluşan bir rüzgar gibi her nefesi yanaklarını acıtıyordu. Bir kaç metre sonra durdular ve tepeden yarı kayarak inen Ivan görüş açısına girene kadar beklediler.

Buğulu sık nefesler ile yarı kayarak indiği tepeden yüzünde bir sırıtmayla ellerini cebine sokan Ivan gururlu bir şekilde "Buldum" dedi.

"Neyi buldun?" diyen Devushka'ya garip bir bakış attığında Dimitri  usanmış bir şekilde nefesini verdi.

"Ne duruyorsun o halde?"

Ivan şaşkınlıkla "Ben mi?" dediğinde "Evet, sen." diyen adama tedirgin gözlerle bakarak "Neyi buldu?" dediğinde umursanmamak canını sıkarak kollarını göğsünde bağladı.

Ivan'a meşhur düş önüme işaretini yaptığında Devushka göz devirerek ikisini arkadan takip etti.

Gittiler gittiler.
Devushka onları anlamıyordu ama bu bilmece ona iyi geliyordu. Hatta bu orman.

Düşünmek istemediklerini zihninden uzak tutuyor, orman anılarını canlandırıyordu. Sanki içindeki yara  yavaş yavaş iyileşmese de kan akıtmayı durduruyordu.

İlerlerken daha ilerideki İvan'ın tepeyi aşıp, doğal yollarla oluşmuş bir mağaranın ağzına çıkmaya çalışmasını izleyen Dimitri "Bedenindeki titremeler mi seni böyle yavaşlatıyor?" diye sordu.

Sesindeki o tehlikeli tını soğuktan olmadığını yeterince belli etmişti. İç çekti. Belki avın da Aslanla biraz eğlenmeye hakkı vardır.

"Bilmem belki ısınmam gerekiyordur?"

Aniden duran adama çarpmamak için çaba verirken arkasını dönen Dimitri tarafından birden sarmalandı. "Isınmak mı istiyor küçük bedenin?"
Yanaklarına kan yürüyen Devushka ne yapacağını bilmeyerek yüzüne derin nefesler ile bakarken belindeki kuvvetli el sıkılaştı ve Dimitri başını eğerek dudaklarını sıcak boynunda gezdirerek Devushka'ya bunu imkansız kıldı.
"Çabuk mu üşüyorsun yoksa? "

Kulağına tırmanan dudaklar ile kanı bedeninde ters dönerken sıcak nefesini üflediği kulağına doğru "Bende istiyorum" durup gülümseyen bir sesle "Isınmak" diye tamamlaması
Devushka 'ya çok savunmasız hissettirdi.

Bedeni bir nefese, bir bakışa boyun eğiyor, kalbi adına kadar açık bekliyordu. Bu avın av olmaya heyecanı vardı. Onunla oynasın, yakalasın istiyordu.

"Bırakır mısın?"

Aralarına ilk defa böyle bir rica gelmişti. Başını geri çeken adam hafifçe gülümsedi. "Bırakmam." Dudaklarını sol kaşının üzerine bastırarak "Seni bırakmam bunu sende biliyorsun" dediğinde içi titreyerek gözlerini kaçıran Devushka'ya öne geçmesini çenesiyle işaret etti.

Üzerinde durmakta zorlandığı bacağını ilerletip, minik adımlar atan Devushka'nın adımı havada kalmasına sebep olan şaplak kalçasında patladığında irice açılmış gözleri arkaya döndü.

"Ne?"

"Ne mi?"

Adamın burundan gülmesine hayretle bakarken elinden tutup onu ilerleten Dimitri " Bir daha o minik kafandaki büyük aklına  bırakma veya bırakırtırma kelimesi gelirse şayet bunu hatırlarsın artık." dediğinde Devushka sinirden kıpkırmızı oldu.

Yabani (Rulet'in Çocukları)~ Tamamlandı!Where stories live. Discover now