2. Bölüm

4.8K 349 75
                                    

Yazar; Özge Meral

“ İntikam yoluna bir kez girdiğinizde, acı kaçınılmazdır."

 Gözlerimi aynaya yansıyan görüntümden ayıramıyordum. Parmaklarım gür saçlarımın arasından naif dokunuşlarla geçiyor, geçtiği her yeri gözyaşlarımla mühürlüyordu.

 " Luhan ?” dedi Akila serinkanlı adımlarla odaya girerken.

Aynada kendime son kez bakıp gözlerimi kapattım. Bu kendime son bakışımdı.

 “ Hazırım.”

Ağır adımlarla odanın ortasındaki tahta sandalyeye yürüdüm. Bedenim boş bir çuval gibi yığıldı sandalyeye.

Güçlü olmalıydım. Güçlü olmak zorundaydım.

İntikamımı alacaksam sonuçlarına katlanmam gerekmiyor muydu ?

Derin bir nefes alıp ellerimi sıkıca sandalyemin kenarlarına geçirdim.

 “ Kes.”

Akila’nın küçük elleri gür saçlarımın arasında hafifçe gezindi.

“ Bunu yapma, Luhan. Geç değil, hala vazgeçebilirsin.”

Boğazıma oturan yumruyu umursamadan “ Kes “ dedim yeniden.

Akila önce saçlarımı usul usul taradı. Kendimi bildim bileli saçlarımı her zaman babam tarardı. Kendi saçları gibi, benimkilerin uzun olmasını istiyordu. Bir kez bile kesmeyi düşünmemiştim.

 Ama artık kimse saçlarımı tarayamayacaktı. Saçlarım babama aitti. Her bir telinde onun kokusu onun dokunuşu gizliydi. Akila kaskatı kesilen omuzlarımı hafifçe sıkıp saçlarımı örmeye başladı. Dakikalar hiç geçmeyecekmiş gibi akıp giderken Akila’nın sesi çalındı kulaklarıma.

“ Beni affet, Luhan.”

Ardından duyduğum tek  şey zemine düşen ağır bir yığının sesiydi.

Gözlerimi açmadım. Kaskatı kesilmiş bedenimle öylece oturmaya devam ettim. Akila’nın zeminde bıraktığı ayak sesleriyle odadan ayrılışını işittim.

Parmaklarım ağır ağır başıma yükseldi. Alnımdan  başlayıp  titreyen parmaklarımla saçlarımı takip etmeye başladım. Bomboş kalan enseme değen soğuk gerçeği söylese de dokunmam gerekiyordu.

Gözlerim yavaşça açılırken bakışlarım hızla yerdeki örgüye takıldı. Ne yaptığımı bilmeden atıldım ileriye.

 Küçük aynadaki görüntüm yüzüme inen bir yumruk gibiydi. Babamın her zaman okşadığı, ormanda delicesine koşarken rüzgarla dalgalanan saçlarım yoktu artık. Kahverengi perçemler yüzüme düşüyordu.

Hayır.

Gözyaşlarım sicim gibi yanaklarımdan süzülürken bakışlarım bir an olsun aynadaki yansımamdan ayrılmıyordu.

Bir daha asla eskisi gibi olamayacaktım.

****

Cehennem SavaşlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin