11-MCG

111 66 22
                                    


"Jess seni çok seviyoruz ama son zamanlarda senle hiç konuşamıyoruz. Ve başına bir şeyler gelmesinden korkuyoruz. Biz senin en yakın arkadaşlarınız ve her ne yaşıyorsan anlat. Tamam yapın bu değişmesini zaten istemiyoruz ama anlat artık!"

Haklıydı. En matrak , en ciddiyet yoksunu Amy haklıydı.. Onlarla hiç zaman geçiremiyordum. Onlara hiç yaşadıklarımı anlatamıyordum. Çünkü anlatmaya başlasam illaki sonunda cadı olduğumu söylemek zorunda kalacaktım. Bende hiç başlamamayı tercih etmiştim.

"Bakın haklısınız. Kesinlikle buna katılıyorum. Bence bu akşam bizde kalın pijama partisi yapalım. Hem galibiyetimi de kutlamış oluruz? Vakit de geçiririz. Bende sizi çok seviyorum. Ve son zamanlarda ihmal ettiğimin farkındayım. Ne dersiniz hem hep ben hep ben! Yeter birazda sizden bahsedelim. Mesela Mark ile ilgili en son ne zaman konuştuk? Hatırlamıyorum bile. "

"Tamam o zaman ben gelirim bu akşam ama galibiyetini sadece bizimle birlikte kutlamanı istemiyorum. Yani Danny, Jack ve Mark ta olsun onlarla birlikte kutlayalım. ? Bu akşamki de sadece pijama partisi olarak kalsın."

"Pekala ne derseniz? " Deyip sarıldık. Bu kızları çok seviyorum cidden. Onlarsız bir şekilde yaşayabileceğimden emin değilim...

💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎

"Ne demek pijama getirmedim! Aptal pijama partisi yapmak için akşamın sekizinde bana geliyorsun ve pijama getirmiyorsun! Aklın nerde senin?" Birkaç saniye sonra 'mark tabiki' diye mırıldandı ben duydum ama Nina nın duyduğunu sanmıyorum. "Hala Mark diyorsun! Tamam of git benim dolabimdan al birşeyler! " Dememle beraber bana tam sarılacaktı ki durdu. Gözlerini büyütüp " Sen mark dediğini nasıl duydun ya?," Dedi.
"Ne zaman Mark dedin ki? "Konuya Fransız kalan bir adet Nina. Neden ? Çünkü franı yok... (Biricik yazarınıza bu espriden sonra sövseniz haklısınız .. QwqeWwwww 😇)

"Ya tamam takilmayin bunlara ! Hadi git sende değiştir üstünü. Bizde oyunu hazırlayalım." Kafasını sallayıp giyinme odama girdi. Elbette pijama partisinin olmazsa olmazı olan oyunu oynayacaktık. Anlatayım, şimdi zar atiyorsunuz kartlar var ama hepsinin farklı numarası var ve karıştırıp görülmeyecek şekilde dağıtılıyor., herkese dört kart veriliyor. Attığınız zardaki numara kaç ise o numaralı olan kartı açıp içindeki soruyu cevaplıyorsunuz.

Ben size anlatırken Nina kartları dağıtmış Amy ise gelmişti. İlk Amy attı çünkü sözlük sırasına göre ilk onun ismi geliyor. Attı ve sekiz geldi . Kartlarıma baktım ve sekiz numara yoktu. Herkes kendininkine baktı ve Nina nın sekiz numaralı kartı kaldırarak okumaya başladı.

" Şuan aşık olduğun veya birşeyler hissettiğin birileri var mı! Ahh .. hadi ama kazık bu kartı keşke hazirlamasaydık! "

"Nina bir cevap vermen gerekiyor!"

"Of tamam. Ya var birisi ama sadece beğeni. Hoşlantı bile değil." Amy ile birbirimize bakıp güldük. Ama Nina söylerdi. Söylemesi gerekirdi. Saklamazdı bizden. Sakladığına göre söylerken utanacağı birisiydi muhtemelen.

"Ya hadi söyle bize de bu türden kazık sorular gelecek. Ablanız tabikide en muhteşem şekilde cevaplayacak ama bekletmek yok Nina!!" Egoist lanet pislik....

"Şşe-yy bak Jess kızmak yok ama!" Kan beynime sıçradı resmen olamazdı değil mi?

"Kızmak derken? Jack mı bu kişi?" Dediğine sesli bir şekilde kahkaha attı. Sanırım Jack değil , bu iyiye işaret..

"Tamam söyleyeceğim dayanamıyorum ya. Of Danny ama ona söylemeyin benim gibi bir kızın ondan hoşlandığını öğrenince ego falan yapar şimdi tamam mı? Özellikle Amy sana diyorum?"
Ne? Ne ? Nasıl yani Dan mi ? Kesinlikle bu ikisinin arasını yapacaktım. Kesinlikle. Danny de bence birşeyler hissediyor çünkü sürekli kız konusu açıldığında esmer olmasında deyip gecistiriyor konuyu. Bence araları oldu bile.

"Nina endişelenmeye gerek yok. Ben hislerini söylemeden aranızı yapmaya çalışacağım. Şimdi neyse ya zar sırası bende."

Dedim ve zarı attığında gelen sayı ikiydi. Baktım ve benim kartlarımın arasında iki olduğunu gördüm. Sesli okumaya başladım.

"Sakladığın en büyük sırrın varmı varsa ne?" Al işte şimdi faka bastım. Asla asla aciklayamazdim . İmkanı yok. Geçiştireyim.

"Saçmalama yine ya bi sırrım olsa tabiki size söylerim. Ama yok yani ne olabilir ki ? Büyük sırrı olacak kadar önemli biri değilim."

"Ah saçmalama aptal ! Tabikide önemlisin. "Özür dilerim ama ortamı yumuşatmak gerekiyor.

"Saç malanmaz ! Neyin kafası?" Amy birden beni bıraktı. Haklıydı

" Tamam bence daha fazla devam etmeyelim . Film falan izleyelim. Hadi sen projeksiyonu kur biz film seçelim. " Onaylayıp çekmecede ki kutudan projeksiyonu çıkardım ve laptopa bağladım. Kızlarda telefonlarından film bakıyorlardı..

"Hah buldum Jess Hansel ve Gretel cadı avcılarını izleyelim." Cadı avcıları demesiyle tüylerim diken diken oldu. Ama bana bir zararı olacağını sanmıyorum.

Laptop tan filmi buldum ve başlattım. Hadi bakalım bunu nasıl atlatacaksın? Umarım başına bir şey gelmez.. Sağol Sam ama bir şey olmaz. Olmazda , düşünsenize sizin türünüzü yok etmeyi konu alan bir film izliyorsunuz. Düşünmek istemiyorum..

💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎💎

Lanet alarmın sesiyle güne başladım. Ne kadar güzel değil mi? Etrafına bakindigimda omzumda uyuyan bir adet Nina beklemiyordum. Dünkü partiden sonra normal , normalde Amy nerede? Neyse çıkar şimdi . Yataktan kalktım ve yere bastım. Basar basmaz bir çığlık sesi evi kapladı. Yere baktığımda bastığım şeyin yer değil Amy olduğunu fark etmem içimde bir vicdan azabı yaşamama sebep oldu.

"Amy bb-ben üzgünüm. Bebeğim burada olduğunu bilmiyordum" Amy nin canı yanmış olmalıydı çünkü çok kötü bakıyordu. Dün gece biz içtik mı ya?

"Hadi kızlar okul var ve Jess artık okulu aksatma. Sekiz dakika içinde aşağı inin kahvaltı yapıp sizi okula bırakacağım." Dedi ve gitti..

Sekiz dakika nedir yani? Bu adam bu kadar dakik olmak zorunda mı?

"Amy bak rica ediyorum okula geç kalmak istemiyorum üstüne üstlük yürüyerek gittiğimizden dolayı geç kalmayi hiç istemiyorum. Ve biliyorsun babamı bekletirsek sonuçları iyi olmaz o yüzden o makyajını al ve okulda yap!" Son cümlemi aşırı derecede vurgulayarak söylediğinden biraz korkmuş gibiydi ama yani ben napayım yürümek istemiyorum. Sokağa çıkmayı hiç istemiyorum. Düşünsenize sokakta önünüzden mavi saçlı bir kız yürüyor bakıp e azından konuşmaya başlamak istemez misiniz? Özellikle erkekseniz? Yani haliyle yanımda kızlar bile olsa sevmiyorum bu tür şeyleri..

"Tamam hadi hazırız. İnelim." Deyip aşağı indik , babam masada oturmuş bizi bekliyordu saatine baktı ve oturabileceğimizi söyledi.

"Ee götürecek misin bizi babiş?" Kafasını evet anlamında salladı. Oturup hunharca yemeye başladım. Yaklaşık 4 dakika sonra bitirip arabaya geçtik. Nina her zamanki gibi yine öne geçmişti. Çünkü babamı çok sever babamda onu . Yani bazen sırf babamla konuşabilmek için benimle arkadaşlık ediyor diye düşünmeden edemiyorum.

Arabada sıkıcı bir yolculuk çok güzel sadece Nina ve babam konuşmuşlardı. Amy ve bense birbirimize bakıp durmustuk.

Arabadan inip okula girdik. Sınıfa girdiğimde bir karartı sıramdaydı. Ne diye baktığımda gördüğüm şeyle şok olmam bir oldu. Jack benim sıramda bi kıza sarılıyordu ? Tamam. Kızin güzel bir fiziği vardı ama yüzü pek değildi. Yakınlaştıkça fark ettim. Soğuk bir tavır takındım ve konuşmaya başladım.

"Jack rica etsem sevgilinle başka yerde vakit gecirirmisin? Benim siramdasinizda..?" Beni görünce kaşları çatıldı ve şaşırdı.

"Jess bak yapma yanlış anladın." Deyip dudağını sarkitti o bu kadar -neyse sus!.

" Ortada yanlış anlaşılacak bir şey yok. Senin sahibin değilim istediğinde istediginle sevgili olabilirsin Jack!"

" Jess -ahh lanet olsun yeter artık bıktım. Herkesten."

🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀🌀

Mavi Cadının GünlügüWhere stories live. Discover now