Lutz Akademisi

9.3K 476 31
                                    

Yolun bittiği ve ağaçların arasına daldığımız yerde araba sallanınca uyandım. Benim dışımda herkesin pür dikkat dışarıya baktığını görünce fazla rahat mı davranıyorum diye düşündüm. Etrafıma bakarken " Neler oluyor?" diye sordum. Aaron elimi daha sıkı tutarken " Gelmek üzereyiz." diye fısıldadı. Damon arabayı durdurunca kapıyı açıp dışarı çıktık. Ağaçtan başka bir şeyin olmadığı bir ormanın ortasındaydık işte. Etrafıma bakarken " Ben akademi falan görebmiyorum." dedim.

Damon'ı izleyerek oldukça kalın gövdeli ve üzerinde 3 ince kırmızı şerit bulunan ağacın önüne geldik. Elini şeritlerin üzerine koyduğu anda önümüzde bir dalgalanma oldu. Neredeyse görünmeyecek kadar ufak bir hareketti. Sanki önümüzde orman desenli bir perde vardı da rüzgar estiği için dalgalanmıştı. Daha son kocaman bir sis yığını kalkmış gibi bir anda aydınlık oldu ve bir anda önümde kocaman akademiyi görünce şaşırdım. Etrafıma bakarken " Bu da ne?" diye sordum.

Beraber içeri doğru yürüdük ve arkamızdan aynı şekilde kapanan şeye baktım.Bu taraftan bakıldığında ormandan eser yoktu. Ağaçlar , yapraklar , çalılar yoktu. Onun yerine tamamen beyaza boyanmış devasa bir kapı gibiydi. Sağ ve sol taraflarında tuhaf aparatlar bulunuyordu. Damon bizi o aletlerden birinin yanına götürdü. Kapıya yapıştırılmış bir tablete benziyordu. Damon gülümseyerek elini tabletin üzerine koydu , kapı yine açıldı ve orman tüm ihtişamıyla önümüze serildi.

Damon'ın " Bu giriş ve çıkışları kontrol eder. İstersen dene Senin de el izin eklenmiş olmalı." demesi üzerine elimi tabletin üzerine koydum. Kapı aynı şekilde açıldı. Bu inanılmazdı. Bu dünyada oldukça fazla zaman geçirmiştim ama hala beni şaşırtacak şeylerle karşılaşabiliyordum. Gözlerimi kapıdan çekip akademiye baktım. Bu kadar büyük olacağını düşünememiştim. Şu anda görebildiğim üç bina vardı ve resmen tur rehberliğini üstlenen Damon anlatmaya başladı.

" Şu gördüğün en büyük bina. Ona ana bina deriz. En üst katının hepsi konferans salonudur ve önemli toplantılar orda yapılır. O kadar büyüktür ki en uçta oturanın konuşanı görmesi zor olur."

Eric şaşkın bir şekilde etrafına bakınırken " Tanıyamadım resmen. Gerçekten çok değişmiş." dedi. Damon'ın " Bay Sullican saldırıdan sonra burayı biraz değiştirme kararı aldı." demesiyle gözlerimi akademiden çekip ona diktim ve " Ne saldırısı?" diye sordum.

" Üzgünüm. Bildiğinizi sanıyordum. Yaklaşık bir yıl önce 100 belki de 200 merial buraya saldırdı. Çok öğrenci kaybettik ve binalarda hasar gördü. Burası için tam bir yıkımdı. Ama merak etme artık buraya giremezler. Hele ki 100 kişi.. güvendeyiz."

" Tamam biz tura devam edelim."

" Nerde kalmıştım."

" Ana bina."

" Ah evet. Yukarısı konferans salonu. En aşağı kat toprak , bir üstü su , bir üstü ateş ve bir üstü de hava. Yani her katta belli bir element çalışabiliyor."

" Neden?"

" Çünkü bina buna göre tasarlandı mesela ateş katında asla yangın alarmı olmaz ama yangın söndürücünün en çok olduğu yer orasıdır."

" Şu en üst katta ne var?"

" Orda genelde turnuvalar , yarışlar ve sınavlar olur. Açık olduğu için her element için uygundur."

Parmağıyla diğer binayı gösterince bakışlarımı oraya çevirdim.

" Burası masa başı derslerin işlendiği yer."

" Lütfen bana matematik deme."

" Bildiğimiz matematik değil."

" Anlamadım şimdi bildiğimiz matematikden daha kolay olacaksa bir problem yok ama bildiğimiz matematikten daha zor olacaksa orda dur!"

ATEŞLE OYNAMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin