🌙19

11.1K 723 387
                                    

Medya~Baby JK

(Ji Sung)

Satte baktığımda 04.32 olduğunu görmemle yatakta tepinmeye başladım. Yarın düğün vardı ve ben heyecandan, korkudan uyuyamıyordum. Galiba yarın göz altlarımı kapatmak için, makyöz gerçekten çok uğraşacaktı. Min-Seo mızmızlanmaya başlayınca yataktan kalkarak beşiği ileri-geri sallamaya başladım. Tekrar uykuya dalınca bende yatağıma döndüm ve uyumak için kendimi zorladım.

✒.

Sabah saat 07.00'da çalan alarmım ile kalktım. Üç saatlik uyku ile duruyordum ama beklediğimin aksine yorgun değildim. Bornozumu alarak duşa girdim. Sıcak su, beni kendime getirirken Min-Seo'nun uyanması ihtimaline karşı hızla saçımıda yıkayıp çıktım.

Saat 09.00'da kuaföre gidecektik annem, Bayan Jeon, ben ve HyuJin. Dördümüzünde saçının ve makyajının yapılması uzun sürecekti o yüzden ordan sonra direkt düğün salonuna geçecektik. Zaten düğün akşam saatlerinde değildi.

Soyunma odama giderek giyeceğim kıyafetleri aldım. Ardından Min-Seo'ya da giydireceklerimi aldım. Kendi kıyafetlerimi giyerek çıktım. Min-Seo uyanmıştı ve yanındaki pembe tavşan ile oynuyordu. Bunu gerçekten çok seviyordu. Belkide Jungkook'a benzediği içindi?

"Annesinin birtanesi uyanmış mıı"diyerek kucağıma aldım. Pamuk gibi yumuşak olan yanaklarına bir öpücük bıraktım ve üstünü değiştirmeye başladım. Min-Seo'nun saçları üç aylık bir bebeğe göre oldukça uzundu o yüzden minik lastiklerle çok çok az toplanabiliyordu. Canını acıtmamaya dikkat ederek tam ortadan bağladım. Tam bir şebek gibi gözüküyordu. Onun bu haline gülerek kucağıma aldım ve odadan çıktım.

Benimle eş zamanlı olarak odadan çıkan annemde gülümseyerek yanımıza geldi. Min-Seo'ya ve bana öpücük verdi ve geç kalmamamız için acele etmemiz gerektiğini söyleyerek aşağı indi. Bende onunla birlikte indim. Mutfağa geçince oldukça iştah açıcı bir şekilde hazırlanmış kahvaltıya baktım. Maalesef hızla yiyip çıkmamız gerekiyordu.

✒.

Kuaförde işimiz sonunda bitmişti ve artık düğün salonuna gitmemiz gerekiyordu. Bizi almaya gelecek olan arabayı beklerken heyecanım hızla artıyordu. Ellerim terlemeye başlamıştı bile. Avuç içlerimi eteğime sildim ve derin bir nefes aldım. Geçecekti, her şey geçtiği gibi bu da geçecekti.

Nerdeyse Kore'deki haber kanallarının hepsi bu düğünü konuşuyordu. Her mimiğim, tepkim insanların dikkatini çekebilirdi.

Araba sonunda gelince bindik. Yolda, annem ve Bayan Jeon gülerek konuşüyordu. HyuJin'in sanki içi buruktu. Elini tutarak gülümsedim. "İyi misin?" diye sordum. Derin bir nefes aldı. "Evlenecek olan abim ve en yakın arkadaım olan sensin Ji Sung. Size inanılmaz değer veriyorum ama"dedi ve sesini alçaltarak devam etti "Abim sana karşı bir şey hissetmiyor sevdiği bir kadınla evlenmesini isterdim ve sende aynı şekilde seni seven biriyle evlenmeni isterdim"dedi. Haklıydı ama dünyaya getirdiğimiz bir bebeğimiz vardı. Min-Seo bizi birlikte tutuyordu.

Biraz bu konu hakkında kafa yorduktan sonra araba durdu. Geldiğimizi anlayınca hep beraber indik. Annem elimi tutunca içime güven hissi doldu. Az da olsa rahatlayarak salonun arka kapısından içeri girdik. Şayet gazeteciler çoktan topladığı için henüz onlara görünmek istemiyorduk. Gelinin yani benim hazırlanacağım odaya asansör ile çıkınca kapıyı açtık. Odayı Min-Seo'nun kahkahaları doldururken onu ne kadar özlediğimi fark ettim. Teyzem, kucağında Min-Seo ile oynarken beni fark etmesiyle hemen Min-Seo'yu yengeme verdi ve yanıma gelip saçımı bozmamaya özen göstererek sıkıca sarıldı.

"Tekrar ve tekrar tebrik ederim bitanem"dediğinde teşekkür ettim. Ardından yengem ile de sarılıktan sonra Min-Seo'ya bir öpücük verdim. Kucağıma alamıyordum çünkü normal zamanda bile saçımla oynamayı seviyordu şimdi ise bozacağına emindim.

Answer ❦︎ |JJK|✔ [Tamamlandı] Where stories live. Discover now