30.Bölüm: "Selin mi?"

2.7K 467 290
                                    

Merhaba güzel yıldızlarım ⭐️

Yukarıda ki müziği açalım, ışıklarımızı kapatalım ve perdelerimizi açıp, camın kenarına geçelim.

Unutmayın biz "Gökyüzüne sığınacağız."

İyi okumalar, beyler ve prensesler. 🔮

 🔮

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


30.Bölüm: "Selin mi?"
"Hayatımız bir geceye bağlıydı ve biz o geceyi savaşarak kazanacaktık..."

***

Hayatımız yeniden boka sarmaya başlamıştı. Toparlamaya çalıştıkça batıyormuşuz gibi hissetmeye başlamıştık. Bir türlü patika yoldan asfalta çıkamıyorduk. Sanki bir bataklıktayız ve çırpındıkça daha da çok batıyoruz. O bataklık bizim korkularımız ve bizi içine çekiyor. Hayatımız o bataklığın bir anda çekilip bizi serbest bırakmasına bağlı gibi. Çünkü bir bataklığı kurutarak içerisindekini çıkaramazsınız. Ya elimizden tutup çekmeleri lazım ya da bataklığın geri çekilmesi... bataklık biraz durulunca biz kurtulduğumuzu sandık ve bir ağaç dalına tutunduk. Şimdi o ağaç dalına güvenerek çıkmaya çalıştığımız yolda, yol çalışması var... yollar yine kapalı, gökyüzü yine yıldızsız... yıldızlarımızı söndürdüler. Yıldızlarımızı bizden çaldılar. Ailemi benden çaldılar... bunları yaşayacağım aklımın ucundan bile geçmezdi küçük bir çocukken. Güzel evimizin bahçesinde koşar oynardım. Nereden bilebilirdim, ne olduğu belirsiz bir psikopatın bana... bize ızdırap çektireceğini.

(REKLAM ARASI! OKUYAN HERKES OY ATSA, NE GÜZEL OLUR DEĞİL Mİ?)

Bir kitap olsa ancak bu kadar olurdu... yaşadıklarımız yazılsa emininki tek bir kitaba sığdırılamazdı... koca bir seri olurdu. Yaşadıklarımız ancak bir filmde yaşanabilirmiş gibi geliyor.

Bahçeye motorla telaşla dalışım ve apar topar korumarlarla içerip alınıp,  saray yavrusu evin ortasında kendimi bulmam... evet yaşıyorum ben bu anı yaşıyorum fakat her şey o kadar hızlı gerçekleşiyorki. İnsanlar gözümün önünde koşuşturuyor, Burak bedenimi inceliyor bir şeyim var mı diye. Ve ben öylece duruyorum koca evin ortasında. Bir şeyler konuşuluyor, bağırış çağırışlar... sanki savaş çıkmışta bir cepheye ordu gönderiyor gibiyiz.

"Tüm camları kapatın! Can'ı alt kata indirin! Burak, sende!"

Burak'ın babası etrafa emirler yağdırırken hâlâ şok içerisindeydim. Sanki tüm bu senaryoya hazırlanılmıştı... bu geceyi sanki daha önce yaşadığımı hissediyordum. Aynı cafeden dönüşümüzdeki gece gibi... güzel başlayıp bombok bir sonla biten gece. Hayatlarımızı alt üst eden o gece...

Hiçbir sözü eskitmeden ağlamak gerek bazen...

Hani durup dururken...

Hani hiçbir sebep yokken...

SİL BAŞTAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin