ÇH -17-

6.3K 302 41
                                    

Bölüm: 17

Okulun kantininde Barkınla otururken bir yandanda Burcu ve Rüzgar çiftine kulak veriyordum. Ne kadar kıskansamda bazen cidden komik olabiliyorlardı. Burcu romantikleşerek, ellerini Rüzgarın suratına koydu ve ''Sensiz yaşayamam ki ben." diye fısıldadı. Rüzgar, Burcunun sesini taklit ederek "Pepsi iç o zaman." diyerek yanıt verdi. Burcu, Rüzgarın yaptığı veya yapacağı mükemmel (!) espiriyi anlamayarak "Ha?" diyerek karşılık verdi.

"Pepsi iç diyorum." demesinin ardından ayağa kalktı ve o komik danslarından birini yaparak "Pepsi yaşatır seni, pepsi." diyerek dansına devam etti. Onun bu hareketine somurtarak karşılık veren Burcuyu göz ardı ederek koca bir kahkaha patlattım ve Barkının çakmam için uzattığı eline bir beşlik çakarak kahkahamı daha da arttırdım. Kahkahama kahkahaka ile karşılık veren Barkınla delicesine gülerken Rüzgar dansına devam edip bir yandada bize kahkaha konusunda eşlik ediyordu. "Çok komik." deyip kötü bir bakış atan Burcu masadan hışımla kalkmasının ardından bakışlarımı Rüzgara çevirdim. Kahkahasını bastırmaya çalışarak omuz silkti ve masadaki yerini aldı.

Burcu'nun masadan kalkmasının ardından biraz daha oturup Rüzgarda kalktı ve masada Barkın ve ben kaldık. Birbirmize imalı bakışlar atmamızın sonunda Barkın yanına bir çocuk çağırdı ve eline parayı tutuşturdu ardından bana dönerek ''Simit istermisin?'' diye sordu, başımı olumlu anlamda salladığımda çocuğa dönerek ''Bir simir al birde, yarım ekmek döner.'' diyerek çocuğun omzuna 'hadi' anlamında bir kaç defa vurdu. Çocuk kantine doğru giderken Barkına pis pis bakıp, yumruk yaptığım elimi omuzuna geçirdim. ''Ne öküzsün Barkın.'' diyerek oturduğum sandalyeye daha da sindim. ''Sen döner yerken ben simitmi yiyeceğim hayvan!'' diyerek daha da sindim. Odun!

Çocuk elinde tutuğu simiti bana verirken, döneride Barkına uzattı. Bir iştahla dönerden ısırık alan Barkına kötü bir bakış atarak elimde tutuğum kurumuş simitimden bir ısırık aldım. Harika! Taşmı yiyorum, simit mi belli değil!

***

Okulun son tenefüs zili çaldığında Burcuyuda alarak bahçeye çıktım. Barkına bir mesaj atarak yanımıza gelmelerini belirttim. Burcu ile bankta öylece otururken Burcu derin bir iç çekti. ''Barkın, çok yakışıklı değil mi Miray?'' diyerek o imalı ses tonunu kullandı. ''Adeta bir francisco.'' diyerek dalga geçtim. Ama Barkın cidden yakışıkıydı, en azından benim için. ''Dalga geçme, bence çok yakışırsınız.'' demesinin arından tükürüğümde boğularak öksürdüm. Bir kaç derin nefes alışımın ardından Burcuya hışımla döndüm ve. ''Oha kızım, kendine gel Burcu!'' diyerek derin nefes aldım. ''Ve sakın Barkının yanında böye abuk subuk bir şey söyleme.'' diyerek devam ettim ve somurtarak önüme döndüm.

Sessiz geçen bir kaç saniyenin ardından Barkın ve Rüzgarda oturduğumuz banka oturarak -kulak vermediğim, veremediğim- birşeyer hakkında konuşmaya başladılar. Benim aklım Burcunun ima etmeye çalıştığı şeydeydi. Gerizekalı Burcu!

''Miray!'' diye hönküren önümde durmuş Kaana ve arkasında çete şeklinde duran -kaslı çetesinden- olan yakışıklı çocuklarda gözlerimi gezdirdim. ''Ne?'' diyerek kollarımı göğüsümde bağdaş yaptım. Barkın yanımda öyle bir nefes alıp veriyorduki, korkmaya başlamıştım.

''Şurada bekliyorum.'' diyerek Kaan gösterdiği yere doğru yürümeye başladı. Oflayarak yerimden kalkmaya çalıştım fakat Rüzgar ve Barkının bileğimden tutan elleri buna izin vermedi. ''Sen dur, şunların ifadelerini alalım.'' diyen Barkın ayağa kalktı peşinden  Rüzgarda, ne kadar durdurmaya çalışsamda dinlememişlerdi.

Barkının beni -en sevdiğim ayıyı keserim- demesinin ardından onların peşinden gidememiştim. O ayıyı seviyordum!

Korkuyla Burcunun rahat bir şekilde oturduğu bankın önünde dört dönerek elimi başıma vurmaya başladım. ''Ya birşey olursa?'' diye sorarak Burcuya baktım. ''Onlar hallederler.'' diyerek omuz silkti. Gerizekalı Burcu, orada senin sevgilinde var!

Çocukluk HislerimWhere stories live. Discover now