10. BÖLÜM

99.9K 3.2K 171
                                    

Selamlar :) Herkesin o yoğun mesajlarına cevap vermek için sık sık uğraştım lakin bazılarınıza cevap atamamış olabilirim. Şimdiden çok üzgünüm, yazdığım iki bölüm bilgisayarımdan silinince resmen ruhsal çöküntü yaşadım. Yaptığım iş hiç kolay değil. Verdiğim emeklere ziyan olmuştu ve ben sahneleri kurgularken çok sıkıntı çektim. Umarum beğenirsiniz, tam 27 sayfa oldu çünkü :) Vote ve yorumlarınız benim çok önemli :)

10. BÖLÜM

Kate elini sürekli olarak çeken adama somurttu. Böyle bir rezaleti sanırımın en son Marryle girdiği mağazada son kalan ayakkabıyla boğuşurken vermişti. Yo hayır dedi benliği, en son rezilliğin düğün de ki o ceketti! Ya da Londra olarak yazılan yerin altına kocaman harflerle yazdığı Maldivlerdi! Tanrım son bir ay da ki rekor rezilliklerimi tarihe geçmemesi için kendimi kiliseye bile kapatabilirim. Koskoca Kate Carter’ın başına gelenlere insanlara iki yıllık dedikodu malzemesi çıkarmıştı. Keşke o lanet resmi atarken intihar etseydim diyerek mırıldandı. Hala Maldivler de ölme gibi bir şansı da mevcuttu aslın da. Delirmiş olmalıyım diyerek inledi. Alex kızın kolunu daha sert kavradı. Her gün yeni bir maceraya merhaba demekten sıkılmıştı hatta bunalmış. Sakinleşmek adına kıza doğru baktı. Sürekli olarak elini ondan kurtarmaya çabalayan kız mavi gözleriyle ona öfkeyle bakıyordu. Alex güldü, en azından sinirli diyerek kendisini avuttu..

Kate hırsla adamdan kurtulup yürürken önüne sanki Afrikadan kaçma bir aslan çıkmış gibi tiz bir çığlık attı. Alex korkarak kızılın yanına vardı. Kate ağlayacakmış gibi baktığı çantaya ağzının suları aka aka üzerin de ki etkisini gösterdi. Alex bıkkınlıkla kızın kolundan yakaladı. Kate deli gibi tepinmeye başlamıştı bu sefer. Alex kızın tepinmelerini, minik yumruklarını göz ardı etti.

“Bırak beni mafya bozuntusu! Dağ kütlesi, ek kartı tükenmiş zavallı! Bırak o çantayı alayım. Almazsam bu gece uyamam!!”

Alex kızın ona ettiği bütün hakaretleri sineye çekti. Nasıl olsa eline geçirecekti onu, şimdilik ona tepki göstermemeliydi. Genç kız uzun tırnaklarını adamın koluna geçirirken hiç acımadı. Aklın da hala o siyah parlak çanta varken onu düşünemezdi. Alex kolun da hissettiği acıyla kızın kolunu bıraktı. Kate sonun da dermiş gibi çantayı gördüğü mağazaya doğru koştu. Alex koluna biraz bakıp kıza küfür etti.

"Kahretsin! Kate!!"

Genç kız ani bir kararsızlıkla arkasına dönüp baktı. Adam kolunu diğer eliyle tutmuştu, canı pek yanmasa da ani hareketi onda şok etkisi bırakmıştı. Hiç düşünmeden gülümsedi ve arkasına döndü. Birkaç adımla adamın gür, güçlü sesi kulaklarına doldu.

"DUR!"

Kate sanki hareketten kesilmiş gibiydi. Adamın sesi onda donma etkisi bırakmıştı. Alex öfkeyle gözlerini kısarken soluklarını hızlandırdı. İki kocaman adımla kızın yanında bitti. Kate ensesin de hissettiği o nefesle titredi. Alex kızın sol omzuna elerini koyarken ani bir hareketle de kendisine çekti. Kate iki saniye de gerçekleşen olayla iri mavi gözlerini kocaman açtı. Alex kızla aralarında ki saniyeleri alabilecek boşluğa bakarken kalbi göğüs kafesini zorladı. Sadece bir an için dedi kalbi, bu kadınsız bir an düşün Alex diyerek devam etti. Kate adamın arzudan koyu kahveye çalınmış gözlerine hayranlıkla bakındı. Adam kıza hayran gibi uzun kirpiklerini inceledi. Kızıl saçları ellerine doğru dökülürken sanki yere düşen inci tanelerini toplama heyecanı içersindeydi. Kate adamın neden ona öyle bakındığını anlamadı. Daha başka bakıyordu Alex ona, önce ki gibi değil..

"Beni yaraladın.." dedi Alex kıza doğru. Kate göz kapaklarını iki kez kapatıp açtı. Alex kıza hayranmış gibi bakmaya devam etti.

"O.. ç-an..tayı-" Kate cümlesine devam edemeden adam ona doğru eğildi. Kate minik burnunun dibinde olan burna bakarken Alex kıza yandan gülümsedi.

EYVAH! BENİM SEVGİLİM BİR MAFYA (Atos Serisi-2)Where stories live. Discover now