Sadist Kız | Tamamlandı (+18)

• Bölüm 16 •

Soğuktan moraran vücuduma kaydı gözlerim. Sahi,kaç gündür bu dondurucudaydım? 4?, 5? Çenem soğukta titremekten ağrıyordu ve göz bebeklerimin kuruluğundan her göz kırptığımda acı çekiyordum.

Dirençli kalmaya çalışarak aklımda kurduğum plana odaklandım. Sürekli dışarıya çıkmaya çalışmış,hakaretler yağdırmış ve tehditler savurmuştum. Hepsi başarısız olmuştu. Eğer deli numarası yaparsam beni buradan çıkartır başka bir odaya alırlardı. Odaya alacakları sırada atak yaparak kendimi kurtarabilirdim.

Çünkü emindim ki birileri bana işkence çektirmek istiyordu ve deli insanların kendine zarar verdiklerini de herkes bilirdi. Ben kendimi diğer dünyaya teslim etmeden beni durduracaklarından emindim.

Saçlarımın birkaç telini sertçe çekerek koparttım. Pantolonumu yırtarak kalan parçayı dişlerim arasına sıkıştırdım. Pantolonumun iç cebinde olan çakıyı çıkartarak bacağımdaki açık kısma derin bir kesik attım.

Çığlığımı örten kumaş parçasını bir köşeye savurup bacağımdan yere doğru inen kanları elimle temizleyerek elimi yüzümün her tarafına sürdüm. Kan elimi buladıkça vücudumun her yerini kana buluyordum.

Kapıya doğru yaklaşarak duvarın her bir bölgesine tekme savurdum ve bağırmaya başladım. Saçma sapan şekilde bağırarak etrafa yumruk attım ve ellerimin kanamasına yol açtım. Bunların hepsini kendime zarar verdiğimi göstermek adına yapmıştım. Buradan çıkacaktım. Ona kavuşacaktım.

"Ne yapıyorsun lan sen orda?!"

Kapıyı açıp bana ters bakışlar atan görevliye sert bir ifadeyle baktım ve daha sonra gülmeye başladım. Görevli vücudumdaki kanlara şaşırarak bakarken bana anlam vermeye çalışıyordu.

"PATRON! BU APTAL KENDİNİ KESMİŞ!"

"KENDİNİ KESECEK ALETİ NEREDEN BULMUŞ?! SİZ APTALLARA İŞ VERİYORUM VE İÇİNE ETMEDEN RAHAT DURAMIYORSUNUZ! ÇIKARTIN LAN KIZI! KARŞI ODAYA ALIN,BECERİKSİZLER!"

Duyduklarımla sinsice sırıttım ve görevliye dönerek tekrar gülmeye başladım.

"Sen de kes lan sesini!"

Kolumdan sertçe tutarak beni odadan çıkarmaya yeltendiği anda kolumu tuttuğu eli ters çevirerek onu duvara ittirdim.

"Şimdi senin ses tellerini deşip eline vereceğim,ne dersin?"

İç cebimden çıkardığım çakıyı adamın boğazındaki şah damara sapladım ve çakıyı sertçe sola doğru ittirdim. Üstüme sıçrayan kanı kolumla silerek adamı köşeye ittirdim. Belindeki kemeri hızlıca çıkarttım ve belindeki silahı da aldım. Odadan çıkmaya yeltendiğim sırada üzerime doğru gelen 2 adama baktım.

"Hoşgeldiniz beyler"

Elimdeki kemeri birinin boğazına sertçe geçirerek sıktım ve kasıklarına tekme attım. Sol elim kemeri sıkıca kavrarken sağ elimle arka cebime sıkıştırdığım silahı çıkartarak diğer adamın alnına ateş ettim. Boynunu kemerle sıktığım adama dönerek gözüne silahı dayadım ve tetiğe bastım.
Zaman kaybetmeden buradan bir an önce çıkmalı ve Deniz'i bulmalıydım.

Hızla dondurucudan çıkarak sıcak havayla birleşmenin huzuruyla sinirlerim kaynamaya başladı. Beni buraya tıkan şerefsizi doğduğuna pişman etmeyi aklıma koymuştum. Merdivenlerden yukarı doğru koşarak ilk gördüğüm odaya daldım. Masasının başında duran 'patron' denen pisliğin bana şaşkın ifade ile bakmasıyla kendime geldim.

Yere doğru eğilerek ayaklarına 2 el ateş ettim. Bağırmasını umursamadan yanına adımlayarak tişörtümü çıkardım. İki parçaya ayırarak adamın gözlerini ve ellerini hızlıca bağlayarak yanımda süründürmeye başladım.