BÖLÜM 19

743 93 3
                                    

Sare ve Salih'in konuşmasının üzerinden tam üç ay geçmişti. Bu süre içinde Sare dersten başını kaldırmamıştı.
Sürekli ders çalışan kız
O günden sonra Vural'ı da yakınında  görmemişti.

Salih'i de göremiyordu eskisi kadar.
Son konştukları günden beri Salih, sadece birkaç defa aramış kısaca hatrını sorup telefonu kapatmıştı.

Okulların kapanmasına çok az bir zaman kalmıştı.
Salih, öğrencilerinin yazılı sonucları karne hazırlıkları derken çok yoğundu.

Bir yandan da Sare, aklından çıkmıyordu bir türlü. Belki unuturum diye diye kızdan uzak duruyordu.
Ama, sevgisi daha çok artmıştı.
Çok da  özlemişti Sare'yi. Kızı aramamak için kendini zor tutuyordu.

Aslında böyle olmasını Salih, istememişti.
Sare'den uzak durmayı güşünmüyordu.
Taki üç ay önce annesi arayıp Salih'e gözdağı verene kadar. Salih o günden sonra Sare'den uzak durmaya çalışıyordu.
Salih, annesini tanıyamıyordu artık
Nasıl bir kadın olmuştu böyle.
Babasından Salih'in Sare, için yaptıklarını öğrenmiş ve Salih'i aramış başının etini yemişti.
"Petek'le evleneceksin başka yolu yok" demişti.
"Bak oğlum, oradaki kızlar. Yani taşra kızıları bize göre değil.
Bize uyum sağlayamaz. Bizim yaşantımıza göre değil onların hayatları. Ben asla onu gelinim olarak görmem.
Onun için ne beni ne de o kızı üz.
Senin Petek'le evliliğinize yıllar önce karar verildi.
Bu söz benden ziyade babanın isteği.
Ben sana bunu şimdi anlatamam. 
Baban bu sözü vermek zorunda kalmış.
Onun için babanın verdiği sözü yerine getirmeye mecbursun."

Salih, o günden sonra Sare'den uzak durdu. Daha doğrusu durmaya çalıştı.
Kalbi aklı hala kızdaydı. 
Babası neden mecbur kalmıştı?
Deden sürekli o kızla evlenmesi için baskı yapıyorlardı.
Onu da öğrenecekti nasıl olsa.

Yine de daha fazla dayanamayacaktı. Ne olursa olsun artık Sare'yi görmek istiyordu.
Kızın neler yaptığını her gün Efe 'den öğreniyordu. Evden dışarı çıkmıyormuş Sare.
Sürekli ders çalışıyormuş.
Eskisi kadar gülmüyormuş da.
Hatta Efe'yle kavga bile etmiyormuş.
"Ben eski halini daha çok seviyorum. Ben eski ablamı istiyorum." demişti Efe.

"Ne oldu deniz gözlüm sana?
Seni üzen birşey mi var?" dedi kendi kendine.

Kafasına koymuştu Salih.
Mutlaka görecekti onu.
Evleri karşılıklı olmasına rağmen üç aydır görememişti onu.
Salih, bazen bahçeye çıkar... Dakikalarca bakardı kızın evine. Sare, bir kez bile dışarı çıkmamıştı.

Bugün günlerden pazardı. Eğer Sare,kabul ederse, onunla buluşmak istediğini söyleyecekti.
Telefonu alıp Sare'nin numarasını çevirip açılmasını beklemeye başladı. Telefon sonuna kadar çalmasına rağmen kız telefonu açmamıştı.
Salih, tekrar tekrar aradı onu.
Sare, bir türlü telefonu açmıyordu.

"Kız haklı tâbi" dedi kendi kendine. Sen Salih,efendi üç aydır kaç defa aradın kızı.
Sen kendinden bile emin değilsin ki. Ne yapacağına karar veremedin ki. Kızdan ne bekliyorsun?

Ne vazgeçebiliyorsun ondan.
Ne de kalbini açabiliyorsun.
Ne olacak böyle bilmiyorum?
Aslında aramızda hiç bir engel yok. Biz istesek birbirimizin olabiliriz.
Olabiliriz ama bir taraftan da herşey engel.
Benim ailem, onun gelecek hayalleri ."
Salih asla onun hayallerine engel olmazdi ki. Beraberken de okuyabilidi Sare.
Hedeflerini, hayallerini gerçekleştirebilirdi.
Salih, sonuna kadar destek verir her zaman yanında dururdu.
Salih, pes etmedi tekrar tekrar aradı kız ama bir türlü ulaşamadı.
Ne yapacağını düşündü önce ve evlerine gitmeye karar verdi.

Hemen evinden çıkıp Sare'nin evine doğru yürümeye başladı.
Sare'nin evine yaklaştığında kapının açıldığını gördü.
Sare'nin annesi kapıdan çıktı ve Efe'yle beraber evden ayrıldı.
Salih, için bulunmaz fırsattı bu. Hemen bahçeden geçip evin giriş kapısını çalmaya başladı. Bir süre sonra kızın sesi duyuldu.

İKİMİZE BİR DÜNYA #wattys 2018Where stories live. Discover now