BÖLÜM.8

918 100 2
                                    

Salih, açısından herşey yolunda gidiyordu.
Artık okula ve öğrencilere, hatta kasaba sakinlerine bile bile alışmıştı.
İnsanlar sıcak kanlı olduğu için bu kasabaya alışmak hiç te sandığı gibi zor olmamıştı.
Yarı yıl tatilide yaklaşıyordu.Salih, her ne kadar ailesini özlesede İstanbul'a dönmek falan istemiyordu.
Bu arada başka bir sorun çıkmıştı. Salih'in ev sahibinin evine oğlu yerleşeceği için başka ev bulması gerekmişti.
O da emlakçıyı aramış ve başka ev için haber bekliyordu.                 
Emlakçı bir kaç tane ev olduğunu söylemişti aslında. Salih, evler büyük olduğu için istememiş daha küçük bir ev bulmasını istemişti.

Emlakçıdan iki sokak ilerde küçük bir ev olduğunu. İsterse yarın gidip bakabileceklerini söyleyen bir mesaj aldı.
Salih'de emlakçının teklifini kabul eden bir cevap gönderip yatağına uzandı.
Ertesi gün beraber eve bakmak için yola çıktılar.
Salih, etrafa bakarken, Bu mahalleye daha önce geldim sanki"dedi kendi
kendine.
Emlakçı biraz daha ilerledikten sonra durdu.
"Burası tam aradığınız gibi küçük bir ev Salih Hocam.
İki oda bir salon banyo tuvalet.
Bir bakın beğenirseniz hemen sahibini arar tutarız." dedi.

Salih, önce evi gezdi. Emlakçı ya bakarak,"Gayet güzel. Evi çok beğendim"dedi. Evin küçük bir bahçeside vardı.
Bahçede birbirinden güzel güller vardı.
Sanki özellikle sadece gül dikilmişti.
Salih, hiç düşünmeden evi tutmaya karar verdi.
Emlakçı hemen ev sahibini aradı ve konuşmaya başladı.
"Salih Hocam, ev sahibi güllerime iyi bakacaksa öyle tutsun diyor."
Güllere çok iyi bakacağını söyleyen Salih, evi tuttu.

Hafta sonu ise öğretmen arkadaşlarının yardımıyla eve yerleşti.
Bütün işleri bittikten sonra  yorgunluk kahvesi içmek için bahçeye çıktı.
Salih,  önceleri ev işi yapmaya alışık değildi.
Evlerin de bütün işleri yapan yardımcılar vardı.
Kocaman evde kendini hep kaybolacakmış gibi hissederdi genç adam. Hiç sevememişti büyük ve kasvetli evleri.
Onun için  üniversiteye başlayınca evden ayrılmıştı.
Kendine küçük bir ev tutmuş orada yaşamaya başlamıştı.

Annesinin baskılarından orada bile kurtulamamıştı. Yine de kendine ait bir hayatı vardı evinde.
Salih, o günleri düşünerek kahvesini içti.Yarın okula daha dinç ve enerjik gidebilmek için de erkenden yattı.

Sabah olduğunda ise erkenden uyanıp okula gitmek için hazırlandı.
Çantasını alıp hemen evden çıktı.
Bugün sanki ayrı heyecan vardı içinde.
Okulun ilk günündeki heyecan sanki bugün ortaya tekrar çıkmıştı.
Salih, nedenini bilemediği bir duygu hali içindeydi.
Hızlı bir şekilde okula gelip sınıfına gitti. Bugün daha bir şevkle işledi dersleri. Öğrencileriyle şakalaşarak eğlenceli bir şekilde günü tamamladı.

Okul çıkışı eve giderken yolda Efe'yle
karşılaştı.Beraberce eve doğru
yürümeye başladılar.
Mahalleye geldiklerinde sokağın kenarında Efe'yle konuşuyordu ki karşıdan gelen Sare'yi
gördü.

Annesinin istediklerini almak için markete doğru yürüyen Sare, biraz ilerde Efe'nin bir  adamla konuştuğunu
gördü.
Adam başını kaldırıp kıza doğru bakınca Salih, öğretmen olduğunu anladı.
Biraz daha yaklaşınca Salih öğretmenin Efe'ye bir şeyler
anlattığını gördü.                                   

"Ay yine mi sen ya?"dedi Sare.
"Efendim anlamadım birşey mi dedin?"dedi Salih.
Ne diyeceğimi bilemeyen genç kız,
"Şey yani yine ev ziyaretinemi  geldiniz diye soracaktım."

"Ben bu mahalleye yeni taşındım sare. Şu ilerdeki bahçeli eve."      
"Aman ne güzel. Bir sen eksiktin şimdi tam oldu."
Sare'nin dediğinden bir şey anlamayan Salih, "Ne o pek memnun olmadın galiba."dedi.

"Banane canım mahalle benim mi? istediğin yerde oturursun."

"Canım mı dedin sen Sare? Yoksa  bana mı öyle geldi?"
"Sana öyle gelmiştir Salih öğretmen. Ben lafın gelişi öyle dedim."

"Neyse Sare. Hoşgeldin demeyecek misin bana? Nede olsa komşu sayılırız öyle değil mi?"

"Hoşgeldiniz öğretmen bey ve hoşçakalın öğretmen bey oldumu?" dedi.

Sonra da, "Yürü Efe."diyerek kardeşini alıp Salih'in yanından  ayrıldı.

"Nasıl bir kız arkadaş? Rüzgar gibi
esti geçti. Sare, Efe ile birlikte markete gidip annesinin istediklerini aldı. 
Sonra da Efey'le beraber hemen eve döndü.
Eve gelince kendini ikili koltuğa attıp.
Ayaklarını sehpanın üzerine uzattı.     

"Çok yoruldum ben." dedi.
"Anne kız beni bakkal çırağı gibi kulanmayı ne zaman bırakacaksın? Valla kollarım koptu ona göre."

Annesi Sare'ye ters bir bakış atıp
"Önce şu ayağını indir sehpadan. Terlik geliyor bak kafana. İkincisi de çıraklığa devam edeceksin tabiki.
Ha illa devam etmem diyorsan.
Bir an önce evlen, kurtul benden." dedi.

"Pes anne ya lafı dolandırıp istediğin yere getirdin ya, helal sana alkışlıyorum.
Haa bu arada unutmadan. Mahalleye yeni biri taşınmış.duydunmu?"
"Hangi eve taşınmış ve kimmiş."
"Meraklı seni, kimin annesi."
"Bana bak Sare, kızdırma beni konuş çabuk."

"Tamam anne ya anlatıyorum. Şu ilerde bir ev vardı ya yaşlı bir çift yaşıyordu.
Bahçeli içinde her çeşit gül olan..."
"Tamam bildim."
"Emine Teyze ve  Ahmet amcanın evi.
Emine Teyze iki ay önce ölmüştü.
Kızı, Ahmet Amcayı götürecek demişlerdi.
İşte orası bugün gördüm adamı yani kiracıyı."
"Kimmiş acaba? İnşallah iyi birisidir."
"İyi birisimi bilemem ama taşınan Efe'nin öğretmeni. Hani bize gelmişti ya işte o."
"Vallahamı kız? İyi iyi çok sevindim.
Çok efendi çocuk, üstelik çok yakışıklı
film artisti gibi maşallah."

"Hayırdır anne aşıkmı oldun yoksa öğretmene.
Babama söylersem görürsün gününü."

"Sare, beni kızdırma koparırım o dilini.
Ayrıca öğretmeni başka biri için düşünüyorum." dedi Sare'ye bakıp  

"Anne aklından bile geçirme sakın çok
fena olur bak."
"Niye kızıyorsun ondan iyisini mi bulacaksın? Tam da istediğim gibi damat pırlanta gibi"
"Anne beni çıldırtma ne o ne de başkası umrumda mı sence? Ben üniversite okuyacağım. Bir daha bu konuyu sakın açma anladın mı?"

"Hasbam, bakalım Salih Hoca, sana bakacakmı?"

"Bakmasın anne bakmasın. Bana kimse bakmasın nokta. Hadi iyi geceler."dedi ve odasına gitti.

Teşekkürler...

BİKİMİZE  BİR DÜNYA

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

BİKİMİZE  BİR DÜNYA

SIRADIŞI..♡

İKİMİZE BİR DÜNYA #wattys 2018Where stories live. Discover now