0.2

1.5K 82 26
                                    

07.23

Bilinmeyen numara: Günaydın günışığım. Bugün seni görmek için sabırsızlanıyorum.

Annabeth'e mesajımı atıp ekranın başında beklemeye başladım. Benim Piper olduğumu düşünüyordu.

Annabeth: Bana günışığım demeyi keser misin?

Bilinmeyen numara: Sen nasıl istersen günışığım. :)

Annabeth: 😒

Annabeth: Beyninin varlığı konusunda şüphelerim var.

Bilinmeyen numara: Güzelliğine erimiş olmalı.

Görüldü 07.25

Daha fazla mesaj atmadan kahvaltı yapmak için mutfağa geçtim. Tuvalette bile yazacak kadar olmuştum artık.

Annabeth ve Piper'ı koridorda önümde yürürken buldum. Konuşmalarına biraz kulak misafiri olmuştum. Annabeth dünkü mesajlardan bahsediyordu ve Piper'ın telefonunu elinde tutuyordu. Muhtemelen mesajlara bakmıştı ve yazan kişinin Piper olmadığını anlamıştı. Bu benim için iyiye işaretti. Jason gelip kolunu omzuma attı. "Bu akşam yedide saha ayarladık gelirsin değil mi?" Sırıttım.

"Ben ve maça gelmemek ha?" Jason'ın omzuna vurdum.

"Piper izlemeye gelecek. Bütün sayıları bana bırak tamam mı?" Gülümsedim. Keşke Annabeth de gelseydi. Ona Stephen Curry'den aldığım imzalı topu bile verirdim.

"Bakarız." Jason'ın sırtına elimi koydum. Spor çantamı dolabıma bırakıp matematik sınıfına geçtim. Bugün matematik sınıfında Annabeth iki önümde oturuyordu ve önümdeki Elyan'ın kısa boylu olması onu ders boyunca izleyebilmem anlamına geliyordu. Çarşamba günlerini bu yüzden hep seviyordum.

Annabeth, tüm sorulara doğru yanıt verirken ben sadece onu izliyordum. Ara sıra işlemi tahtaya çıkıp yapıyordu. Ben de defterime saçma sapan şeyler karalıyordum

Dersin bittiğini belirten zille istemeyerek yerimden kalktım. Dolabıma doğru uyuşukça ilerledim, spor çantamı alıp defterlerimi bıraktım. Annabeth dibimden geçerken çilekli kreminin bıraktığı kokuyu içime çektim. Bu kokunun eşi benzeri yoktu.

Hava sıcak olduğu için saçlarımı kurutmamıştım. Vücut ısım zaten yeterince yüksekti. Saçlarımdaki klor kokusu yürüdükçe etrafıma yayılıyordu. Sanırım bağımlıydım. Hem klor kokusuna hem de Annabeth'in kokusuna.

Boş koridorda yürürken Guns N Roses'dan Sweet Child O Mine'ı mırıldanarak söylüyordum. Karşıdan Annabeth'in bana sırıtarak geldiğini gördüğüm zaman kırmızı mı oldum yoksa mor mu bilemiyorum artık. "Müzik guruba katılmalısın Percy."

"Sahi mi?"

"Hayır dalga geçiyorum. Lütfen yüzüp okulu birinci yapmaya devam et." O an bana gülmüştü ve bu an için dünyaları verirdim. Ensemi kaşıdım. "Gitmem gerekiyor. Okula dönüş partisi için hazırlıklara başladık." Annabeth bana el kaldırdı. Ben de aynı şekilde el kaldırdım. Ona olan aşkımdan yanıp tutuşan kalbim sanırım dakikada  iki yüz kez falan atıyordu. Hemen telefonu çıkartıp Annabeth'e yazdım. Partiye kiminle gideceğini öğrenmem lazımdı.

Bilinmeyen numara: Selam canımın içi. Okula dönüş partisine kiminle gideceksin?

Telefonumu sessize almıştım. Mesajı atar atmaz koridorun sonundan Annabeth'in bilirim sesi duyuldu.

Annabeth: Hiçkimseyle...

Bilinmeyen numara: Sen ciddi misin?? Yani hem güzelsin, zekisin, popülersin ve okul başkanısın!

Annabeth: Şansını kaybetme bence!

Bilinmeyen numara: Keşke karşına çıkabilecek cesaretim olsaydı.

Görüldü 11.54




percabeth texting (tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin