Bölüm 10

1.5K 72 0
                                    

+18 içerik mevcuttur  ♂♀

Aralarındaz geçenleri tek bir kelimeyle anlatmasını isteseler tek kelimeyle tarifsiz derdi. Aylar sonra ilk defa huzurla uyumuştu. Kollarında yatan kadındı bu huzurun sebebi. Geçmişe sünger çekmeyi başarabilirlerse eğer mutlu olabilirlerdi. Tamam tuhaf bir başlangıç yapmış olabilirlerdi ama dün gece yaşananlardan sonra unutabilirlerdi herşeyi. Denizi geçmişken nehirde boğulmak olmazdı artık. Tekrar kendini kadınım dediği insanın kollarına bıraktı. Ezel'İn göğsünde yatmak güzeldi hem de çok güzeldi.

Tekrar uyandığında Ezel yoktu yanında.  Bir anlık panik yaşasa da çabuk atlattı ilk şoku. Beni istese de bırakamaz artık güveni vardı üzerinde. Tembelce gerinip yataktan kalktı. Onu aramaya başladı evde ama yoktu karısı. Kapıdan çıkıp sahile doğru yürümeye başladı. Ezel boylu boyunca uzanmıştı kumlara. Buraya geldiklerinden beri sereserpe güneşlenmenin tadını çıkarıyordu. Hoş Ezel normalde de giyinmeyi sevmezdi. Etek boyu ne kadar kısa bluz ne kadar dekolte olursa o kadar rahat ederdi. Sebebini sormuştu bir gün. Rüzgar tenime değmezse rahat edemem cevabını almış fazla kadınsı bulmuştu. Ama şimdi bu durumdan çok memnundu.

Onun geldiğini hissedince uzandığı yerden doğruldu Ezel. Üzerine tişörtünü geçirmişti.

"Ne o utanıyor musun benden. Biraz geç kalmadın mı bunun için?"

"Kendimi bu duruma alıştırmamaya çalışıyorum. Malum dönünce ne olacağı belli."

"Ne demek bu şimdi?"

"Boşanmayacak mıyız?"

Dün geceden sonra nerden çıkmıştı bu şimdi. Birşeyler değişmişti hani. Ezel yine gözlerini ondan kaçırmaya başlamıştı. Dün gece anlatamamış mıydı kendini ona?

"Boşanma olmayacak çıkar bunu aklından."

"Yapma Allah aşkına geçinemiyoruz bile."

"Dün tam aksini söylüyordu hareketlerin ama."

"Olanlardan hoşlanmadım demedim ki. Şu anda olsa yine aynı şekilde davranırım. Ama kabul et evlilik konusunda ikimiz pek parlak örnekler değiliz. Hayat arkadaşlığı yatak arkadaşlığına benzemez. Çok daha derindir."

"Neden denemiyoruz, belki başarırız."

"Yiğit aylardır deniyoruz tek yaptığımız birbirimize zarar vermek."

"Son bir şans daha o zaman. İstersen ayrı eve çıkarız, istersen bambaşka bir hayat kurarız. Burada bile kalabiliriz."

"Peki ya aşk? O ne olacak? Sevgi var mı aramızda? Yoğun bir tutku, çekim. Bunlar yetecek mi ikimize de?"

Dudağından dökülmek üzereydi o cümle ama mani oldu kendine. Şimdi söylese ne kadar inandırıcı olurdu ki zaten. Keşke söyleyebilseydi, seni seviyorum Ezel diyebilseydi. Ama karısı tekrar duvarlar örmüştü aralarına. İşi zordu ama başaracaktı. Sevdirecekti kendini.

"Ne var yani bana birkaç ay daha tahammül etsen. Deneyelim diyorum olmadı uygun bir dille anlatırız ailelere ikna ederiz. Söz sıkmayacağım seni."

"Söz mü? Neden inanmıyorum verdiğin sözlere acaba? Ama kabul"

Keyfi yerine gelmişti Yiğit'in kafasında birkaç plan vardı yapılması gereken ama karısı şu anda o kadar tatlı görünüyorduki öğlen şekerlemesinden sonrasına bıraktı. Ama öncesinde biraz enerji kaybetmek lazımdı değil mi?

"Ezel"

"Hmmm yine ne var?"

"Çok sıcak değil mi sencede?"

Fırtınadan Sonra Aşktan ÖnceWhere stories live. Discover now