8.Bölüm "Huzur"

16.2K 1.3K 375
                                    

Medya:Mehlikanın örtünme şekli.

Nasıl bana sarılabilirdi!

Tamam bende ona sarılmayı çok istemiştim ama haramdı işte.Niye sarılıyordu ki!?

Zaten Fırat'ta görmüş ve yanlış anlamıştı.Fırat'a kırgındım ama o da bana kırgındı.Ne yapacaktım?Ne yapmalıydım?

Allah'ım öyle bir çıkmazdayım ki ne yapacağımı kestiremiyorum.

Mustafayı öylece bırakıp eve gelmiştim ama evde de Papatya vardı.

Göz yaşlarım hala akıyordu.Bir cok neden için akıyordu;Fırat'a olan kırgınlığım,Mustafa'nın bana sarılması,Fırat'ın yanlış anlaması.

Her şey üst üste geliyordu ve artık gerçekten dayanacak gücüm azalıyordu.

Kendimi de anlayamıyordum.Ne istiyordum?Ya da kimi istiyordum?Artık bir karar vermem gerekiyordu.

"Artık anlatacak mısın?"dedi Papatya.

Ama ben sadece ağlıyordum.Yastığıma sarılmış,sadece ağlıyordum.

"Mehlika gerçekten sabredemiyorum artık."dedi

Derin bir nefes aldım.

"Fırat'ın yanına gitmiştim.Camide, Betül ona resmen evlenme teklifi etti.Sinirlendim,çok sinirlendim Papatya.Sonuçta o benim eşim.Sinirlenmekte haklıyım değil mi?"diyerek ona baktım.

"Haklısın."dedi.Oldukça şaşırmış görünüyordu.

"Sonra ben bu kıza çıkışınca Fırat da beni azarlayıp gönderdi.Zoruma gitti,kırıldım."derken hıçkırmıştım.

Papatya bana sarıldı yavaşça.

"Eve geliyordum karşıma Mustafa çıktı.Ağladığımı görünce bana sarıldı.İnanabiliyor musun bana sarıldı!"derken sesim fazla sinirli çıkıyordu.

"Ne diyorsun sen?"dedi Papatya şaşkın bir sesle.

"Dahası;Fırat bizi o halde gördü.Allah bilir neler düşünmüştür."dedim üzüntüyle.

Mustafa beni kendinden daha da soğutmuştu.Haram olduğunu bile bile nasıl sarılırdı bana!Gerçi haram umrunda bile değildi onun.

"İkinizde birbirinizi fazlasıyla kırmışsınız belli."dedi

Bir şey diyemedim.Allah'ım yardım et.Öyle kötü hissediyordum ki sanki kalbimi bir el sıkıyordu.

Neydi bu acı?Niye acıyordu?

"Yalnız kalmak istiyorum."derken yorganımın içine girdim.

Papatya bir şey demeden odamdan çıktı.

Telefonumu elime alıp Fıratın numarasına girdim.Aramalı mıydım?

Hayır.

Saatler geçmişti.Şimdi ikindi ezanı okunuyordu.

Penceremi açtım.Sesi odama doldu.Ezan okuyan kocamın sesi.Yüzümdeki buruk gülümsemeyle ezanı dinledim.

Ezan bitince abdestimi alıp namazımı kıldım,ardından biraz da Kuran'ı Kerim okumuştum.

Telefonumu cebime koyup aşağıya indim.

"Anne."diye seslendim

"Mutfaktayım."dediginde bende mutfağa doğru gittim.

"Ne yapıyorsun?"derken tezgaha yaslanmıştım.

"Revani yapıyorum."dedi.

Annemi izlerken aklımda Fırat vardı.Nasıl geçecekti bana olan kırgınlığı?Ya benimki?

TEK TANEM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin