15.Bölüm: "Ölüm kokusu."

6.5K 1K 1.2K
                                    

Merhaba güzel yıldızlarım ⭐️

Yukarıdaki müziği açalım, ışıklarımızı kapatalım ve perdelerimizi açıp, camın kenarına geçelim.

Unutmayın biz " Gökyüzüne sığınacağız."

İyi okumalar, beyler ve prensesler.🔮

"ÖLMEK İSTEMİYORUM CAN!"

"ÖLMEK İSTEMİYORUM CAN!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


***

   Burak'ın arabası sanki özellikle açık ve çalışır bir şekilde bırakılmıştı, istedikleri yere gitmem için ve son olarak notun altında bir telefon numarası vardı.

Oraya gittiğim de aramam için bırakılmış olmalıydı. Şimdiden arayıp aramamak konusunda kararsız kaldım. Belki rahatsız edersem ne bileyim işte ona zarar verebilirler! Benim yüzümden hepsi benim yüzümden! Kime ne yaptım, bilmiyorum? Ama dertleri benimle onu biliyorum!

Bir kişinin daha gitmesine izin vermeyeceğim, onu benden bizden koparamazlar! İstedikleri yere gideceğim, kendimi verip onu alacağım! Ben söz verdim, anneme, kendime, gökyüzüne... ben ölmeden onlara zarar gelmeyecek! Benim yüzümden bir kişinin daha canı yanmayacak... yanmamalı! Bir anne evlat acısı çekmemeli, bir baba evlat acısı çekmemeli! Biz... ben, Furkan, Selin... Burak'ın yasını tutmayacağız!

Onu oradan alacağım ve gerek ikimiz, gerek sadece o eve dönecek, döneceğiz... Korkma kardeşim beni öldürmeden sana dokunamayacak hiç kimse!

Şimdi içimde kendimle vereceğim bir savaşta sıra! Furkan'ı yanıma almalı mıyım? Burak'ın babasına haber vermeli miyim? Peki ya Furkan'ı alırsam Selin ne olacak? Ya tek kaldığın da ona da birisi zarar verirse? Ya onu da benden alırlarsa, bu sefer ne yaparım?

Furkan burada Selin ile kalmalı... "Özür dilerim sevgilim... özür dilerim kardeşim..." fısıltıyla kendi kendime konuşup, şoför koltuğuna oturdum ve kapıyı sertçe kapattım. Gideceğim, alacağım, geleceğim... Bu sefer yıkılmayacağım! Annemi koruyamadım küçüktüm! Babamı koruyamadım yanında yoktum! Seni vermeyeceğim Burak asla!

Arabayı çalıştırmadan ön sağ cebimden cep telefonumu çıkardım, şifremi kodladıktan sonra açılan ana ekranda bir süre bekledim. Canım yanıyordu, ya geri dönemezsem ve onları bir daha göremezsem? Ya Burak'ı bile kurtaramadan ikimiz de ölürsek! Bunu onlara nasıl yapabilirim?

Telefonu yan koltuğa sertçe fırlatıp, kontağı çevirdim ve geri vitese alıp arabayı garajdan çıkardım. Garaj kapısı otomatik kapandıktan sonra çevre yoluna doğru gaza bastım! Hızlıca evin önünden uzaklaşmasaydım birazdan bakmaya gelirlerdi.

Evden birkaç kilometre uzaklaşıp telefonumu tekrar elime aldım. Yollar ıssız, sessizdi. Arabalar nadiren geçiyordu. Saat gecenin ikisiydi. Biraz yavaşlayıp hızımı 60'a düşürdüm. Telefonun kilidini bu kez parmak izimle açıp galerime girdim. Albümlerin arasına birkaç göz attım.

SİL BAŞTAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin