🌙15

11.4K 691 242
                                    

(Jungkook)

"Sorumluluk almak bu kadar kolay mı sanıyorsun Jungkook?"dedi babam. Kolay olmadığını tahmin edebiliyordum. Seviyor gibi yapmak zorunda kaldığım bir eşim (?) olacaktı. Her şeyi Min-Seo için yapıyordum. Yoksa şuan asla bir kadınla hayatımı geçirmek için sözleşmezdim. Derin bir nefes aldım ve kafamı, onu anladığıma dair salladım. "Düğün işleri olsun davetliler olsun her şeyle sen ilgileneceksin hiçbir şeye karışmayacağım. Şimdi çıkabilirsin"dedi. Ayağa kalkıp ağır adımlarla odadan çıktım ve merdivenlerden çıkıp odama girdim. Kapıyı kilitledikten sonra kendimi yatağa attım. Düşünmem gerekiyordu. Min-Seo büyüyecekti elbet ve biz, birbirimizi sevmiyorken uzun yıllar boyunca beraber mi kalacaktık. Hem aileme hemde Min-Seo'ya numara yapmam gerekecekti.

Kapımın çalması ile bıkkınca nefes alıp ayağa kalktım ve kiliti açtım. HyuJin gelmişti. "Girebilir miyim?"dedi sakin bir ses tonuyla. Başımla onu onaylayıp geçmesi için kenera geçtim o da içeri girdi ardından kapıyı kapattım. O tek kişilik koltuğuma yerleşince bende yatağa oturdum. "Şimdi ileride ne yapacağını düşünüyorsun değil mi?"dedi HyuJin. Galiba tahmin etmek zor değildi. Kafamı salladım. "Ji Sung'u sevmeyi denemeyi hiç düşündün mü hiç?"diye sordu. Böyle bir şeyi hiç aklımdan geçirmemiştim. "Hayır tabiki"dediğimde istediği cevabı almış gibi parmağını şıklatıp doğruldu. "İdeal tipinin Ji Sung'a da uyduğunu biliyorsun ve şuan bir bebeğiniz var. Ji Sung sadece dış görüşünü olarak değil çok konuda iyi ve güzel birisi abi sadece dene olur mu? Onu sevmeyi dene bir bebeğiniz varken ne yapmayı düşünüyorsun ki başka"dedi. Peki ben onu seversem o beni sevecek miydi ki?

"Tek benim hislerim mi önemli olan? Onun bana karşı beslediği bir his yokken"dedim. O ise ayağa kalktı odadan çıkmak için kapıya yöneldiği sırada mırıldandı. "Onun seni sevdiğini hâlâ anlayamamış olman ne kadarda aptalca"dedi. Hemen ayağa kalktım o kapıyı açıp çıkacaktı ki kolunu tuttum. "Ji Sung...benden mi hoşlanıyor?"diye sordum. Cidden böyle bir şey olabilir miydi? "Hoşlanmıyor"dediğinde rahatlamıştım ki HyuJin "O senden hoşlanmıyor o sana aşık"dedi.

✒.

Ceketimi alarak dışarı çıktım. Herkes uyumuştu ve bende kafamı toparlayıp biraz daha düşünmek adına yürüyüş yapmaya karar vermiştim. Evin bahçesinden çıkınca kafama göre yürümeye başladım.

Ji Sung beni ne zamandır seviyordu? Ve şimdiye kadar nasıl söylemeyip içinde tutmuştu? Gerçekten ilginç birisiydi. Adımlarımı bir marketin önünde durdurdum. Bir paket ramen yemek fena olmazdı. Marketin içine girip ramen reyonuna ilerledim. Acılı, soya soslu bir rameni alıp camların önündeki masaya gittim ve içine sıcak suyu koyup pişmesini bekledim.

Yanımdaki sandalyenin çekilmesi ile birinin oturacağını anladım. "Ah Jungkook?"dedi tanıdık ses. Hemen kafamı ona doğru çevirdim. Ji Sung?
Bu saatte neden buradaydı. "Neden bu saatte dışarıdasın ve Min-Seo nerde?"diye iki soru yönelttim hemen. O ise sakince sandalyeye oturdu ve elindeki çikolatayı açmaya başladı. "Min-Seo uyuyor annem yanındaydı ve biraz hava almak ve kafamı toplamak için dışarı çıkıp yürüyüş yapmak istedim"dedi ve çikolatalısından bir ısırık aldı. O da benimle aynı düşünmüştü.

"Yarın boş musun?"diye sordum. Düğün tarihini ,gelinliği falan alabilirdik. "Biliyorsun artık şirkette çalışmıyorum ve işim yok. Yani evet boşum"dedi. Bir an önce bu işi halletsek iyi olacaktı. "Babam düğün işlerinin hiçbiri ile uğraşmayacağını söyledi. Yarın düğün tarihini alalım"dediğimde ilk önce yutkunmakta zorluk çekti. Ardından zorla yutkunarak nefes aldı ve kafasıyla beni onayladı.

Ben ramenimi yedikten sonra onun daha elindeki çikolatayı bitirmediğini gördüm. Ne kadar yavaş yiyordu. Ayağa kalktım ve boş paketi çöpe attım. "Hadi kalk seni bırakayım"dediğimde elindeki çikolatayı yere düşürdü. Niye bu kadar şaşırmıştıki?
"Kalkacak mısın?"diye sorduğumda hızla ayağa kalkmaya çalıştı ama sadece çalıştı. Ayakları sandalyenin bacağına dolandı. Az kalsın düşüyordu ki refleks olarak onu tuttum. Ellerim hala onun belindeyken gözlerini yavaş yavaş benim gözlerimle buluşturdu. Ne kadar derin bakıyordu öyle. Sıradan bir bakış değildi çok anlam ifade ediyordu bakışları. Dikkatlice onu kaldırdım ve ellerimi çektim. Ardından marketten çıktım. Bir kadına yakın durmak ne zamandan beri beni garip hissettiriyordu.
Gelip gelmediğine bakmak için kafamı arkaya çevirdim. Marketin duvarına yaslanmış elini de kalbine koymuş sakinleşmeye çalışırdu. Cidden onu bu kadar etkiliyor olabilir miydim?

Kendini toparlayıp dışarı çıktı yanıma gelince yürümeye başladık. Ama yol boyunca ikimizde bir kelime dahi etmemiştik. Evlerinin önüne gelince adımlarımı durdurdum. Ji Sung'da durdu ve kısık bir sesle teşekkür etti. "Yarın sana mesaj atarım"diyerek arkamı dönüp Taehyung'un evine doğru yürümeye başladım. Bu saatte kendi evimize gitmek istemiyordum.

Neden bir kadına yakın davranmak bu kadar zordu? Ji Sung aslında güzel bir kızdı ve benim ideal tipime de uyuyordu. Ve bugün yaşananlar...Onun belini tuttuğumda içimde oluşan garip his.. Hoşlanmak ya da etkilenmek değildi ama bunlara yakın bir şeydi. Bunu biliyordum.





Merak etmeyin hemen yumuşatmam JK'i azcık sürünsün hem Ji Sung hem JK.

Çok çok hastaydımm
Tam iyileşemedim zaten amaaaaa

Bangtan'ın Lemona vitaminleri sağ olsun ondan düzenlice içince daha iyi oldum


Türkiye'den veya internetten alınmıyor Kore'den biri getirirken getirmişti bana. İlaç sayıldığı için gümrükten geçmiyor :( Bir daha alabilirsem Twitter üzerinden çekiliş ile size ulaştırabilirim de sizde alma imkanınız olursa alım cidden çok iyi geldi bana.

Neyseeeeeee. Sizi Seviyorum bir dahaki bölümde görüşmek üzere öpüyorum muah muah

Answer ❦︎ |JJK|✔ [Tamamlandı] Où les histoires vivent. Découvrez maintenant