7. Bölüm : KORKU

Start from the beginning
                                    

„Liya?" diye sordu uykulu çıkan sesi ile. Yavaşca doğrulmaya çalıştığında onu durdurdum.

„B-Ben çok korkuyorum." diyebildim sadece.

Ancak şimşek tekrar çarptığında irkildim ve bakışlarımı eğdim. Gözyaşlarım yine tek tek terketti gözümü.

„Neyden? Noluyor?" Sesi hem umursamaz hem de şaşkın çıkıyordu.

„Gök gürültüsünden ve şimşekten." dedim ve hıçkırdım. "Ya-Yanında uyuyabilir miyim?"

Alihan komodinin üzerinde duran telefonu alıp saate baktı. Saat gece üç buçuktu. Sonra tekrar bana baktı. Yorganını ve kolunu kaldırdı.

„Gel."

Gülümsedim ve korkulu bi şekilde yanına yattım. Yatağı teni gibi sıpsıcaktı. Tekrar şimşek çaktığında sıçradım ve elimi Alihan'ın beline koydum sarılmak amaçlı. Üstten bana baktığını hissettim ama umursamadım. Korkuyordum!

O da bir sarılışa ihtiyacım olduğunu anladığında beni kendisine iyice çekip bi elini sırtıma diğer elini kendi karnına koydu. Kafam onun göğüsündeydi. Mis gibi ama sert erkeksi kokusu genzimi doldururken huzur ile gülümsedim.

„Teşekkür ederim." dedim kısık çıkan sesimle.

Yorganı beli hızasında örttüğünde benim ancak karnıma kadar geliyordu. Dudaklarını başımda hissettim. Ama öpmüyordu. "Hadi uyu." dedi mırıldanarak. Kendisinin de uykusu vardı anlaşılan.

Gerçekten kendimi güvenli hissediyordum. Eli sırtımı öyle güzel sahiplenmişti ki bi an korku ne diye unuttum. Kafam onun göğüsünde çok rahattı. Ayrıca kokusu huzuru andırıyordu. Burnundan aldığı sıcak nefesi saç diplerime vuruyordu. Çarpan şimşekler beni korkutuyordu hala elbet, ama sarıldığım bir kişi vardı. Kendimi iyi hissediyordum. Ve evet Alihan sarılsa bile kendimi iyi hissediyordum.
Uykum olduğu için uykuya dalmam çok sürmedi...

-

Çalan zil sesleri ile gözlerimi araladım. Bu telefon sesiydi. Muhtemelen Alihan'ın telefonuydu. Gözlerimi ovaladım ve etrafıma baktım. Hala aynı pozisyondaydık. Alihan da gelen ses ile yavaş yavaş uyanmıştı. Kafamı biraz doğrulttuğum da Alihan gözlerini ovalayarak kolunu telefonuna uzattı.

„Kim bu saatte arayan orospu çocuğu!" diye küfür etti ve telefonuna baktı. Oflayıp telefonu açtı. „Ne var bu saatte de arıyorsun?" diye sordu asi bi şekilde. Karşı tarafı bi müddet dinlediğinde siniri geçti.

„Bak sen şu işe. İyi bak bu çok güzel. Belki bu sefer oğlunu da ortadan kaldırırım. Güzel bir acı paketi yapalım o şerefsize ne dersin?" dedi keyifli bi şekilde.

İnsan öldürmekten bahsederken nasıl bu kadar soğuk ve acımasızdı? „Bunu ben gelince konuşuruz Koray. Hadi kapat." dedi ve telefonu kulağından çekti.

Ellerimi yatağa dayayıp doğruldum ve sırtımı yatağın başlığında dayadım. „Küçüğümüz uyanmış." dedi ve uykudan hala kısık gözleri ile gülümsedi. „İyi uyudun mu? Malum dün gece çok korktun." dedi alay ederek.

Bak işte... Yine bozmuştu sinirimi.

„Komik mi? İnan bana başka çarem olsaydı asla gelmezdim yanına." Alihan da benim gibi azıcık doğruldu ve yüzüme baktı.

„Sahi neden bu kadar çok korktun sen?" diye sordu.

„Küçüklüğümden beri fobim var çünki. Alışkanlık hale geldi. Birinin bana sarılmasına ve beni korumasına çok ihtiyacım vardı. Ama sen yine bu durumu komiğe bağlıyorsun."

Mahkumiyet (+18)Where stories live. Discover now