🕵"Hazır ol kedi"😻😿😿

4.5K 185 44
                                    

"Be-ben..."

"Hatırla ve bana söyle kedi."

İşte o an aklıma o gün geldi...
Ateşimin çıktığı gün,rahatsızlandığım gün...
O gün Tina  Alex'i getirmişti. Beni banyoya götürüp soğuk suyun içerisine koyduğu an çıkarması için yalvarmıştım ve o bana şart sunmuştu bende ne isterse yapacağımı söylemiştim. Lanet olsun ki o anın çaresizliğinden bu cümleyi kurmuştum. Hatta Alex bana yapmazsam işkence edeceğini bile söylemişti. Şimdi ne yapmam lazım bilmiyorum.

Korkuyla Alex'in gözlerinin içerisine bakarken konuşmaya çalıştım.
"A-alex ben...."

Alnını alnıma yasladı ve beni tüm kararlılığı ile  susturdu.
"Ştttt! Bana sadece hatırladın mı onu söyle."
Çaresizlikle bakan gözlerim grilerine odaklanmıştı. Her an ağlayabilirdim. Kim bilir benden ne isteyecek.

"Ha-hatırladım."

Sigarasını derin bir şekilde içine çekerek diğer tarafa doğru bıraktı. Ardından tekrar bana döndü ve göz attı.
İşte o an omuzlarım kendini aşağıya doğru bıraktı. Gerçekten harika birisi. Herşeyi ile çok....çok başka.
Ama bu göz kırpışının altında sinirden başka her hangi bir ifade oluşmadığı için korkum aynı dozda duruyordu.
Tekrar sigarasını ağzına götürdü ve öyle bir içerisine çektiki o an çene yapısının gerilmesi ,yanaklarının içeriye doğru süzülüşü ve işte en hoşuma giden iki şey; birincisi elmacık kemiklerinin erkeksiliği ikincisi ise çatılan kaşladı ile beraber kısılan gözleri...tam bir hazine gibi.

Aldığı zehri kafasını geriye yatırarak havaya bıraktığında adem elmasının kendini fazlasıyla meydana çıkarması ise herşeyi gibi baş döndürücüydü.

Elinde küçülen sigarasını masanın üzerine bastırdıktan sonra bana döndü.
"Hazır ol. Çok yakında ne yapman gerektiğini öğreneceksin kedi."

Elini belimden okşar gibi sürttüp çekti ve ayağıya kalktı. Perdeyi eliyle açarak esip gitti.
Bir an o kadar yorgun hissettim ki kendimi. Gözümü kırpmadan kendimi koltuğun üzerine yan bir şekilde bıraktım.

O esnada perde tekrar birden açıldı. Tekrar karşımda Alex'i görünce toparlanıp deri eteğimin yukarıya çekilen kısmını düzenledim.  Tüm ciddiyetiyle bana bakıyordu.

"N-ne oldu? Bir sorun mu var?"

"Kolun?"

Anlamamış bakışlarımı üzerine atınca aniden sargılı kolumu kavrayıp yüzüme doğru eğildi.

"Kolun diyorum kedi."

"A-a  ko-kolum iyi bir sıkıntı yok."

"O gün o serseriyle hastaneye gidecek kadar kötümüydü? "

Kafamı yavaşça aşağı yukarı sallayarak onayladım.

Gözlerimi yüzünde gezdirdiğimde çenesinin kasıldığını fark ettim.
Dişlerini sıktığı her halinden belliydi.

"Nereden tanıyorsun onu?"

"Ta-tanımıyorum."

Aniden çıkışarak kolumu daha da sıktı ve beni oturduğum yerden kaldırarak kendine doğru çekti.

"TANIMADIĞIN ŞEREFSİZLERLE NE DİYE GEZİYORSUN SEN HA?"

Bu kadarı cidden fazlaydı. Korkutuyordu beni.
Gözümden akan yaşa izin vererek gözlerine baktım.

"Ne demek istiyorsun? Açık konuşsana."

"Beni sinirlendirme kedi.
O şerefsiz bizim düşmanlarımızdan olabilirdi. Anladın mı? Sana zarar verebilirdi."

🍁Sen 'SAR' Ben 'HOŞ' Olurum.🕊(#1)Where stories live. Discover now