10. Bölüm(Hepsi Benim Yüzümden)

39 23 38
                                    

(Multi MERİH 👆)

"Lamia iyimi-" cümlesini tamamlamasına izin vermeden bir hışımla oturduğum yerden kalkıp ağaç evden çıktım. Ormanın derinliklerine doğru koşmaya başladım. Saatlerdir yapmak istediğim şeyi yaptım ve ağladım. Koştukça ağaçları seçemez oldum. Sanki koştukça hızlanıyordum. Ağlamayı kesip yaptığım şeye dikkatimi verince dengemi kaybettim ve kolumu ağaca çarptım ama hızımı kesemedim. Bacaklarım benden bağımsız çalışıyordu sanki. Korkmaya başladım. Kolumda ki acı dengemi hepten altüst etti. Koluma bakarken sert bir şeye çarptım ve yere düştüm. Gözlerim karardı, karanlığa büründü heryer.

Başımda hissettiğim şiddetli ağrıyla gözlerimi araladım. Heryer karanlıktı. Yoksa gözlerim hala kapalı mı? Başımı kaldırmaya çalıştım ama bu çok zordu. Yüz üstü bir şekilde düşmüşüm. Kollarımdan destek alıp oturdum. Vücudum inanılmaz bir şekilde acıyordu. Ellerimle etrafı yoklayarak önümde duran ağaca yaslandım. Sanırım çarptığım sert cisim bu kalın olduğunu anladığım ağaç oluyordu. Hiç bir şey göremiyordum. Ya kör olmuştum yada hala uyanamamıştım. Başımı yukarı kaldırınca tek ışık kaynağı olan ayı gördüm. Demek hava kararmıştı. Acaba kaç saattir buradaydım? Beni merak etmişlerdir. Ayağı kalkmaya çalıştım ama bacaklarımda güç yoktu. Kıpırdatmaya çalıştım ama olmadı. İçimi bir korku sardı.

"Yok canım, bir şey yok. Sadece... Sadece daha yeni. Biraz beklemem gerek. Evet beklemeliyim."

Bacaklarıma odaklanmıştım. Yan taraftan çıtırtı gelince yüreğime indi. Nefes alışverişlerim hızlandı. Sincaptır yada tavşan falan. Belkide hiçbir şey, yanılmış olabilirim değil mi?

Bacaklarımı hareket ettirmeye çalıştım ama hala olmuyordu. Gözlerim doldu.

Çıtırdı sesiyle başımı tekrar sağa doğru sesin geldiği yere çevirdim. Ses daha yakından gelmişti. Peş peşe çıtırtılar geliyordu. Bacaklarımı hareket ettirmek için zorladım ama milim kıpırdamadı. Olduğum yere olabildiğince sinmeye çalıştım. Gözlerimi kapatıp bekledim. Bir süre sonra ses kesildi. Sanki o şey gitmişti. Yavaşça gözlerimi açtım. Olamaz! İşte şimdi bittim! Karşımda bana bakan bir köpek vardı. Ama sıradan bir köpek değildi. Ağzından salyalar akıyordu ve hırlıyordu. Bacaklarımı bile hissedemiyorken ben nasıl kurtulacağım ondan! Hırlayarak bana yaklaşmaya başladı.

"Hoşşttt! git buradan! Hoşştt!" Bağırıp ondan cesur görünürsem gider sandım ama oda benim savunmasız ve güçsüz olduğumu anlamış olmalı. Yoksa kim şimdiye kadar oturduğu yerden kalkmazdı ki!

Yavaşça üzerime doğru gelmeye başladı. Etrafıma bakındım. Ondan kendimi korumaya çalışacak bir şeyler aradım. Uzanabileceğim mesafede olan odun parçasını alıp köpeğe doğru tuttum.

"Yaklaşma! Git buradan ne olur!"

Köpek hırlayarak üzerime geldi ve odun parçasını alıp attı. Çığlık attım birden. Çok korkuyordum. Burada olmamam gerekirdi. Ağlamaya başladım. Kollarımın gittikçe güçsüzleştiğini hissettim. Hareketlerim iyice kısıtlanmaya başlamıştı. Bana neler oluyor?

Gözlerimi kapatıp kendimi sıktım. Artık ne olacaksa olmasını istiyordum. Ellerimle yüzümü kapatıp ağlamamı sıklaştırdım. Hırlama sesi kesildi birden. Köpek ağlarmış gibi sesler çıkarmaya başladı. Ne olduğuna bakmak için ellerimi yüzümden çektim. Köpek arkama bakarak geriye doğru adım atıyordu. Arkamda şu vahşi köpekten daha korkunç ne olabilirdi?
Köpek arkasına dönüp hızla gözden kayboldu. Arkama bakmak istiyordum ama emin değildim. Ya ayı falansa? Yok canım bu ormanda ayı ne arasın?

Kollarımla destek alıp arkaya dönmeye çalıştım ama beceremedim. Kollarım... Artık hissetmiyordum. Sadece parmaklarımı kıpırdatabiliyordum. Bana her ne oluyorsa vücudumu kaplamıştı. Gözlerim kararmaya başladı. Sırtımda bir el hissettim. Aynı şekilde bacaklarımda da... Gözlerimi açmaya çalıştım. Gördüğüm tek şey... Uras! Bu gerçekmiydi? Gözlerimi tekrar açmaya çalıştım ama beceremedim. Gözlerim kapalı ama bilincim yerindeydi. Bir süre sonra onuda kaybettim.
_____

TESSERACT[Dördüncü Boyut] #Wattys2018 Where stories live. Discover now