• Bölüm 26 •

1.5K 110 34
                                    

"Uyan hadi!"

Sertçe saçımın çekilmesiyle araladım gözlerimi.
Üzerine yattığım soğuk zeminin hissi tenimi ürpertirken,oturur pozisyona geldim. Oturduğum sırada üzerime çöken suçluluk ve merak hissi tekrar göstermişti kendini.

Issız,bucaksız kaçırıldığım bu yerde; Deniz'den bir haber alamamak,ölüp ölmediğini bilememek, en önemlisi ise buradan çıkamıyor olmam canımı yeterince sıkıyordu artık.

Bugün bu işe bir son vermenin vakti gelmişti,çünkü sabrımın son damlalarını bu zemine dökmüş ve üstüne basarak devam etmiştim.
O an tekerlekli masa üzerinde getirilen aleti gördüm,buruk bir gülümseme belirdi yüzümde.
İçime dolan hırs ile sarfettim sözlerimi.

"Bu sefer voltajını arttırın,arttırın ki buradan çıktığımda yaşama olasılığınız gittikçe azalsın"

Önce etrafımda beliren 10 takım elbiseli adama kaydı gözlerim,daha sonra ise bana alayla gülen adama.

"Bu adamların her birini gözlerinin önünde öldüreceğim,Duru"

Gerçekten bunu yaparsa,inanın bana çok iyi olurdu. Kaç gündür şiddet gören bir tek bendim,başkasını izleme fırsatım olucaksa eğer,bu kesinlikle kapanmış iştahımı açardı.

"Ne duruyorsun?"

Gülerek kurduğum cümleye karşın,adamlarına baktı ve bana doğru gelmelerini işaret etti.
Saçımın geriye doğru çekimesiyle kendime fısıldadım,
yine başlıyoruz..
Gözlerim yaşlanıyordu sürekli,ama gülmekten.

Kollarıma bağlanan kablolarla birlikte başımı dik tutarak karşımdaki adama baktım.

"Anneni seviyor muydun?"

Duyduğum soru ile sıkıca yumdum gözlerimi. Zaaflarımdan vurarak beni sinirlendirmeye,sinirlendiğimde ise verilen elektriği daha ağır hissedeceğimi biliyordum. Kendince planladığı aptal planı buradan çıktığımda ona yedirecektim.

"Peki seni başka bir adamdan yaptığını biliyor muydun?"

Elektrik bedenime yayıldığı sırada kastım vücudumu. Güçsüz hale gelmem adına elektriği uzun süre tutarak bedenimi zedeliyorlardı. Fakat bilmedikleri bir şey vardı;
Beni güçsüz kılmak için önce ruhumu almalıydılar,çünkü ancak ruhsuz bedenimle bir savaşı kaybedebilirdim.

"Biraz daha arttır"

Söylediğim söze şaşıran adamın yüzüne tiksinerek baktım. Odada yalnız o ve ben vardık. Onun aptallığını kullanarak buradan çıkacaktım artık.

"Ne o? Arttırsana hadi"

Arkasına döndüğü sırada pantolonunun içine yerleştirdiği silahı farkederek başımı öne eğdim ve dişlerimin deli gibi acıyacağını bilerek ağzımla aldım silahı. Hızlı hareketlerle arkasını dönen adama bakmadan ağzımdaki silahı elime bırakarak önce elimdeki iplere sıktım. Ayağa kalkmaya yeltendiğimde üzerime çullanıldığı sırada;

"En ufak bir hareketinde beynini uçururum"

Ayak bileklerime bağlanan ipleri çözerek kendimi minik hapishanemden kurtardığımda kendime gelmiştim,güç yine bendeydi,olması gerektiği gibi.
Adamın yakalarını kavrayarak beni oturttuğu yere oturttum.

"Elektriği organlarındaki hücrelere kadar hissedeceksin,heyecanlı mısın?"

"KURTULAMAZSIN BURADAN!"

"Kurtulmak istediğimi nereden çıkardın?"

Elini ayağını bağlama gereği duymadan kabloları yerlerine yerleştirdim ve ekrandan en yüksek dozu seçerek başlata bastım. Düğmeye değen parmaklarımla birlikte yayılan elektriği adamın yüzünden anladığım sırada huzura erdim. Çığlık atmaya bile mecali olmayan adamın vücudu,tüm bir evi donatacak kadar elektrik taşıyordu.

Sadist Kız | Tamamlandı (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin