Lutz

33.1K 1.4K 50
                                    

Sinirlerim o kadar bozulmuştu ki ağlamak istiyordum. İçeriye geçip tekli koltuğa oturdum. Onlarda karşıma dizildiklerinde beklemekten sıkılmış bir şekilde kaşlarımı kaldırarak '' Anlatacak mısınız artık?'' diye sordum. Eric açıklamasına başlamak için öne doğru eğilirken boğazını temizledi ve konuşmaya başladı ama söylediği tek şey '' Biz.. Normal değiliz.'' oldu. Gerçekten mi? Eğer şu an emin olduğum tek bir şey varsa o da zaten buydu.

'' Evet o kısmını gayet iyi anladım.''

'' Biz yani şey.. Bilirsin.''

'' Hayır bilmem. Ve oldukça da sabırsızım artık gevelemeyi bırakıp konuşur musun?''

'' Bizler Lutz adı verilen bir topluluğa aitiz. ''

'' O zaman ait olduğunuz yere dönün.''

'' Bazı şeyleri kontrol edebiliyoruz. 4 element gibi. Ateş, hava, su ve toprak.''

'' Siz liseyide atlamışsınız sanırım çünkü onlar gerçek element değil.''

Aqua oflayarak '' İnekliğin zamanı değil. Bizim topluluğumuz öyle kabul ediyor.'' diye söylendi. Her ne kadar ona şu an sinir oluyor da olsam bir konuda haklıydı. Benim ineklik yapmamın zamanı değildi. Eric , Aqua'ya sakin olmasını söyler gibi bir bakış attı ve konuşmaya devam etti.

'' Leslie toprağı , Aqua suyu, Aaron ve Harry ateşi ve bende havayı kontrol edebiliyorum. Daha eğitim alan bir sürü kişi var ama senin için biz gönderildik. Aynı zamanda bazı psişik ve kinetik güçlere sahip olanlar ve daha değişik şeyler yapabilenlerde var. Onlara da Loraans deniyor.''

'' Sizin adınıza çok sevindim.. Ama bu işin benimle ne alakası var?''

'' Sen de bizden birisin.''

'' Bu hiç komik değil.''

'' Dalga geçmiyorum Adena. Ciddiyim.''

'' Bu mümkün değil. Ben bırak bunlardan birini kontrol etmeyi bebek bile bakamayan bir insanım.''

'' Bizim gibi olanların ebeveynleri genelde bunun farkındalarsa çocuklarının isimlerini kontrol edebilecekleri elementlerle ilgili bir şeyler koyarlar. Bu bir gelenektir. Adının anlamını araştırdın mı?''

'' Hayır ama eğer annem ya da babam benim böyle birşeyle ilgim olduğunu bilselerdi bana söylerlerdi ve özellikle de adımı bununla ilgili birşey koym..."

'' Adena, ateş demek.''

'' Siz gerçekten benimle dalga mı geçiyorsunuz? Böyle bir şey olamaz!''

'' Üzgünüm geçmiyoruz. Ve sen bize lazımsın.''

'' Niye?''

'' Çünkü sende bizden birisin ve güçlerini kontrol etmeyi öğrenmen lazım. Yoksa hem kendin için hem de bizim için çok büyük bir tehlike olursun. Ayrıca olası bir savaş ihitimali var. Eğer Merialler saldıramaya karar verirse tamamlanmış olmamız gerekir.''

'' Harika.. Saçma bir ad daha.. Meriallerde neyin nesi?''

'' Basit bir şekilde anlatacak olursak bizim kötü versiyonlarımız gibi. Yetenekleri bizimkilerden daha az.. Lutz toplumu içinde yer almayı reddettikleri için farklı bir topluluk oluşturdular.''

Beynimden gerçekten dumanlar çıktığını hissediyordum. Herşeyi anlamaya ve aklımda tutmaya çalışmak çok zordu. Sanki tüm bunlar sahteymiş ve bende bir video oyununun içine düşmüşüm gibi geliyordu. Adını bile anlamadığım bir romanın kapağını açıp içinde gördüğüm farklı dildeki yazıları okuamaya ve anlamaya çalışmaya benziyordu. Bu konuda pek başarılı ve istekli olduğum söylenemezdi. Hatta hala içimden bir ses tüm bunların zihnimin bir oyunu ya da saçma bir rüya falan olduğunu söylüyordu.

'' Peki bu Merialler neye benzer?''

'' Bizler tuhaf yaratıklar değiliz. Normal insan gibiler.''

'' Onlar bu kadar tehlikeliyse neden size katılayım ki?''

'' Zorundasın. Senin güvenliğin için. Senin gibiler yani yeteneklerine yeni yeni kavuşanlarda belirtiler ortaya çıkar. Mesela yanmasına rağmen elin çok acımıyor değil mi?''

Bakışlarımı elime indirdim. Tamamen unutmuştum ama acı var mı yok mu diye odaklandığımda gerçekten hiçbir şey hissetmiyordum. Görüntüsünün pek iç açıcı olduğu söylenemezdi ama Eric haklıydı. Tekrar ona baktığımda gülümsüyordu.

'' Güçlerin tam anlamıyla ortaya çıkmadan önce eğitilmen lazım. Nasıl kullanacağını öğrenmen ve kendini savunmayı bilmen lazım. Biz de bu sırada sana yardım edip Meriallerin seni bulmaması için herşeyi yapacağız.''

'' Yani o gençleri Merialler mi öldürdü? Sizin tamamlanmanızı önlemek için?''

'' Evet. Aynısının sana olmaması için dikkatli olmamız lazım.''

'' Peki başka şeylerde yapabiliyor musunuz?''

'' Genelde diğer güçler Loraansların ilgi alanıdır ama çok daha hızlıyızdır. Bedenlerimiz normal insanlarınkinden çok daha dayanıklıdır. Ayrıca başka birkaç şey daha da var.''

'' İnsanların okudukları kelimeleri ve harfleri değiştirip onlara akıllarını kaçırtmakta bunlara dahil mi? Çünkü içinizden biri bunu yapıyor. Hemde hiç durmadan.''

Bakışlarımı Aaron'un üzerinde sabitledim. Utanmış küçük bir çocuk gibi başını önüne eğdi ama onu tanıdığım kadarıyla bundan hiç ama hiç utanmadığını anlayabiliyordum. Siyah saçları önüne dökülmüş bir şekilde oturuken Eric sinirli bir şekilde ona döndü.

'' Seninle bu konuda konuşmuştuk Aaron! Bunu yapmaya bir son vermelisin. Zaten senin yüzünden çok daha önce açığa çıktık. Artık tehlikede!''

'' Bu benim suçum değildi. Eğer birinden hesap sormak istiyorsan Stephan'a git.''

'' Stephan ne yaptı ki?! Zaten o konuda ne kadar hatalı olduğunun farkındasındır.''

Araya girip '' Stephan'ın konuşmamasını nasıl sağlayacaksınız?'' diye sordum. Eric sinirli bir şekilde arkasına yaslanırken '' Yarın Wilmington'dan bir Loraans gelip halledecek.'' dedi.

'' Nasıl yani hafıza silmek gibi mi?''

'' Değiştirmek diyelim. Aaron'un ellerinden alevler çıktığını hatırlamayacak. Nasıl bu kadar kontrolsüz olabilirsin?!''

Aaron bir süre için bana baktıktan sonra '' Onu uyarmama rağmen beni dinlemedi. Önemli bir şey değil.'' dedi.

'' Seni bu kadar sinirlendirecek ne yaptığını merak ediyorum. Hoş sinirlenmesi çok da zor biri değilsin ama..''

'' Beni öptü.''

ATEŞLE OYNAMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin