Sustum...
Ve sen, sustuğum kadar güzelsin Ankara.
Uykusuz kaldığım her gece,
Tatlı bir rüzgarla yüzümü okşayan
Vefalı bir ana gibisin.Umutsuz kaldığım her gün,
Arka bahçem ettiğim bir yerlerde
Bir salıncaklık huzuru tattıran
Vefalı bir dost gibisin.Ne vakit ki kışı çalsa kalbim
Sert ayazlarınla,
KALK!Diyip uyandıran,
Bir bardak çay aldırıp,
Çaydan sıcak hayaller kurduran,
İdealist bir baba gibisin.Hamamönü'nde bir fincan kahve gibisin.
Sade...
Bir nefes çekerim içime.
Ne de güzel kokarsın...
Farkederim... Sokak sokak kahve kokar her yerin...
Ah...Hamamönü...
Ve rengarenk ışıklarıyla
Süslü bir nazenin gibi,
Hiç kavuşulmayan vuslat gibisin...Dedim ya...
Sustum...
Ve sen sustuğum kadar güzelsin Ankara.
Ve de bir tezattır zaten sevmek...
Dil suskun,
Kalp kelimelere susamış...
Sevgi, mutluluk, huzur biraz da tarçın kandırır beni.
Kalbin kanmışlığı dile gelir,
Kelimeler mısra mısra dökülür...
Derler... Bir umuttur yaşamak...
Umutlar daha çok susatır.
Umut eder susarım
Sustukça daha da susarım...
Ve sen... Sustuğum kadar güzelsin Ankara...
VOCÊ ESTÁ LENDO
SUSKUNLUĞA DENEMELER
ContoSustum... Sustum... Öyle kelimeler birikti ki içimde kalemden siyah kanlar olarak aktı ve hayat buldu kelimeler... Kısa kısa isyanlar, kısa kısa sitemler, kısaca gülmeler, güzel olanı aramadır yazmak... Haydi gel.