"Sakin ol Sarp. Alkan'ı çağırırız kemik gören köpek gibi peşinden gider." Ah, ona sinir olmamdaki en büyük etkenini ise zaten belli etmişimdir.
Eda, Alkan'ın eski sevgilisiydi.

"Baba bu iyiydi." Hamza yumruğunu kaldırdı. Hayır o yumruğa vurmayacaktım. "Sende kalsın kanka." dediğimde, Sarp anırarak arkamdan çıktı. "Olum Alkan dedin kız bizi öldürmek üzereyken birden dondu kaldı." Bakışlarımız ani hareketlerle Eda'ya döndü, gözlerinden kalp emojileri fışkırarak ilerideki masaya bakıyordu.

Ne göreceğimi bile bile kafamı o masaya çevirdim.
Görüş açıma tüm asaletiyle beraber oturan Alkan girmişti. Nefesimi tutarak incelemeye başladım onu. Dağınık sarı saçları gözlerinin önüne düşmüştü. Porselen gibi beyaz olan cildi parlıyor ve onu daha da ulaşılmaz kılıyordu.

Her zaman ki gibi bir kısa kollu üst giymişti ve mükemmel gülüşüyle 'gel beni ye' diyordu. Sakin olacaktım.

Bu akşam ki partide her şey açığa çıkacaktı zaten.
"Alkan'ın partisi bu akşam mıydı?" Bakışları hala Alkan'a kitli olan Eda Evet diyerek o masaya ilerlemeye başladı.

"Kız hipnotize oldu kanka. Senin o çocuğu sevmenin normal olduğunu şimdi anladım." Omuz silktim. "Her yiğidin harcıdır onu sevmek olum." Sarp güldü. "Bizim gibi yiğitler erkek kullanmıyor kanka, yine de sen bilirsin." Normal şartlarda olsa ona kızmakla kızmamak arasında kalırdım, şu an ise sadece gergin gergin gülüyordum.

"Bir de şey diyecektim. Sen tek mi gideceksin yoksa Hamza'yla alalım mı seni?" Kafamı hayır anlamında bir sağa bir sola salladım. Eğer tek gitmezsem kendimi rahatsız hissedeceğimi biliyordum. Olayları benden duymalı, mayası bozuk kalbimin ritminin onu gördüğüm zaman değiştiğini bilmeliydi.

"Hayır, siz gidin. Ben ablamın arabasını alıp gelirim." Kafasını sallayarak gülümsedi.
"Bunu akşam da söyleyebilirdim ama madem bizden ayrı geleceksin şimdiden söyleyelim kardeşim. Seni seviyoruz ve her ne olursa olsun sen bizim kardeşimizsin." Hamza yumruk yaptığı kolunu hafifçe omzuma vurdu. "Tabi olum. O istemezse ben alırım seni." Sırıtarak Hamza'nın siyah tutamlarını çekiştirdim. "İyi ki varsınız lan." Memnuniyetle gülümsediler.

Hamza ve Sarp'la geçen sene olan bir olayda tanışmıştım. Eşcinsel olduğumu öğrenen birkaç kişi beni tuvalette sıkıştırdığında o sırada kabinde sigara içen bu ikili, bana yardım etmişlerdi. O zamandan bu zamana beni koruyup kollayan ve bitmek bilmez sevgileriyle kendimi güvende hissettiren kardeşlerimdi. O olaydan sonra Hamza, kardeşi Selin'in eşcinsel olduğunu söylemiş eğer kendimi iyi hissedeceksem onunla konuşabileceğimi belirtmişti. Böylelikle onunla da yakın olmuştum.

Düşüncelerimden beni sıyıran Sarp oldu.
"Biz gidiyoruz abicim, bir şeye ihtiyacın olursa..." parmaklarımı saçlarımdan geçirerek, oturduğum yerde sallandım. "Tamam. Sizi arayacağım." Saçlarımı karıştırdı. "Ha şöyle."

Hamza'yı kolunun altına alarak uzaklaşmaya başladı. Bazen ikisini birbirine ne kadar yakıştırdığımı düşünüyordum, ardından onlar senin gibi erkeklerden hoşlanmıyor! diye haykırıyordu iç sesim. Herkesin kalbinin mayası seninki gibi bozuk değil..

Tek başıma oturduğum masada ne yapacağımı düşünmeye başladım. Alkan'la okulun basketbol takımında tanışmıştık. Eşcinsel olduğumu ilk sekiz yaşında fark etmiştim ve bunu geçen sene onu görene kadar -on altı yaşındayken- içimde tutmuştum. Topa atlayan bedenlerimiz sürtündüğünde, benden almaya çalıştığı top için vücudunun yükünü üzerime bıraktığında.

Önümdeki yemeğe bakarak ileri itekledim. Ne Eda'yı bozmanın verdiği sevinç, ne de hiç olmazsa partide Hamza ile Sarp'ın yanımda olacağını bilmenin verdiği güven beni ayakta tutuyordu. Her şeyden önce korkuyordum. Dalga geçecek, beni hırpalayacaktı. Bir yıl boyunca yatıp kalktığı insanların farkında olup olmadığımla ilgili sorular soracak, hepsinin kız olduğunu gözüme sokacaktı.

Eşcinsel olmadığını biliyordum. Ama bunu söylemek zorundaydım. Ablamında dediği gibi.. kaybedecek bir şeyim yoktu.

Oturduğum masadan kalkarak yemediğim yemeği çöpe döktüm. Son bir kez bakışlarım Alkan'a kaydığında Eda'nın yanında yalandan ağladığını, Onun ise bana baktığını gördüm.

Ne olacaksa olsun, diye geçirdim içimden.
Ne olacaksa olsun.

Merhabalar! Yaz geldi karneler verildi. Karneniz nasıl bakalım? Hepinizi çok özledim ve size özel yeni bir kurguya başlamaya karar verdim. Bu sefer isimleri birbirine yakın yapmayacağım ve genel gay kurgularından daha farklı bir kurgu oluşturacağım. Kafamda bazı fikirler var, tabi yeri gelecek sizden de yardım alacağım. İlk bölüme özel yorumlarınızı ve oylarınızı esirgemeyin lütfen. Sizi seviyorum minik balıklarım.

Küçük Balık (GAY)Место, где живут истории. Откройте их для себя