BÖLÜM 12

838 98 3
                                    

Salih, İstanbul yolculuğunu sonunda bitirmiş ti. Hayli yorgun bir şekilde geldigi İstanbul da önce kendi evine gitti.

Eşyalarını bıraktıktan sonra.
Biraz rahatlamak için duşa girip üstünü değiştirdi.
Bir süre kendi evinde dinlenip akşam saatleri yaklaşırken ailesinin evine gitti.

Arabasını büyük evin bahçesine park ederek kapıya geldi. Hiç beklemeden zile basarak beklemeye başladı.
Kapıyı kısa bir süre sonra yardımcı açtı, "Buyrun Salih Bey, hoşgeldiniz" dedi.
Salih, açılan kapıdan içeri girdi.

Anne ve babasının yemek salonunda
olduğunu duyunca oraya doğru yürüdü.
Yemek masasında  Salih'i hiç beklemediği bir kalabalık karşıladı.
Salih, onları görünce yüzünü buruşturdu.
Masada oturanlar Salih'in hiç bir zaman sevemediği,annesinin ezeli gelin adayı Petek ve ailesiydi.
Annesi Salih'i görünce hemen koşup
sarıldı.

-Hoşgeldin oğlum seni çok özledim"
dedi.
Sonra babasıyla sarılan Salih annesine,
-Neden misafiriniz olduğun söylemediniz? Ben yarın gelirdim, dedi.

Peteğin annesi Zerrin Hanım.    
-Aşkolsun Salih, biz misafir miyiz?  Bizde aileden sayılırız öyle değil mi Neriman'cığım?"dedi.
Neriman Hanım,
-Tabiki Zerrin, tabiki ailedensin.
Sen benim en yakın arkadaşımsın."

Onlar konuşurken
Petek, masadan kalkıp resmen Salih'in boynuna
atladı.
-Hoşgeldin Salih. Seni çok özledim. Çok kötüsün bir kere bile aramadın.
Benim aramalarıma da cevap vermedin. Çok kırıldım sana ."
dedi Salih'e yapışmış bir şekilde.
Salih, içinden ya sabır çekip.
-Çok yoğundum Petek." dedi.

Salih, kızdan uzaklaşmaya çalıştıkça Petek, sülük gibi yapışmış bırakmıyordu.
Sonunda babası Salih'in sıkıldığını
anlayınca eşine işaret etti.
Neriman, Salih'e bakarak,
-Hadi oğlum otur yerine. Bak bugün sana özel bir sofra hazırlattım.
En sevdiğin yemekler yapıldı."
-Tamam anne tamam."
Salih, sinirli ve huzursuz bir şekilde gidip sofraya oturdu.
Petek, kendisinden kurtulmaya çalışan Salih'e bozulsa da belli etmedi.
Oda gidip masaya oturdu.


Yemek yendikten sonra kahve içmek için oturma odasına geçtiler.
Yardımcı kahveleri getirip ikram ettikten sonra çalan kapıya bakmaya gitti.

Gelen Petek 'in en az kendisi kadar gereksiz babasıydı.
Toplantısı olduğu için geç kalmıştı güya. Salih onun ne mal olduğunu biliyordu. Tesadüfen onu başka bir kadınla gayet samimi bir halde görmüştü.

"Kusura bakmayın toplantı biraz uzadı." dedi ve geçip oturdu.

Ona da gelen kahveden sonra herkes
Sohbete daldı. Sohbet konuları bile Salih'e tersti. Babalar fabrika işleri. Kazandıkları paralar, değer kazanan hisse senetleri, tamamen maddi konularda konuşurken annelerde cemiyet haberleri kim kimle ne yapmış, derdindelerdi.

Salih, bu durumdan sıkılmış bir halde telefonuyla oyalanıyordu.
Petek'te gözünü kırpmadan sürekli olarak Salih'i süzüyordu.
Salih, bu samimiyetsizlikten nefret ediyordu.

Telefonun da Sare'nin ondan habersiz
çektiği bir fotoğrafı vardı. Ona takıldı
gözü.
"Ne kadar doğal bir kız. Bir de şu
oturana bak"
Salih, böyle düşünürken Petek'in babası Salih'e bakarak konuşmaya başladı.
-Öğretmenlik nasıl gidiyor Salih? İşinden memnun musun bari?"dedi.
Salih, tam vevap vereceği sırada hala konuşmaya devam etti.
-Ben senin yerinde olsam geçerim fabrikanın başına. Elin veletleriyle uğraşmam hiç.  Ha illa öğretmenlik yapmak istiyorsan burada özel okul çok.
Orada çapulcu ne oldukları belirsiz çocuklarla uğraşacağına.
Burada kaliteli çocuklara ders ver."
Salih, bu konuşmaya o kadar
sinir olmuştu ki, annesinin kızacağını bile bile cevap verecekti.

İKİMİZE BİR DÜNYA #wattys 2018Donde viven las historias. Descúbrelo ahora