13.Bölüm (Kalbin Hastalıklı Sancısı)

2.4K 229 374
                                    

NATSU

Şaşkınlıkla sorduğum "İntihar mı etti?!" sorusuna karşılık yüzünün asıldığını gördüm.

"O olaydan sonra bir kaç şey daha oldu ve... İntihar etti. Ona yetişmeye çalıştım ama... Çok geçti."

Solgun ruh hali belki biraz toparlar diye ona sıkıca sarıldım ve "Üzgünüm." dedim.

"Bende..." diye fısıldadıktan sonra "Bana bunları sırf Sting için mi yaptı yoksa aslında bana hiç değer vermememiş miydi, hiçbir zaman öğrenemedim. Bu ikilem içimi çürütünce bende hiç arkadaş edinmemenin daha iyi olacağına karar verip kendimi herkesten soyutladım." açıklamasında bulundu.

Daha fazla kurcalamak istemiyordum ama içimdeki merakın durulması çok zordu. Aklımda yankılanan tek ses benim sesimdi:

'Senin boktan hayatını neden merak edip, şunu okuma gereği duyayım ki?'

Bunu söylediğim için gerçekten pişmandım. Hayatı gerçekten boktanmış ve ben bununla farkında olmadan da olsa dalga geçmişim. Lanet olsun bana!

İçimdeki merakı bastırmak istedim ama yapamadım... Bunun günlüğünü okumaktan farkı yoktu...

"Anılarını geri getirmek istemiyorum ama en azından bir şey daha sormama izin ver. Şu spor eğitmeni... Ne oldu ona? O olay kapandı mı yani cezasını çekiyor mu?"

Gerildiğini görünce bir tuhaflık olduğunu düşünmeye başlamıştım, "Atıldı, öyle değil mi?" diye kuşkuyla sorduğum soruya cevap olarak "Kazaydı." dedi.

"Kaza mıydı?! Kaza mıydı?! Adam sana... Sana... Zarar vermeye çalıştı ve sen buna kaza mı diyorsun?! Nasıl böyle bir şey olabilir?!"

Lucy derin bir nefes aldı ve belki de bugüne kadar kimseye söylemediğini tahmin ettiğim, hayatını bana açtı.

"Babam, kaza olduğunu söylememi istedi, bende öyle söyledim. Adının lekelenmesini veya benim bir suç olayına, suçsuz bile olsam, karışmamı istemiyormuş."

Gülümsemeye çalışarak bana baktı ve "Tüm o intihar olayları falan, bende ona karşı çıkamayacak kadar yorgundum, zaten ben ne dersem diyeyim fark etmeyecekti, en sonunda yine o ne isterse o olacaktı, o yüzden hiç uğraşmamayı seçtim." açıklamasını yaptı.

Bu beni öfkeden deliye döndürmüştü. O adam elini kolunu sallaya sallaya ortalıkta öylece geziyor muydu yani?

Lucy "Natsu, canımı acıtıyorsun." dediğinde sinirden kızın elini çok fazla sıkmış olduğumu fark ettim.

"Özür dilerim ama çok sinirliyim. Nasıl olurda hiçbir ceza almaz. Peki ya adı lazım değil, eski erkek arkadaşın olacak olan o dallama, o böyle bir durumda tepki göstermedi mi? Bu kadar da mı onuru yok?!"

Sanki bunu söylemeye çekiniyormuş gibi parmaklarımla oynarken gözlerini önüne eğdi.

"Sting bilmiyor. Ona söylemedim, bilmiyorum, sadece söyleyemedim, sanırım. O adamı çok severdi, her zaman idolü olduğunu söyler dururdu. Sanırım hayal kırıklığına uğramasını istemedim."

Bu kız daha ne kadar iyi olabilirdi? Millet onun resmen hayatını s*kerken, o hala başkalarını düşünüyordu! Kafayı yemek üzereyim.

Uzun bir iç çekişten sonra ayağa kalktım.

"Natsu?"

Elim ayağıma dolaşmıştı, odada daireler çizmeyi güçlükle bırakabilmiştim.

"Sorun yok. Sadece... Hayır, yok bir şey. Özür dilerim, fazla üstüne geldim. Biraz dinlen olur mu?" dedikten sonra su almaya gideceğimi söyledim.

İstenmeyene Aşık Olma Sorunsalı (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin