Benimle Kal - Bölüm:1

Start from the beginning
                                    

Tırnaklarımı avucuma bastırırken, dişlerimi sabırla birbirine kenetledim. "Aslında gitmeden güzel zaman geçirebiliriz." dedi sırıtışına ek olarak.

Senin benn...

Yapay bir gülümsemenin yer edindiği yüzümü aşağı eydim. "Olabilir" Yaklaştı. Yere bakıyordum belki ama kalbini nefretin kapladığı taş zemindeki yağmurun hatıra bıraktığı su birikintisinden dolayı çıkan ses yaklaştığının kanıtıydı. Kafamı kaldırdım. Hemen dibimde, sağ elini yanağıma doğru kaldırmış nefesi yüzüme çarpıyordu. Kusucam...

Kafasını gövdesinden ayırma aşkı tüm bedenimi sararken. Elimi ilk hamle için kaldırdığım sıra adamın birden önümden çekilip yere fırlatılmasıyla birkaç saniye ne olduğunu anlamaya çalıştım.

"Senin belanı s*kerim lan p*ç!"
"Ecdadını s*ktigimin şerefsizi!"

Ard arda kulaklarıma dolan küfürlerle adamın birden nasıl uçtuğunu anlamam zor olmadı. Koray adamın üzerine çıkmış kemik ve inleme seslerinin eşliğinde adamı döverken nefeslendim. "Ama onu ben bulmuştum. "

"Bu zevki tek başına yaşamana izin veremezdim güzelim." Adamı yakalarından kaldırıp yumruk atmasıyla adamın aniden bana doğru gelmesi, elimdeki telefonun düşmesine ve ışığının yüzümüzü aydınlatacak hale gelmesine neden olmuştu. Ama ben sana dalarım. Adamın tekrar yumruk nedeniyle bana dönerek ulaşması bir olurken yakalarından tutup tam alnına gelecek şekilde kafa atıp Koray'ın kollarına düşmesini izledim. "Oww öğreniyorsun güzelim." Laubali sesine göz devirerek kızın olduğu arabaya ilerledim.

Kapı açılır açılmaz koltukta yatan kızın nabzını kontrol ederek nefeslendim. Yaşıyordu..

Kurtarıcam seni lütfen benimle kal..

*****

Telefonun titreşim sesiyle uyuya kaldığım koltukta huzursuzlukla kıpırdandım. Koray gelmişti muhtemelen ve şuan karşımdaki dün geceden bu yana uyuyan kızı uyandırmamak için zili çalmamıştı. Yerimden yavaşça doğrulup ses yapmadan odadan çıktım.

Dün gece onu Koray'ın evine getirip, tedavi etmiş ve yanında beklemiştim. Koray bizi eve bıraktıktan sonra istediğim birkaç şey için çıkmıştı. Merdivenlerden iner inmez solda bulunan cam kapıyı açıp içeriye geçmesini beklemeden elindeki poşeti alıp, mutfağa ilerledim.

"Uyandı mı? "

Dolaba uzandığım sıra sorduğu soruya kafamı iki yana sallayarak cevap verdim. O sıra çıkarttığım bardağa sürahiden su doldurup, elimdeki poşeti bırakmadan merdivenlere doğru ilerlemeye başladım.

Kimdi bu kız?

Ne yapıyordu Meyus'un sokaklarında?

Tehlikeli olduğunu bilmiyor muydu? Buna gülerdim işte. Polisin bile girmeye cesaret edemediği bir yerin adını duymayacak kadar hayattan kopmuş olamazdı değil mi?

Merdiveni aşıp elimdeki su bardağını biraz daha sıkıp misafir odasından içeri girdim. Göğsüm bilinmeyen bir güç tarafından sıkılıyor, ciğerlerime ihtiyacı olan nefesi çok görüyordu sanki.
Açık kahve kirpiklerini araladıgında yanına ulaşmıştım.
Yatağın boş tarafına oturup nefeslendim.

"İyi misin?" Gözleri bir süre bileğindeki birkaç sıyrık ve yara bandında oyalanırken konuştu o da. "Nerdeyim? Ne oldu bana? " Hatırlamıyor muydu yoksa olanları? Bakışlarım sertleşti istemsizce.

"Küçük bir kaza diyelim." Bakışları yüzümü bulduğunda devam ettim.

"Merak etme kötü bir şeyin yok. Dün geceden beri uyuyor-"
"Dün geceden beri mi? Abim beni parçalayacak!" Bir Yaman Soyal vakası daha he. Göz devirdim demek ki akutabi sendromu yaşayan tek ben değilmişim. Düşündüklerim beni güldürürken somurtarak konuştu. "Ne o komik geldi galiba."

Benimle KalWhere stories live. Discover now