33. Bölüm

201 22 3
                                    

Okul çıkışında Mac, Ethan ile birlikte onların evine gitmişti. Kapının önüne geldiklerinde aynı anda durdular.

"Ethan istersen hâlâ bize gidebiliriz."

"Annem burada olmamı istiyor. O adamın yüzünü görmek bana acı veriyor olabilir ama dediğim gibi...beni tımarhaneye kapatmalarını da istemiyorum."

"Pekala....dayanmaya çalış." Dedi Mac. O sırada Ethan anahtarını çoktan çıkartmış deliğe sokmuştu. Kapı açıldığında Ethan'ın geldiğini fark eden Melissa hemen kapıya yöneldi.

"Ethan tatlım hoşgeldin...iz" diye düzeltmişti Mac'i görmesiyle. Ona doğru bakıyordu. Mac, Melissa'dan gözlerini kaçırdığında içeriye geçmişlerdi. Ethan amcasını koltuklara oturur biçimde gördüğünde suratını ekşitti. Ondan gerçekten de iğreniyordu. Adam arkasını döndüğünde karşısında Mac'i görmesi ile heyecanlanmıştı. Hemen ayağa kalkarak onların yanına kadar geldi.

"Hoşgeldiniz gençler. Daha az önce pizza sipariş ettik. Nora da bize katıldı. Aç mısınız?"

Ethan cevap vermeden kafasını olumsuz anlamda sallamıştı. Konuşmak istemiyordu. Aslında bir an önce odaya çıkıp kapanmak istiyordu.

"Anne Mac ile bizim bir projemiz var. Zaten öncesinde de söylemiştim. Onu bitirmeliyiz. Yukarı çıkacağız. Lütfen bizi rahatsız etmeyin." Deyip merdivenlere yöneldiğinde Mac ile Melissa göz göze gelmişlerdi. Gözleri ile birbirleriyle iletişim kurduklarında adam ellerini önünde bağlamış onlara bakıyordu. İkisi de yukarı çıktıktan sonra adam Melissa'ya doğru baktı.

"Bu kız...okula yeni mi geldi?"

Melissa bu soruya karşıılık heyecanlanmıştı. Hızlıca mutfağa geçip masayı toparlamaya devam etti.

"Ah sanırım...Ethan'ın dediğine göre öyle. Ben...ben bilmiyorum."

"Kız bana pek yabancı gelmedi."

"O-olabilir...belki bir yerde karşılaşmışınızdır."

"Ya da bir yerde görmüşümdür." Dedi sehpanın üzerindeki okduğunu dergisine bakarken."

"Belki de!" Diye başladı Melissa heyecanını bastırmaya çalışarak.
"Belki de onu başka birine benzetmişsindir. Ne derler bilirsin. İnsanlar çift olarak yaratılmışlar."

Adam kahkaha atarcasına gülmüştü. Melissa'nın dolaptan çıkardığı malzemelere doğru baktı.

"Onları ne yapacaksın?"

"Çocuklara sandviç yapacağım."

"Hımm..Martin ne zaman gelecek?"

"Bilemiyorum...işinin ne zaman biteceği hiç belli olmuyor."

O sırada Nora aşağıya inmişti.

"Anne...Ethan'a bir şey söyler misin? Bir hafta önce aldığı kalemlerimi geri vermemelte ısrar ediyor."

"Ethan!.kardeşinin kalemlerini geri ver." Diye bağırdıktan sonra Nora'ya doğru baktı.

"Küçük hanım? Acaba nereye gittiğinizi sorabilir miyim?"

"Ashley ile buluşacağım. Sorun olur mu?"

"Size ne demiştim. Şimdi misafirimiz varken arkadaşınla buluşmak uygun bir şey mi?" Dediğinde adam suratını buruşturdu.

"Ah hadi ama Melissa...o bir genç kız...elbette arkadaşlarıyla buluşacak. Hem ben bir misafir değilim. Hadi git Nora..beni dert etme!" Dediğinde Nora amcasının yanına kadar gelmişti. Ona sarılıp yanağına bir öpücük kondurduktan sonra evden ayrıldı.

"Çocuklara neden bu kadar baskı yapıyorsun ki? Bırak eğlensinler. Onlar genç"

"Haklı olabilirsin Kieran ama içim rahat etmiyor işte. Hem bizim zamanımızdaki gibi değil artık. İnsanların ne yapacaklarını tahmin edemiyorsun." Dediğinde Kieran bardağa doldurduğu suyu içmeye başlamıştı. Bardak boşaldığında tezgaha geri koydu ve kafasını olumlu anlamda salladı.

"Bu çok doğru! İnsanların ne yapacakları tahmin edilemiyor."

***

İkisi de yatağın üzerinde öylece oturuyorlardı.

"Ethan hâlâ onlara olanları anlatman taraftarıyım."

"Anlatamam. Lütfen sende ısrar etme artık."

"Bu senden başka hiçkimseye zarar vermiyor." Dedi Mac ve Ethan'ın dizinin üzerindeki elini tuttu.
"Bunu kendine daha fazla yapamazsın!"

Mac'in elini tutmasıyla Ethan bakışlarını ona çevirmişti. Ethan diğer elini nazikçe onun yanağına koymuştu. Okşamaya başladı.

Birbirlerine doğru yaklaştıklarında Mac tek elini onun boynuna doladı. Dudakları birbirleriyle buluştuğunda Ethan tatlı bir duygu içerisinde gözlerini kapatmıştı. Tutuştukları ellerini bıraktıklarında Ethan, kollarıyla onun belini sararken Mac de doğrulmaya çalışarak Ethan'ın üzerine oturdu. Kollarını onun boynuna iyice doladı ve saçlarını öpmeye başladı. Bu sırada da Ethan onun boynuna küçük öpücüklerini konduruyordu. Onu iyice kendine doğru çekerek vücuduna bastırdığında Mac'in ağzından küçük bir inleme kaçmıştı. Ethan bu seferde onu üzerinden çekerek yavaşça yatağa yatırdı ve boynunu öpmeye devam etti. Mac kendini geriye çektiğinde Ethan yine dudak hizasına gelmişti. Kısa bir süre birbirlerine doğru bakmışlardı. Ethan'ın bir eli Mac'in elini tutarken diğer eli onun belini okşuyordu. Mac gülümseyerek elini onun yanağına doğru koydu.

"Neden kendimi senin yanında çok farklıymış gibi hissediyorum?" Diye sormasıyla Ethan gülümsemişti.

"Çünkü gerçekten çok farklısın."

"Bilmiyorum." Dediğinde Ethan onun elini daha da sıkı tutmaya başladı. Kafasını ona yaklaştırarak alnına bir öpücük kondurmuştu. Ardından fısıldadı.

"Seni seviyorum!"

Doğrulduklarında birbirlerine sarılmışlardı.

"Lütfen!" Dedi Ethan yalvarırcasına.
"Lütfen beni bırakma!"

"Saçmalama Ethan...seni sen yalvarsan bile bırakmam. İstersen benden nefret et! Yine de bırakmayacağım. Seni her zaman seveceğim. Söz veriyorum." Dediğinde Ethan onu daha çok sıkarak kendine bastırdı.

"Bende seni her zaman seveceğime söz veriyorum."

Mac şu anda bu olanlara inanamıyordu. Kendini uykuda yada rüyada falan sanıyordu. Yaşadıkları ve hissettikleri hiç normal değildi. Bir kere Ethan'dan yaşça büyüktü ve onu bir bakıma aldatıyordu. Her ne kadar artık bunu yapmak istemese de yapıyordu işte...ve bu onu bitiriyordu. Ethan'ı kaybetmekten korkuyordu. Hatta bu artık onun hayat korkusu olmuştu. Onu gerçekten seviyordu. Hemde hiç daha önce birini sevmediği kadar çok seviyordu.

Kiralık Ruhlar (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin