Otuz Dördüncü Bölüm"NEDEN ÖLDÜRMEYE ÇALIŞTIĞINI ANLADIM"

En başından başla
                                    

Hemen ardından kolunu çekti. Tuvaletin önünde durmaya devam ederken başımı kaldırıp tavanın köşesinde asılı duran kameraya bakıp gülümsedim. 

Bana yaptığı eylemin aynısı ona yapma amacıyla eğildim ve tam kulağına yaklaştırdık dudaklarımı.

"Burayı neden seviyorum biliyor musunuz?"

Jungkook muhtemelen kaşlarını çatmıştı bile. Konuşmaya devam ettim.

"Çünkü burada kameralar var, Bay Jeon."

Aslında bu bir uyarıydı, okulun içinde nasıl ben ona yaklaşmanın sınırlarını zorlamıyorsam o da aynı şekilde yapmalıydı.

Tuvalete girdikten sonra elimi yüzümü yıkayıp yansıyan görüntüme baktım. Bir öğretmeni sevmem zaten etik değildi, peki ya sevdiği kişiyi öldüren birinin kız kardeşi olarak sevmem ne kadar etikti?

O bunu bile bile bana açılmıştı.

Benim bunu daha fazla kurcalamaya hakkım var mıydı?

Jungkook zeki biriydi, peki ya bana bilerek yaklaşıyorsa? Geçmişte daha da ilerisine gidip öldürmeye çalışmıştı. Şimdi neden beni kullanmaktan çekinsin ki?

Gözlerimi yumdum, bunu yapacak kadar aşağılık biri miydi?

Yapmazdı, değil mi?

Tuvaletten çıktığımda etrafıma bakındım, Jungkook yoktu. Fakat bir detay ilgimi çekmişti.

Onun kulağına fısıldarken baktığım güvenlik kamerası kırılmıştı.

Sınıfa geri döndüğümde sırama oturdum, test çözmem gerekiyordu. 2 gün sonra bir sınava girecektim ve sınıfım tekrardan değişecekti. Fakat odaklanamıyordum. Beynimde dönen tilkilerin sayısı gün geçtikçe artıyordu.

Dokuz kuyruklu bir gumihonun kol gezdiği zihnim kirli ayak izleriyle doluydu. 

Jungkook ile Geunjoon arasında ne vardı?

Olan olay neden en  çok Jimin'i ilgilendiriyordu?

Neden Jimin ve Jungkook kardeşiz yalanını uydurmuştu?

Kardeş değillerse neden Jungkook Jimin ve annesiyle birlikte yaşıyordu?

Neden Geunjoon Jinsook ismi geçince tedirgin oluyordu?

O kıza ne yapmıştı?

Doğru ya, Park Jinsook kimdi?!

İsmi böylesine tanıdık gelen birisi bana çok da uzak durmuyordu, onu nereden hatırlıyordum?

Düşünselerin sis bombasının etkisinden çıkmamı sağlayan şey kapının hızla açılması olmuştu. Yoongi terden üstüne yapışan basketçilerin giydiği sıfır kol üstü ve ince bacaklarını ortaya seren bol şortu ile sınıfa dalmıştı.

Ona o kadar uzun süre bakmıştım ki, Yoongi gülmeye başlamıştı.

"Bacaklarım çok güzel, biliyorum."

"Ah, şey. Gözüm takılmış."

"Takılmayacak gibi değil, baksana şu bacağa!"

Dediği gibi bacağını sıraya yaslamıştı. Bacağı benim bacağımdan bile inceydi!

"Yoongi, sen gerçekten de yaşıyor musun? Hoseok seni hiç beslemiyor mu? Bu ne hal?"

Dediğimde kaşlarını çattı.

"Köpek miyim ben beslesin beni? Oldu, bir de önüme bir kap mama ve su koysun tam olsun!"

"Beslenilmeyecek gibi değilsin, şuan seni evlat edinmek istiyorum."

OH MY TEACHER¹ • Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin