bölüm 39

18.6K 804 42
                                    

Şimdi konuş, Beni neden kaçırdın?

gözlerimin içine bakmaya başladı. İlk defa onu öyle görüyordum. Gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı. gözlerini hızlıca silip konuştu.

Sen benim sevdiğimi çaldın. Sen benim ailemi çaldın. Sennn benim geleceğimi yok ettin. Senin yüzünden abim öldü. Sevdiğim adam beni terk etti. Bak şu halime bak ölüyorum. Yavaş yavaş yok oluyorum.

Ellerim titremeye başladı. Ben isteyerek yapmamıştım. Bilerek kimseye zarar veremem ben. Şimdi ne söyleyecektim. Sevdiğin öldürdü abini diyemezdim. Bu onun için çok ağır olurdu. Ama bütün suçuda üzerime alamazdım. Şimdi ne yapacaktım ben? Sesli bir şekilde yutkunup konuştum.

Mert'i ben öldürmedim. Yavuz'u ben senden almadım. Nekadarını biliyorsun olanların bilmiyorum ama yanılıyorsun.

Hayır yanılmıyorum. Yavuz koca İstanbulu birbirine kattı seni bulmak için. Babamın ne kadar mekanı varsa yaktı yıktı. Kaç tane adamımızı hastanelik etti. Söylesene sevmeyen adam bunları yaparmı?

Duyduklarımla kalbim hızlanmaya başladı. Beni arıyordu, her yerde beni arıyordu. Vazgeçmemişti. Gözlerimi Esra'ya diktim. Artık burdan çıkma vaktiydi. Silahı sıkıca kavradım. Öfkeyle bağırdım. Onu rehin alacaktım.

AYAĞA KALK VE ARKANI DÖN.

bir anda kapının açıldığını duydum. Odaya birşey fırlattılar. Heryere biranda sis çöktü. Buda neydi böyle nefes alamıyordum. Gözlerim kendiliğinden kapandı. Sert bir şekilde yere çakıldım. Herşey biranda silindi...

🌸🌸🌸🌸🌸🌸

Kendime geldiğimde olanlar yavaş yavaş zihnime doldu, hızlıca gözlerimi açtım hala aynı odadaydım. Bir sandalyeye bağlanmıştım. Yapamamıştım, kaçamamıştım buradan. Herşey daha kötü olmuştu, şimdi çeşitli işkenceler beni bekliyordu. Yavuz beni arıyordu, mutlaka bulacak beni, inşallah bulur.
Üzerimde bir elbise vardı. En azından çıplak değildim, buna sevinmiştim. Acaba nekadardır kendimde değildim? Dün Esra'nın aslında o kadarda kötü biri olmadığını anladım. Bana türlü işkenceler yapsada, elinde neyi varsa kaybetmişti. Onun yerinde olmak istemezdim. Sevdiklerimin başına birşey gelse dünya başıma yıkılıyor. Emir'e yaptığı işkenceler yüzünden. Yavuz'u öldürmek istiyordum. İçimdeki vicdan olmasaydı, Esra'nın yaptıklarının daha kötüsünü bile yapabilirdim. Bu gidişle içimdeki iyilik gittikçe azalıyor. Düşüncelerimden ayıran kapının kilit sesi oldu. Bakışlarımı karanlığa gömülen kapıya yöneldi. İşte şimdi tekrar başlıyorduk. Odaya giren adamı tanıyordum artık. Beni kirli emellerine alet etmek isteyendi. Hala o bakışları üzerimde geziniyordu. Karşıma geçip beni gözleriyle yemeye başladı. Sinirle kaşlarımı çatıp konuştum.

Ne istiyorsun.

Ne istediğimi iyi biliyorsun aslında.
Neyse iyi olduğuna göre seni burdan götürüyoruz.

Nereye?

Gidince görürsün. Simdi rahat durki canın yanmasın.

Arkama geçip ellerimi çözmeye başladı. Nefesini sırtımda hissediyordum. Tüğlerim diken diken oldu. Her hareketinde beni huzursuz etmeyi başarıyordu. Ellerim çözülünce bileklerim o kadar çok acımıştıki ellerimle bileklerimi ovmaya başladım. Önüme gelip gözlerimin içine bakarak eğildi. Ayaklarımıda çözüp, ayağa kalktı. Gözlerimi dikip ona bakıyordum.

Ne bakıyorsun kalksana.

Bir anda kükremesinden irkildim. Hızlıca ayağa kalktım.

Düş önüme, sakın yanlış birşey yapayım deme dağıtırım beynini.

Hızlı adımlarla kapıya doğru ilerledim.

Yavaş yürü.

Onu duymazlıktan gelip, aynı şekilde hızla yürüyordum. Bileğimden tutup boğazıma yapıştı. Burnumun dibine kadar yaklaşıp dişlerini sıkarak konuştu.

Sana yavaş yürü dedim.

Bırak beni.

Bir kızı alıp gelemedin be oğlum.

Kapıdan gelen sesle ellerini boğazımdan yavaşça çekip beni sürüklercesine yürütmeye başladı. Önümüzde giden kas yığını ile dar bir koridora girdik. Kolumu o kadar sert sıkıyorduki açıyla bağırdım.

BIRAKSANA LAN KOLUMU.

Elini biraz gevşeterek yürümeye devam etti. Böyle daha iyiydi. Önümüze uzun bir merdiven çıktı hızlıca merdivenlerden çıkmaya başladık. Bir yolunu bulup kacmalıyım. Esra nerde acaba?
Merdivenlerin sonunda büyük tahta bir kapı vardı. Kapıyı yitip açtı kaslı olan, ilk o çıktı yukarı, arkasındanda biz çıktık. Bu kapı mutfağa açılıyordu yerde kimsenin farkenmeyeceği bir yer altı girişiydi. Çok zekiyce. Mutfaktan çıkıp büyük salona girdik. Esra koltukta oturmuş sabit bir yere bakıyordu. Bizim geldiğimizi sonradan farketti. Bizi görünce hızlıca ayağa kalktı. Telaşla konuşarak çıkışa doğru ilerledi.

Hadi acele edin. Fazla vaktimiz kalmadı.

Kolumdan tutan adamda arkasından beni hızlıca götürmeye başladı. Yine kolumu çok sıkıyordu, elimle ne kadar kurtulmaya çalışsamda hicbir faydası olmuyordu. Dış kapıdan çıkıp, arabaya doğru ilerledik. Önümüzde beyaz son model bir araba duruyordu. Arka kapıyı açıp beni zorla bindirdi arkamdan kendide yanıma oturdu. Öbür taraftan da kas yığını yanıma yerleşti. Resmen ortada küçücük kalmıştım. Bir sağıma birde soluma baktım. Kaçacak hiçbir fırsat kalmamıştı. Sürücü koltuğundada öbür kas yığını oturmuştu yan tarafınada Esra oturdu. Herkes binince araba hızlıca bereket etti. Son hızla gidiyordu...

🌸🌸🌸🌸

Saatlerdir yoldaydık. Şehirden çıkalı uzun süre olmuştu. Zaten şehrin dışında bir yerde tutuluyorlarmış,
Bir anda yanımdaki adam küfür edince yerimden zıpladım. Ön tarafa doğru konuştu.

Buldu bizi arkamızda.

Kim bulmuştuki bizi, bir anda aklıma gelen isimle kalbim hızlanmaya başladı. Yavuz'du bulmuştu sonunda beni. Hemen arka tarafa dönüp baktım. Öfkeyle sürücü koltuğunda son hızla arkamızdaydı. Onu görünce heycan sarmaya başladı. Gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı. Yanındaki adamın saçlarıma elini geçirip çekerek beni ünüme döndürmesiyle kendime geldim. Acıyla yüzümü buruşturup, gözlerimi sıkıca kapadım. Sinirle dişlerimin arasından konuştum.

Bırak lan beni.

Kulağımın dibine yaklaşıp konuştu.

Seni oruspu. Seni kendi ellerimle öldürüp, arkamızdaki itle seni aynı mezara gömerim.

Ne o korktunmu. Gücün banamı yetiyor. Erkeksen çık sana karşısına. Böyle konuşmakla olmuyor.

Saçımı geriye doğru daha sert çekti. Saçlarımın hepsini kökünden kopardı sandım. Acıyla bağırdım.

Bırak lan kızı. Silahını çıkar ateş et arabaya.

Kalbim korkuyla atmaya başladı. Ben neler düşünmüştüm Esra'yla ilgili. Söylediklerinin hepsi yalanmıydı? İnsan sevdiğine bilerek zarar verebilirmiydi?
Ön tarafa atılıp Esra'nın saçlarına yapıştım. Arkaya doğru hızlıca çektim. Esra acıyla haykırdı. Yanımdaki  adamlar koluma yapışıp beni çekmeye çalışıyorlardı. O kadar gözüm dönmüştüki onlar kolumu çektikçe Esra daha çok bağırıyordu. Kulağına yaklaşıp.

Seni Sürtük, adamlarına söyle sakın ateş edeyim demesin.

Tamam diye haykırdı....

TUTSAK "Aşkın Esiri" (Tamamlandı)Where stories live. Discover now