İlle De Gıcık

16. bölüm

Şu an korkmuyor değildim hani. Ufuk ağır ve sert adımlarla yanıma doğru ilerleyince bir az ötede bir erkekle konuşan Çağları gördüm ve hemen yanına gittim.
Çağların arkası bana dönüktü o yüzden beni fark etmemişti.

Sırtına dokunduğumda bana döndü. Ve beni görünce gülümsedi.

"Kumsal çok hoş görünüyorsun" dedi ve işaret parmağıyla burnuma dokundu.
Tam o sırada kolumda bir el hissettim.

Bahse varım Ufuktur. 

Arkamı dönmeme fırsat vermeden beni sürüklemeye başladı.
Hoşt noluyo lan.
"Kolum acıyor bırakırmısın ?" Dedim ve kendime kurtarmaya çalıstm.
Beni takan kim ?

Sınfların birine girdik ve ufuk kolumu bırakarak kapıyı sertce kapattı.

"Ne oluyor be dağbaşımı burası?" Dedim.
Bu lafı hep kullanak istemişimdir. Şu durumla azıcık uyumsuz olmuş ola bilir tabii.
Ama içimden kıskağn diyordum.
Bir dakika ya o beni nedem kıskanıyordu ki ?
"Ben sana ne dedim ?" Diye sorunca bana düşüncelerimden ayrıldım
"Ne dedin ?" Diye sordum. Evet sonuna kadar çıldırtıcaktım onu. Neyimsin sen benim dimi yani ?
Hiç.
Ön sıranın üzerinde duran bisküvinin bir tanesini aldım ve ağzıma koydum.
Maksat Ufuk beyi çıldırtmak.

Ufuk dibime kadar geldi
"Giymiyceksin dediysem giymiyceksin" diye fısıldadı ve dudaklarımın arasında duran bisküvimin yarısını ısırarak aldı.

Ben şok !

Eridim galiba.

Ben öldüm gömenim yok sadece..

Üzerinde ki siyah havalı ceketi çıkardı ve suratıma fırlattı.

Aha gıcık ayarlarına geri döndük.
Süper.

"Bağla şunu beline gidiyoruz" dedi.
Sen zaten bi romantik an yaşatma bize.
Manyak bu çocuk ya rolden role giriyor resmen.

O sırada içeri 13 yaşlarında bir erkek çocuğu girdi.

Ufuk çocuğa ters ters bakarak
"Dışarı" dedi.
"B-burası b-bizim sı-sınıf ama" dedi çocuk kekeleyerek.
Çocuk kekememiydi acaba ?
Yoksa korkudan mı ?
Çocuk altına işese hiç şaşırmam yani.

Ama tatlışdı . Gözlüklü ve esmerdi.

"O zaman biz gideriz. Altına sıçıp sınıfı bok etmeni istemeyiz" dedi Ufuk ve kolumdan tuttu.
Aha yine başlıyoruz.
Yupppi.

Sınıftan dışarı çıktık ve okulun çıkışına yöneldik.
"Bu sefer nereye gidiyoruz ?" Diye sordum bıkkınlıkla.
Ufuk ne mi söyledi ?
Tabi ki hiç birşey.

Ufukun siyah arabasının önünde durduğumuzda Ufuk hızla bana döndü.
Manyak bu çocuk.
Bana yaklaştı. Ve elini belime bağladığım çeketin cebine salarak bir şey çıkardı.

'Araba anahtarı tabi ki' dediğiniz duya biliyorum .

"Bin" dedi soğukca. içimdeki bir ses binme daha da kudursun diyordu ama okulun önündeydik sonuçta bu Gıcık beni kucağına alırdı falan.
ah tabi ki istiyorum ama okulun önünde şu kılıkla rezil mi olayım?

Ufuka dilimi çıkardım ve arabaya bindim.
Bunu da hangi cesaretle yaptığımı bilmiyordum.

Ufukta arabanın etrafında dönerek her zaman ki gibi sürücü koltuğunda yerini aldı.

"Nereye gittiğimizi söylemezsen arabadan inerim" dedim ve elimi arabanın kapısına uzzatım.
'Çık çık' diye bir ses duyduğumda kapını kilitlediğini anladım.
"Bana bak bay gıcık söylemesen çok kötü olur" dedim.

Ne diyem başka kapıyı kırarım mı diyem ?
'Kır o zaman' der bana.
Ben olsam derdim yani.

"Ne yaparsın ?" Diye sordu.
Mantıklı bir soru. Ne yaparım ?
Hiç. Al işte boku yedim ne dicem simdi ? Hiç.
"Bilmek bile istemezsin" dedim kaşımın birini yukarı kaldırarak.
Ah hayır tabi ki kaldıramıyorum.
Anlık oldu herhalde

"İsterim." Dedi Bay gıcık.
Boh yersin sen.
"Hiç kimsenin dokunmaya izin vermediği saçlarını bozarım" dedim bende iddalı bir şekilde.

Ufuk birinin onun saçına dokunmasından nefret ederdi.
Asla kimseye izin vermezdi.

Hatta bir keresinde kafasına kuş pislemişti diye kuşlardan nefret eder olmuştu.

Manyak işte.

"Alışveriş merkezine" dedi soğukca.
Yok ya bu Gıcık deyil. Bay buzdolabı kesinlikle.

Hiç bir şey söylemedim. Severdim kıyafet falan almayı. Benim için de değisiklik olurdu.
Çünki Ufukla gidiyorum sonuçta.

•○•○•○•○•○•○•○•○•○•○•○•○•○•○•

Alışveriş merkezine varmıştık. Ve Ufuk bir kaç parça kıyafet alarak bana doğru uzattı.

"Hadi git dene" dedi ve beni kabine doğru ittirdi.
Seçdiği kıyafetlere bakamadan girdim kabine.

Giyindikten sonra Ufuk'u dövmek için kabinden çıktım.

Bu ne ya rahibemiyim ben ?
Ayrıca ben etek giymiyorum. Kısa ya da uzun fark etmiyor yani.
Bu nedir böyle lan.

"Bu ne böyle seçmişsin babaanneme benzedim resmen" dedim.
"Imm haklısın sana yakışmamış ama sözümü dinlemesen böyle olur" dedi ve göz kırptı.
Oyarım senin o gözünü.

"Bir dakika ya senin işin gücün vardır , çocuk bakıcılığımı yapıcan burda ?" Diye sordum geçen günü kastederek.
"Ha ?" Dedi birden ayı gibi.
Ve devam etti.
"Ah kuzen ahh kuzen" diye mırıldandı.

Ben de Hızla kabine girdim ve üstümü hemen değistirdim.

"Hey daha vardı orda. Ne diye bu bir karış parçayı giydin tekrar ?" Diye sorunca çok sevimli görünüyordu.
Kızınca bile tatlı ya. Yerim ki.

"Hiç birisi bana göre deyil. Hadi gidelim. işim var benim daha"
Dedim ve önden yürümeye başladım.
iki saniyede yanıma ulaştı.
"Ne işin var ? Ne yapacaksın ?" Diye sordu.

"Seni kurtarıyorum daha ne istiyorsun ? Bebek bakıcılığı yapmaktan yırtmış oldun" dedim ve yürümeye devam ettim.
Evet bu konuyu uzatacaktım.

" sen hala ordamısın ? Sana soru sordum nereye gidiyorsun ?" Dedi.
"Sana ne" dedim bende soğuk bir tavırla ve devam ettim.
"Ha ? Hangi hakla bana karışa biliyorsun ?
Hatırlatıyım ben Başak değilim"
Diye lafımı bitirdim ve çıkışa doğru yürüdüm.

Ufuk arkamdan gelmiyordu.
'Nerden biliyorsun ?' Diye hiç sormayın çünki gelmiş olsaydı hemen yanımda bitecekti.
Biliyorum ben.

Gelmez tabi neden gelsin ki ?

Alışveriş merkezinden çıktım ve öylesine yürümeye başladım.

Eve gitmek istemiyordum. Okula dönemezdim .
Görüş alanıma oyunparkı girince burukca gülümsedim.

Buradaki banklardan birine oturdum ve Ufuku aklımdan çıkarmaya çalıştım.

Neyim ki yani benim ?
Beni neden kıskanıyor ki ?
Ha ?
Neden ?

Belki de simdi
'Sevmiyomusun kızım ? Üzümünü ye bağını sorma' diyorsunuzdur ama yapamıyorum işte. Itiraf etmesini istiyorum.
Ona sevgilim demek istiyorum.
Çok mu ?.

Omzuma dokunan elle yerimden sıçradım.

Merhaba sevgili okurlarım. Nabersiniz ?
Tamam tamam bölüm birazcık gecikti ve çok özür dilerim.

Kafam pek yerinde değildi. Bu yüzden yazamadım kusura bakmayın.

Hikayemin eğlenceli bir bölüm olmasını sağladım ama moralim bozuk olduğu için bu kadar yaza bildim

Özür dilerim ♥♡♥