BÖLÜM.16

865 91 4
                                    

(Medya:Sare)

Salih, Sare'nin ne kadar üzgün olduğunu gözlerine bakınca daha iyi anlamıştı.

-Bak Sare,sadece sana yardım etmek istiyorum. Benden neden her şeyi gizliyorsun?
Hiç mi güvenmiyorsun bana?

- Bu güven meselesi değil Salih Hoca. Anlatsam ne olacak ki? Bana artık kimse yardım edemez."

-Nerden biliyorsun Sare? Ben belki sana yardım edebilirim.
Hadi artık, lütfen anlat.
Ne oldu? Seni bu kadar hızlı karar vermeye iten sebep ne?
Seni mecbur bırakan bir şey mi var?
Anlat bana "

-Tamam. Tamam zorlama artık anlatacağım
Ama once elimi yüzümü yıkamak istiyorum. Burnum çok kötü acıyor.
Çok üzgünüm Sare, inan ki isteyerek olmadı.

Sare, elini yüzünü yıkadıktan sonra beraber gözlerden uzak bir yer bulup oturdular.

-Seni dinliyorum Sare"dedi Salih merakla.

-Babam bir fabrikada bekçi olarak yıllardır çalışıyor. Yani güvenlik görevlisi olarak düşün."
"Bekçinin ne demek olduğunu biliyorum sare.
Sen anlatmaya devam et."
"Sen gittikten iki gün sonra bir soygun
olmuş. Babamın iş yerinin kasası soyulmuş.
Bayağı çok para çalınmış.
Ertesi gün babamı polisler götürmüştü ifade için.
Ben de babamın peşinden
karakola gittim.
Orada bütün delillerin aleyhine olduğunu söylediler.
Ellerinde kamera görüntüleri varmış güya. Babamı tuzağa düşürdüler anlayacağın. Babam dürüst bir insandır. Asla harama el uzatmaz anladın mı?
-Biliyorum Sare. Baban yapmaz niliyorhm.Senin gibi bir kız yetiştiren baba bunu yapmaz.
Sonra ne oldu baban nasıl kurtuldu karakoldan?"
- Babamın patronunun psikopat bir oğlu var. Okulda da rahat vermezdi bana. Sürekli benim peşimdeydi. Ayşe'yle kaç defa kafasını patlattık onun. Yine de akıllanmadı.
Sürekli bana seninle ben evleneceğim derdi.
Hatta babası babamdan istemişti beni. O zaman da asla olmaz demiştim.
Adam tam bir pisliktir. Kasabada kimse sevmez onu.
Babam da kabul etmedi tabi.
Ben o zaman daha on yedi yaşındaydım.
Paralarıyla herşeyi satın alabileceklerini kendilerini kasabanın sahibi zanneden insanlar.
Babama o zaman yüklü bir miktarda para teklif etmişler.
Düşünebiliyor musun?
Adam beni oğluna satın almak için para teklif etmiş babama.
Ben bunu yeni öğrendim.
Babam kabul etmemiş tabi ki.
Benim babam birtanedir.
Bana ve kardeşime çok düşkündür. Annem de öyle. Beni evlendirme merakı çok ama.
Asla sevmediğim biriyle evlenmemi istemez."

-Baban kabul etmeyince ne olmuş peki?

-Babam adama bu iş asla olmaz demiş. İsterseniz işi bırakırım demiş.
Adam senden memnunum.
İşi bırakmana gerek yok.
Özel meseleleri işe yansıtmayalım falan filân işte.
O zamandan sonra bu konu kapanmıştı.
O gümden sonra banama konuyu bir daha açmamışlar. Adamın oğlu kendileri gibi zengin bir ailenin kızıyla evlenmiş .
Evliliği sadece bir yıl sürmüş.
Bir kaç ay önce de boşanmış.
Evlendikten sonra bile gördüğü yerde laf atar beni sinir ederdi.
Bir defasında bana, "Sakın evlendim diye benden kurtulduğunu sanma dedi.
Hiç kimse bana seni unutturamaz. Yine görüşeceğiz Sare. Bekle ve gör demişti.
Ben karakoldayken beni telefonla aradı. Eğer babanın yarın karakoldan çıkmasını istiyorsan benimle buluşacaksın dedi.
Babamı orada bırakamazdım anladın mı?
Kabul ettim ben de. Karakoldan hemen dışarı çıktım. O aşalık beni bekliyordu. Onunla yalnız kalmaktan çok korktum biliyor musun?
Ben hiç bir şeyden korkmazdım oysa. Babam ve annem kardeşim.
Ailem benim herşeyim. Onlara bir şey olacak diye çok korkuyorum."

-Sonra ne oldu Sare? Çabuk söyle, sana birşey yaptı mı şerefsiz?"

-Karakolun önünde ne yapabilir Salih ya?
Ne konuşacaksan burda konuş dedim. O da benim için farketmez dedi.
Yani anlayacağın herşey onun planıymış.

İKİMİZE BİR DÜNYA #wattys 2018Where stories live. Discover now