31

8.8K 323 1K
                                    

Beni yorumlarınıza boğup öldürün lütfen

The Pursuit of Happyness'ı izlemeye devam ederken bir yandan da parmaklarımı Harold'ın göğsünde gezdiriyordum. Elime minik bir öpücük kondurarak sırtımı sıvazladı.

"Biliyor musun, Arline de film izlerken böyle rahat durmazdı. Sürekli bana dokunmak ister, omzuma ya da göğsüme yatardı."

İç çektim. Konu nereden eski Arline'e geldi anlamamıştım. Bir an benden bahsediyor sanmıştım. Başımı sallayarak onu geçiştirdim. Kendimi filme vermeye çalıştığımda elini pantolonunun cebine sokarak bir şey almak için doğruldu.

Çıkarttığı küçük birkaç ilaç yüzünden cebindeki anahtarlık ve prezervatifler kanepenin üzerine düştü. Bana çaktırmadan onları toparlamaya çalışsa da çoktan bakışlarımı yakalamıştı. Utançtan kızaran sevimli yüzüne baktığımda içlerinden seçtiği hapı bana doğru uzattı.

"Ertesi gün hapı, az kalsın unutuyordum."

Kıkırdadım. Kanepenin üzerine dökülen eşyalarını tekrar cebine doldurdu. Mükemmel suratına dönerek onu incelemeye başladım.

Parmaklarımı çenesinden dudaklarının üzerine doğru sürttüm. Ayrıca kıkırdayarak dudağının ve burnunun arasında kalan yeri okşadım.

"Bıyıkların çıkıyor."

Tapılası derin gamzelerini göstererek gözlerini otomatik olarak kıstı.

"Okulu eken serseri bir öğretmenim. Ayrıca haftasonumu ve bugünümü tamamen seninle geçirmekten tıraş olamadım."

Harika dudakları ahenkle hareket ederken dudaklarımı dişleyerek gözlerimi dudaklarından aldım.

"Böyle de mükemmelsin."

Bana tekrar o müthiş gamzelerini bahşetti. Bakışlarımı yeniden televizyona çevirip elimdeki paketli hapla oynamaya başladım.

"Arline de ilk ertesi gün hapı aldığından böyle incelemişti."

İç çektim. Neden sürekli eski sevgilisinden bahsediyordu artık anlamıyordum. Elimdeki hapı yemekten sonra yutmak üzere yanıma bıraktım.

"Bir sorun mu var?"

Dudaklarımı kıvırdım.

"Hayır."

Başını sallayarak beni tekrar kollarının altına aldıktan sonra televizyondan açtığımız filmi izlemeye devam ettik.

* * *

Yaptığım makarnayı ikimizin de tabağına servis ettikten sonra dolaptan çıkarttığım soğuk kolayı bardaklarımıza doldurdum. Sabah ne kadar sağlıklı beslensekte sağlıksız şeylere hasret kalmıştım.

Sürahideki suyu da bardaklara boşalttıktan sonra masadaki yerimi aldım. Harold daha fazla dayanamayarak izin isteyip yemeye başladığında kıkırdadım.

Bana verdiği hapı cebimden çıkartarak suya uzandım. Tıpkı ağrı kesiciye benziyordu. Hap yutmakta zorlanırdım, sürekli damağıma yapışırdı. Bu yüzden Harold'ın yanında içip içmemekte kararsız kaldım. Ama o şu an makarna ile büyük bir aşk yaşıyordu.

Çaktırmadan hapı çıkartıp ağzıma attım. Hızlıca suyu içmeye başladığımda yine damağıma yapışmıştı. Bundan dolayı midem bulanmıştı. Kusmama ramak kala tekrar su içerek hapı boğazımdan aşağıya gönderdim. Çaktırmadan Harold'a baktığımda yan gözle beni kestiğini gördüm. Tüm rezilliklerime şahit olması beni utandırmıştı. Kıkırdayarak çatalını makarnaya doladı.

Only Teacher ➳ H.SHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin