bölüm otuz altı final

3K 182 70
                                    

Bir karne hediyesi, Keyifli okumalar... 😊😊😊💕😍😘

*******

El ve ayak Bileklerim sert yatağın üzerine Demir kelepçeler ile bağlanmıştı. Bu sanırım sadece rol icabıydı. Çünkü istesem bileğimdekilerden her türlü kurtulabilirdim, bunu biliyor olmaları gerekiyordu.

"Ah! cidden kelepçeler mi?" Diye sordum. Saçma bir şekilde yüzüme bakmıştı sadece. Sonra etrafıma toplanan diğer afroditler değişik bir şeyler söylemeye başladı.

Büyü yapıyorlardı.

"έξυπνη κοπέλα !" (éxypni kopéla - akıllı kız!)

Zihnimde ailem canlandı. sonra yağmur, furkan, sonra tanıdığım tüm arkadaşlarım, ve yardım ettiğim onlarca kişi, ayla, ve... umut. Umutla yaptığımız son konuşma canlandı gözümde. Furkana melez olduğumu anlattığım an canlandı. Aylayı bir sapıktan kurtardığım an. Yağmurun yanımda uğur için ağladığı zamanlar, uğuru acımasızca öldürüp gömdüğüm dakikalar... umutun babası tarafından kaçırılıp cesetlerle başbaşa kaldığım o anlar. Öz zannettiğim üvey babamla yaptığım son konuşmam ve gerçek babamla tanıştığım o en güzel an... annemin sürekli öğüt verici o sözleri, ve melihin bana arkadaşlık ettiği çoğu anlar. Kiminle ne yaşadıysam kısa görüntüler halinde izledim hepsini. Ölmeden önce olmuyormuydu bu genelde? Yani daha önce ölmedim bilemem ama... neyse.

"ακούστε μας !" (akoùste mas - bizi dinle!)

Ruhumun benden çıktığını zannettiğim o küçük an ve kulağımda aylanın sesi...

'Hayal' diyordu kulağımdaki aylaya ait olan ses. Sustum...

'Hayalll' dedi tekrar duyduğumu ama cevap vermediğimi biliyormuş gibi çıkan bir sesle...

'Hayal direnmeye çalış' neden direneyim ki? Dedim kendi kendime. Olsun bitsin işte.

'Seni kandırdılar! Büyü biterse öleceksin' şoka uğradım. Sonra yine sakinleştim. Öleyim ne olacaktı ki. Artık hayatım da umut yoktu sonuçta. Beni affetmezdi diye düşündüm bu sefer de...

"υπάρχει θάνατος!" (Ypàrchei thànatos - ölüm var!)

Tekrar zihnime girdi ayla. 'hayal! Lütfen kendini bırakma. Senin ölümünle kalmayacak bu büyü. insanlar, hayvanlar, bitkiler... yaşayan tüm canlılar ölecek. Ailende dahil...'

Ailemde dahil...

Ailemde dahil...

Ailemde dah-...

Koca bir küfür çektim içimden. Kendi isteğim ile hem dünyadaki masum insanları hemde ailemi ölüme itecektim. Hızla direnmeye başladım. önce kelepçeleri kırmaya çalıştım. Ama kırılmıyorlardı. Nedensizce kurt tarafım ortaya çıkmış ve hırlıyordu. Vampir yönüm yada peri veya büyücülükle ilgili her şey geri plandaydı vücudumda...

Sonra bir ses duydum. Büyük gürültülü bir ses. Hemen ardından Birilerine giren bıçak sesi, 2 tane silahın sesi ve kemik kırılma sesleri. Tükenmişim gibi hissettim. Hareket dahi edemiyordum.

"Hayal bana bak!" Umut'un sesiydi bu. Beni sarsıyordu. Ama gözümü açamıyordum. Tekrar bağırdı umut. "hayal lütfen güzelim aç gözünü!" Hala sarsarken bu sefer melihe bağırdı. "Melih!! Açmıyor gözünü yardım et!"

Melihin yanıma gelişini hissettim. Belim ve omuzum yanıyordu. Dövmelerim... bir hırlama sesi kulağımın dibindeydi. Melih kurt halindeydi. Umut tekrar konuştu.

"Melih iyi değilsin! Eski haline dön çabuk! Ne yapıcaz birşey söyle!"

Umut melihi'demi düşünüyordu dedim bir an içimden. Sonra melihin sesini duydum. İnsan haline dönmüştü.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Feb 29, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Dövüşçü Melez (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now