on beş

2.6K 178 48
                                    

Bana Son Kamelya demişti. O kitabı okumuş muydu yani? Tabii ki okumuştu. Başka nereden bilebilirdi ki? Eğer kitap okuyan biriyse gerçekten de bu tüm ön yargılarımı duvardan duvara vurabilirdi. sanırım onu sevmiştim. Arkadaşım olmasını, tüm dertlerimizi konuşmak istiyordum. Aşk meşk ilişkisi olarak düşünmemiştim. Biraz aptalca hayaller kuran bir kızdım ve bunun hayalini kurmuştum. Tabii, anonim olarak değildi. Sahi, ona ne zaman söyleyecektim? Zaman kendini belli ederdi, belki.

"Dalgın gibisin." Görkem elindeki kolyeyi parmağında oraya buraya sallayarak karşıma oturdu. Kantinde kızları bekliyordum. Tuvalete uğrayıp, yemek alacaklardı. Yemek seçmede çok kötülerdi.

"Efendim?"

"Dalgın gibisin, diyorum. Ne düşünüyorsun böyle kara kara?"

"Hah, şey ya, proje ödevini düşünüyordum da ben."

"Baya dalmışsın, çok önemli değil ki. Yap gitsin işte."

"Hala ne yapacağıma karar veremedim." Gülümseyerek önümdeki sıcak çikolatanın tahta kaşığını oynattım. Sınıftan, samimi olmak üzere olduğum ama olmadığım bir arkadaşımdı. Herkese çatan bir tipti. Yani özel olarak benimle ilgilendiği yoktu.

"Seçersin, kolay bir konu biliyorum, sana atarım. Im, ben de aşırı sıkıldım. Baktım masum masum bakıyorsun etrafa, dedim bu kız birine mi vurulmuş?" Biraz pis bir sırıtış attıktan sonra karşımdaki kişilere baktı. Birkaç kişiyi eliyle işaret edip 'bu mu' der gibi bakmıştı. Gülerek göz devirdim.

"Kimseye vurulduğum yok ama seni vurmak üzere olduğumdan şüphe olmasın." Gülerek kızların geldiği yöne döndüm. Kızlarla Görkem çok yakındı.

"Oo, benim manitam buradaymış." Elini Duygu'nun omzuna atıp söylüyordu bunu.

Duygu alaycı ifadesiyle Görkem'in omzuna koyduğu eli tuttu. "Yine modundasın, Görkemciğim."

"Ya boş yapma, Görkem."

"Yi biş yipmi, Girkim. Zehra, bugün üzemezsin beni. Ee, Milka, yeni manitam nasıl?" Gerçekten ismime acıyorum.

"Şeyin haberi var mı bundan? Duygu'nun? Yani, şey, pardon. Manitanın?"

"Ya tamam, şaka maka sizi davet etmeye geldim. Aslında davet değil. Adam yok. Mecbursunuz."

"Resmen bizi kullanıyorsun. Nereyeymiş peki?"

"Korku evine!" Görkem soruma yanıtını anı gerçekten yaşayarak vermişti. Ellerini açarak mutlu mutlu söyleyip, bizim sevinmemizi bekleyerek 10 saniye kadar aynı pozisyonda durmuştu. Biz sadece bakmıştık, kızlar da masalarına oturmuştu. Beklediği tepkiyi alamayınca tek kaşını kaldırdı. "Ee, sevinmeniz gerekiyordu."

"En son Luna Park'a gittiğimiz zamanı hatırlıyor musun? Gondolun tepesinde bana sarılman yüzünden düşmek üzereydim?"

"Ve kız gibi çığlık atıyorsun?"

"Hadi ama Zehra, sen çığlık atmayınca yerine ben atmıştım. Boğazın mı acısaydı? Ve Duygu, kalbim çıt, göz yaşım pıt. Özlemimden sarıldım. Ayıp yahu. Hem bir arkadaşın kafasını dağıtalım diye gidiyoruz." Bu çocuğun her hali beni güldürüyordu. Gerçekten çok iyi bir çocuktu. Okulda anlaştığım, samimi olmayı uygun gördüğüm tek erkekti. Aslında bizim sınıftaki tüm erkekler masumdu. Eski okulumda sapık sapık hareketler sergiliyorlardı. Ama şimdikiler gerçekten birbirlerine sarkmaları dışında kızlara karşılıklı samimiyet olmadığı sürece çok sırnaşan tipler değildi.

"Ee, dört kişi miyiz?" Evet ben kabul etmiştim. Uzun zamandır gitmeyi düşünüyor ama pek de birine söz etmemiştim. Unutuyordum.

"Gidiyor muyuz?" Görkem heyecanla ellerini çırparken kızlar bana döndü. "Gidiyor muyuz?"

"Gitmiyor muyuz?" Dirseğimi masaya yaslamış elimi de çenemin altına koymuştum. "Bence gidiyoruz."

***

Görkem, kork-u memnu gurubunu oluşturdu.

Eklendiniz.

Görkem: Evet arkadaşlar

Görkem: Tek tek yazışmayalım diye grup açayım dedim amaa siz yine de tek tek yazmayın

Görkem: Gelecek diğer kişileri eklemedim

Görkem: Numaranız yabancıya gitmesin belki istemezsiniz diye

Görkem: 3 kişiler

Öz Kız Kardeşim: ya al boş yabma

Mila: benim numarayı saldım ben

Duyguş: Sen ne düşünceli çocuksun

Duyguş: zenginsen evlenelim

Görkem: Biz zaten evliyiz bebeğim

Görkem: Ya milka jsügshsüfskfüs

Görkem: Boşum nabim

Görkem: neys tm ekliyim

Görkem, 054* kişisini ekledi.

Görkem, 050* kişisini ekledi.

Görkem, Ata Sarp kişisini ekledi.



...
Ups! Buralar karışır.
Bu arada bildirimleriniz gerçekten beni mutlu ediyor, sizin sayenizde giriyorum. Ama 12. sınıfım pek ilgilenmiyorum. Özür dilerim. Söz bu tatil size bölüm atacağım. Diğer kitaplarımı unutmayın! Sizi çok seviyorum. Kalp, kalp, kalp.

Öyle Kolay Aşık Olmam || Texting || ÖKAOHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin