11'Yağ(m)uru ateşe verdim

1K 145 224
                                    

Smutumsu diyemem çünkü smut gibi duruyor ama rahatsız etmez herhalde, BENCEE

Taehyung, Hoseok'u yatağa çekiştirdiğinde bu Hoseok'a öyle korkunç gelmeye başlamıştı ki... Durdu ve kendini sorguladı. Bunu istemiyorsa direkt söylemeliydi. Böylece kendisi garip bir durumun içine sokmamış olacaktı. Ayrıca Taehyung'un da daha sonra kendisini kötü hissetmesini istemiyordu. Yine de önce kendini sorguladı. Taehyung'un şu an ne hissettiğinin bir önemi yoktu. Onu öpmeye başlayan ve bu ortamı hazırlayan kendisiydi ama Taehyung'un böyle aceleci olacağını tahmin edemezdi! Yine de onun yüzüne baktı ve bunu istiyordu.

Birkaç adımdan sonra Hoseok kendini frenlemeye çalışırken buldu. Burası kendi odasıydı. İlk defa rüyasında bildiği bir yerdeydi ve açıkcası sanki birazdan kapı açılacak ve Yoongi uyumak için geldiğini söyleyecekti.

Hatta son zamanlarda olduğu gibi Jimin'de gelebilirdi. Taehyung onunla sevişmek isterken Jimin'de yanlarında mı yatacaktı?

"Yuh," Taehyung onun yatağının önündeyken durdu ve gülerek döndü. "Cidden bunu düşündün mü?" Diye sordu.

Hoseok ona karmakarışık bakarken, "Ha?" Diyebildi. 

Taehyung onu kendine çekti ve elini beline yerleştirdi. "Kafanı bu denli allak bullak mı ediyorum?" Dedi kısık bir sesle. Hoseok bunu seksi bulmuştu. Muhtemelen Taehyung'da öyle bulduğundan bu ses tonuyla devam etti. "Eğer öyleyse kendimle gurur duyacağım."

Yüzlerinin arasından santim vardı.

Bir santim vardı!

Hoseok dudaklarını oynatsa dudakları kazayla çarpışırdı. Hoş bu yakınlıkta ona kaza demek ne kadar doğruysa?

"Düşünme." Dedi Taehyung. Onun yerine konuştu ve Hoseok'un tam da düşündüğü gibi dudakları değiyordu.

Hoseok dilini bilinçsizce dudaklarında gezdirdi. Hemen ardından pişman olmuştu ama artık çok geçti. "Taehyung, ben-" Dudaklarının üzerine dudakları hissetti. Ve tek bir adımla yatağının köşesine baldırlarını çarpmıştı. Taehyung onun dudaklarını çekiştirirken inledi. Hoseok için inlemişti ve Hoseok bunu güzel buldu. 

Taehyung diliyle dudaklarını açmasını istiyordu. 

Taehyung üzerine eğildiğinde Hoseok elini onun dudaklarının üstüne getirdi ve öpmesine engel oldu. "Taehyung," diye sızlandı.

"Efendim?" Taehyung dudaklarını kapatan elden uzaklaşırken sordu.

Hoseok yine, "Taehyung," demişti.

"Efendim?" dedi Taehyung yumuşak bir ses tonuyla. Hoseok vücudunun titrediğini hissetti ve şu an üzerinde duran Taehyung'unda bunu hissedip hissetmediğinden endişe etti. Bacakları kasıklarının etrafındaydı. Kesin hissetmişti. "Hissediyorum." Dedi Taehyung.

Hoseok gözleriyle onu süzmeyi kesti ve şaşkınca, "Taehyung, ben korkuyorum." Diye itiraf etti.

"Benden mi?" Taehyung bayağı alınmış görünüyordu. Ve üzerinden kalkmaya hazır duruyordu. Hoseok bunu istemiyordu. Lanet olsun! Ben ne istiyorum?

"Hayır!" Diye karşı çıktı ve kalkmaya hazırlanan Taehyung'un koluna asıldı. Hoseok ağır ağır nefesler almaya başlamıştı. "Ben bilmiyorum. Bilmediğimden korkuyorum."

"Hoseok daha açık konuş."

"Ben daha önce bunu yapmadım!" Neden bağırdım?!

Taehyung güldü. Tabii gülerdi, bu çok komikti, Hoseok utançtan ağlayacakken o gülebilirdi! "Dur," Taehyung ciddileşti. "Siktir, sen ciddisin."

52 hertz Where stories live. Discover now